03/03/2018 | Yazar: Seyhan Arman
Kimsesiz gibi defnedildin ama imzanı attın bu yalan dünyaya bence. Unutulmayacaksın…
Kimsesiz gibi defnedildin ama imzanı attın bu yalan dünyaya bence. Unutulmayacaksın…
"Trans kadınlar vefat ettiğinde özellikle ailesiyle ilişkisi yoksa çok üzülüyorum. Unutulacak gidecek diye. Sen tanıdığın kadarıyla yazsan... En azından adına bi yazımız olsa. Unutmasak…" diye yazmış Kaos GL’den Umut (Güner) bana. Ben çok tanımıyorum aslında o yüzden ne yazayım diye düşündüm. Hatta ölüden prim çıkartıyor gibi olmasın dedim. Zaten o anda karar vermiştim yazmamaya.
Ama şu cümle aklıma takıldı: "En azından adına bir yazımız olsa. Unutmasak" Evet ya hiç mi yok Yıldız için iki cümlem. O kadar eylemlerde karşılaştık. Kurtuluşta gördüm köpekleriyle. Facebook’ta okudum atarlı yazılarını. Komşum sayılır nihayetinde. Aynı gettonun kızlarıyız sonuçta. Benden bir önce ki jenerasyondan Yıldız. Ablam sayılır aslında. Çok görüşemesek de tanırdık birbirimizi. Lafını esirgemeyen muhalif bir yapısı vardı. Feriköy’de belediyenin yaşlılar evine takıldığını, oturup çay içtiğini ilk duyduğumda garipsemiştim. Bir trans kadının halka açık bir alanda fütursuzca kendini var etmesi miydi beni şaşırtan bilmiyorum. Yıllar oluyor tabii. Yıldız'ı daha çok tanımaya başlayınca anladım ki o sadece çay bahçesinde değil her yerde var edebilmişti kendisini. Ve trans kadın kimliğini. Maalesef bugün Şişli Camiinde cenaze namazı kılınırken hoca ondan "beyefendi" diye bahsetti. Kimlik adı belki sorun değildi ama beyefendi yaftası buz kesmemi sağladı. "Er kişi niyetine" gömülmek istemediğimi düşündüm içimden. Sonra da bu bir dini ritüel ve böyle olması gerekiyor; öldükten sonra kadın denilse ne olur erkek denilse ne olur diye rahatlattım kendimi. Fakat haklarımızı helal ederken bile aklımı kurcalıyordu beyefendi etiketi. Cemaat naaşı alıp cenaze arabasına doğru giderken yanına yanaştım hocanın; "Hocam transseksüellerin namazını kılarken en azından beyefendi demeseniz olmaz mı? Tamam, kimlik adını söyleyin ama o "beyefendi" lafı yaralıyor bazılarımızı" dedim. Efendi bir adam genç hoca. "Ben sordum ama nasıl gerekiyorsa öyle olsun dediler. Hem cemaat bilmek istiyor. Bazen adı bilmem ne (unisex bir isim söyledi) ama kadın zannediliyor" falan dedi. Daha fazla ısrar etmedim tabii. Yine de mümkünse söylemeyin dedim sadece. Belki de ailesinden gelen sadece iki kişiden birisi olan abisi talep etmiştir. Ya da yakın arkadaşları bilemem. Ama bir an buz kesmemi sağladı o kelime. Sonuçta Yıldız ya da bazılarınızın bildiği isimle İrma beyefendi değildi. Aklı başı yerinde gayet de oturaklı bir kadındı. Ajite etmek istemiyorum ama ölümümüz bile bir sorun bizim.
Işıklarda ol ya da Allah rahmet eylesin, sen nasıl tercih ediyorsan Yıldız. Evet, bugün er kişi niyetine, beyefendi hitabıyla kılındı cenaze namazın, evet cenazende sadece trans kadınlar vardı, derneklerin, geylerin, lezbiyenlerin, trans erkeklerin, LGBTİ ailelerinin, kuirlerin, peşinde koştuğun birçok sivil toplum kuruluşlarının gündeminde olacak popülerlikte değildin demek ki, evet kimsesiz gibi defnedildin ama imzanı attın bu yalan dünyaya bence. "Gariplere bulutlar ağlarmış" çok ağladılar Yıldız. Merak etme trans kardeşlerinde yanındaydı. Unutulmayacaksın. Bir yerlerde adın hep geçecek. Belki kulüpte çekilmiş eski bir fotoğrafın altındaki yorumlarda, belki halka açık o çay bahçesinde, belki de yaptığın madilikler anlatılırken. İşte bu yazıda öyle bir yazı olsun, unutursak çıksın karşımıza. Haber değerin yokmuş zannedilmesin dergilerde. Bir tanesinin köşesinde dursun öylece. Birlikte hiç fotoğrafımız yok ama "hanımefendiliğinin" altı çizili en güzel fotoğrafını seçeceğim merak etme.
Güle güle İrma, güle güle Yıldız. Ne dersen nasıl anılmak istersen öyle say. Hakkım varsa helal olsun.
*KaosGL.org Gökkuşağı Forumu’nda yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur. Yazının KaosGL.org’ta yayınlanmış olması köşe yazılarındaki görüşlerin KaosGL.org’un görüşlerini yansıttığı anlamına gelmemektedir.
Etiketler:
