04/09/2009 | Yazar: Cevahir KAYA

Hissedebildiğimiz tek gerçek şarkılarda gizli olmasaydı... Aşklar ne anlama gelirdi ki zaten?

Hissedebildiğimiz tek gerçek şarkılarda gizli olmasaydı... Aşklar ne anlama gelirdi ki zaten? Hissedebilirliğimizi yitirdiğimiz bu günlerde yaşanan o değerli hislerin bir duvara toslaması mıdır sonucunda hissettiklerimiz?

Belki de o duvarlar gerçekler değildir.
Belki de o duvar yoktur...
Gözlerimizin görmedikleridir duvarlarımız... Yaşanan acılarımızın yok olması için uğruna verdiğimiz savaşların silahlarındaki kurşunlardır belki de...
 
"Hiç olmazsa bir kere" dediğimiz her güzel şey için ve asla olmayacak olan güzellikler adına, tek bir dokunuşa bile; ömrümüzden onlarca yıl verebileceğimiz o güzelliklerin yok olmaması ve yitip gitmemesi için.
 
Umutlarımızın bittiği o masalarda o içki kadehleriyle beraber yıkanıp giden hayallerimiz için... Tek bir günü bile bitiremediğimiz her gün için...
Açıklarda yüzememenin verdiği eziklik adına... Ve aşk uğruna verilen tüm sözler adına...
Hiç kimsenin umutlarının bitmemesi için… Yaşayacağımız tüm güzelliklerin sadece ben tarafından yaşanacağının acısı ile...
 
Giden arkadaşlarımızın asla bilemeyeceği... Annemin asla öğrenemeyeceği o gizli dünyamın son kahramanı olan gözlerin ve bir daha asla bana o günkü gibi bakmayacak olan o gözlerin sahibi sen...
Yaşayacağın her güzellik ve mutluluk için hep senden birkaç şehir ilerde yaşayacak olan ben...
 
Tüm bu zıt kutupların asla yan yana gelmeyeceği bir ortamda yaşamanın ne denli zor olacağının kesinlikle bilinmeyecek olunmasının verdiği acı... Kim bilir hangi yüzyılda yaşanmayacak…
 
Asla olmaz denilen her şeyin aslında yüreğimizdeki ağırlığının umut olması zamanla…
 
Ömrümüz boyunca bir kere yaşanmış olan, ama tadı damağımızda kalan tüm zevkler için.
 
Tek bir yastıkta duyulan kokular, hissedilen kollar ve yüzüme vuran o nefesin…
 
Bir daha asla olmayacağını bildiğimiz ama uzatılan işkence süreci ile içimizde hep kalan o küçük umut parçası için...
 
Eylülün gelişindeki o hüznün; giden günlerdeki tüm anıları alıp götürmemesi için...
 
Şarkıların hiç susmadığı ve düşümüzde yarattığımız o kızıl gökyüzü altında el ele söyleyeceğimiz her bir türkünün notaları ve o notaların aralarında verilen eslerin uzunluğu kadar süren umutlarım için...
 
Tıkandığım her yerde imdadıma yetişen ve dizlerime takat olan o gözlerinin; beni asla görmemesinin verdiği kahrolası hal...
 
Acılarımın bile yaşanmadığı iklimlerde apayrı bir sonbaharda yürüdüğün tüm yolların ve puslu havanın üzerinde bıraktığı o mistik nemi, artık hissetmiyorum yüzümde...
 
Gitgide benden uzaklaşan o gözlerinin bana ilk ve son kez baktığı o küçük odada kalması beni ne denli mutlu edecektir...
 
Bu şehrin artık bir eksik olması yaşadığın şehrin bir fazla olması mıdır artık bilmiyorum...
 
Silinen izlerin ve gözlerimden yitip giden görüntünün Ay’a her baktığımda aydınlanmasının sebebi... Beni öptüğün o günün gecesi çıkan dolunaydan mıdır bilmiyorum…
 
Yoksa şehrime geldiğin o gün çakan şimşekler ve ardından yağan yağmurdan mıdır gözlerimin ıslaklığı bilmiyorum…
 
‘Vedalaşmadan gidersen yürek anlar ayrılığı’ diyor ozan... Gittiğin o gün daha fazla yağan o yağmur söyledi bana yüreğimin artık boş ama bomboş kalacağını…
 
Ama hiç kimse söylemedi güzelliklerin ve tüm umutların seninle beraber bu şehirden çekip gittiğini...
 
Başka şehirlerde başka yollarda yürürken bir an için göz göze geldiğin o hiç tanımadığın yabancıların bilmesini isterdim bunları... Tanımadığım herkese anlatmayı...
 
Beklide tanımadıklarımızdadır dermanlarımız...
 
Gelişinin, öpüşünün, sarılışının yaşattığı tüm güzellikler için…
Gidişinin yaşattığı tüm hüzünler için… Ayrılığının yaşattığı tüm hayal kırıklıkları için...
 
İçimde hâlâ ‘bir kere daha’ diyen tüm hücrelerim için… Sessiz kalışının esrarı için…
 
Tüm bunları bana yazdıran yaşattıkların için... Asla geri dönmeyeceğinin gerçeği için...
 
Her zaman burada bekleyeceğim için… Dinleyişlerin ve susuşların için... İyi ki olduğun için...
 
Gözlerimin içine yerleştirdiğin tüm parıltılar için…
 
Ve küçük dünyamdaki küçük hediyemin dünyalara bedel karşılığı için...
 
Seni Seviyorum 


Etiketler:
İstihdam