07/03/2012 | Yazar: Esmeray

RTÜK’ün özelikle LGBTT bireylere geçit vermediği, kadınların sözünü tam söyleyemediği, giderek daralan alanlarımıza İMC’den nefes alabileceğimiz bir program geldi: Mor Bülten.

8 Mart Dünya Kadınlar Günü arifesinde içinde tam olarak neyin olup neyin olmadığını bilmediğimiz, sözümona “Kadını Şiddete Karşı Koruma Yasası” apar topar Meclis alt komisyonundan sonra üst komisyonda.. sonrası hayır ola! Bu hummalı çalışma kadınların lehine olur umarım (umarım öyle olur!). 

Çalışmalar yapılırken ve diğer yandan 8 Mart etkinlikleri, kutlamaları vs. çalışmaları... Tamda bu faaliyet ortasında İMC televizyon kanalından kadınlara çok güzel bir 8 Mart hediyesi geldi. RTÜK’ün özelikle LGBTT bireylere geçit vermediği, kadınların sözünü tam söyleyemediği, giderek daralan alanlarımıza İMC’den nefes alabileceğimiz bir program geldi: Mor Bülten. 

Şimdiye kadar LGBTT hareketinin kendini bu kadar ifade edemediği çok önemli bir alan medya, keza kadın hareketi için de öyle. Benim de bir kaç kere katıldığım, sözü tamamen kadınlara bırakan, nefes alabileceğimiz çok önemli demokratik bir alan. Gerek kadın hareketi, gerekse LGBTT hareketi için... 

Evet, yukarıda da belirttiğim gibi İMC TV Mor Bülten çalışanlarından sosyal medya internet sitelerine düşen bir haber; “İMC TV yönetimi tarafından hiç bir gerekçe gösterilmeden Mor Bülten yayınına son verildi”. Önce inanmak istemedim. Mor Bülten çalışanlarını aradım; doğruladılar. 

Bu yazıyı yazmadan önce tekrar arayayım dedim arkadaşları... Aradığım arkadaş, olayı anlamak ve tam olarak ne olup bittiğini öğrenmek için kanala gittiğini ve yöneticilerden (tabii ki erkek) birisine, neden tam açıklama ve gerekçe göstermeden böyle bir karar aldıklarını sorduğunda yönetici beyefendinin kaçamak, anlaşılır olmayan cevaplar verdiğini ve Mor Bülten çalışanlarının ideolojik davrandıklarını, insan örgütlediklerini.. anlattı. Eşyalarını alıp tam kapıdan çıkarken ise yönetici bey sırıtarak “evet, gördüğünüz gibi kadınlar yenildi, gene erkekler!”... demiş.

Evet, Mor Bülten çalışanı arkadaşın bana aktardıkları bunlar (feminist politika gereği kadının söylediğini baz alırım. Kadının söylemi esastır benim için). Evet, bunu İMC yöneticisi biri söylüyor. Bağımsız, demokratik ve farklı olduğunu iddia eden –ki biz öyle de görüyorduk... 

Tabii ki kanalın genel politikası bu olamaz, olmamalı da ama kanalın sahipleri mi diyeyim, artık her kimseler bence fark etsinler kanalı kimlere bıraktıklarını. 

Geçen haftalardaki bir yazımda RTÜK yasaklarından bahsetmiştim. Demek ki zihniyet aynı, kurum olsun kişi olsun fark etmiyor, bir yerden böyle karşımıza çıkıveriyor. 

Lafa bak “erkekler kadınları gene yendi!” Bu nasıl bir komplekstir. Nasıl bir korkudur? (Sanırım bu beyefendi iktidar gücünü kaybedeceğinden korktu.) Şimdi bu kadar demokratik bir alanda erkekler bu korkuyu yaşayıp bunu yapıyor ise kadını korumaya yönelik bu yasa, erkek ve heteroseksüel Meclis’ten nasıl çıkacak! İktidar kaybetme korkusu, vicdanınızdan önce geliyor ise vay halimize!


Etiketler:
İstihdam