06/09/2016 | Yazar: Tanju Tariz

Aşklarım bizim zamanımızda, gey barlar pek daracık olurdu. Dar olmasının iki işlevi vardı.

Aşklarım, tarizlerim, böceklerim,

Sizleri çok seviyorum. Biliyorum siz de beni çok seviyor ve okumak istiyorsunuz ama bu kaosjel engel oluyor. Ama inatla yazmaya devam edeceğim. Yazımı yayınlamamak için sürekli bin dereden su getiriyorlar. Neymiş gece saat 3’müş o saatte çalışmıyorlarmış, web sitesi 10:00-18:00  arasında güncelleniyormuş, acil bir durumda harekete geçiyorlarmış. Ayol mantiler beni arzuluyor, similyalar naşlamış okumak istiyorlar ben de okunmak istiyorum, kitap gibi kadınım daha acele ve acil ne olabilir? Siz devlet dairesi misiniz? İlla derneği 10:00-18:00 arasında mı açmak zorundasınız? Farklılığınızı ortaya koyun ve gece çalışın gündüz uyuyun! Ama yok koliden eksik kalmazsınız…

Ankara’ya geliyorum diye malum Yıldız da geldi. Yine İstanbul’da selam vereceği kimse kalmadığı için annesine yalvar yakar olmuş. Annesi de İstanbul’daki kız kardeşlerini zar zor ikna etmiş, yavrum en azından whatsaptan görüşün diye. Yüzüm eskisin diye Ankara’ya geldi. Dedim ki, Ankara değil geldiğin yer Angara! Burada romantizm mum ışığında mangal ateşinin etrafında olur!

Sonra gezelim görelim diye bir program çıkarttım. Valla kızlar, Güney Afrika’da lezbiyen fok balıkları vakfına bağış yapacağım diye Yıldız’ın son on yıldır birikimi karşılığında bu programı oluşturdum.

“Tanju anne” dedi. Hadsiz, dedim, anne sensin! Ben güzelim daha 18’lik çıtır gibi duruyorum. Sen ise götüm gibi olmuşsun, anne diyemezsin bana dedim. Neyseki günde bir iki saat makul bir yaratığa dönüşüyor. Dikkat ettiyseniz insan demedim. Sonra gelmiş geçmiş bütün insanların cevap hakkı doğacak.

Sonracığıma efendim, lubunyalardan sitem dolu mektup geldi. Neymiş efendim, zırıl lubunya yaşamını deşifre ediyormuşum, onların laçoları böyle bir hayatları olduğunu bilmiyormuş. Nasıl yani, Dedim. Sonra alık, diyerek yoluma devam ettim.

Kızlar, benim günlük hayatımda nasıl bir insan olduğumu merak edenler var. Benim yeni menajerim İmran Ölmeztoprak. Benimle ilgili her türlü soruyu kendisine sorabilirsiniz. Canı isterse, minçosu arzularsa yanıtlar. İstemezse hoy anam hoy!

Madi Diva yani İmran Ölmeztoprak benim ahiretliğim, hâlâmın kızı (kız Yıldız buradaki hala babanın kız kardeşi değil bağlaç olan hâlâ kondomlu yani şapkalı ay) uzun zaman oldu görüşmeli. Şark görevine gitti. Gidiş o gidiş…

Bu arada; arada sırada Kaos GL’ye giriyorum. Kim ne yazmış kaç kişi paylaşmış diye hasetleniyorum. Arkadaş listemde olan ve benim yazımı paylaşmayıp örneğin Murat Çekiç’in yazısını paylaşan lubunyaları faceden çıkardım. Facede sizi görmek istemiyorum, dedim. Tamam okuyun ama neden paylaşıyorsunuz?

Gey bardan koli çıkartamadığını söyleyen bir alık lubunya sormuş, çok mu çirkinim diye. Yazık, diyemedim hem çirkinsin hem ucuzsun diye. Sorusuna buradan cevap vereyim dedim. Aşklarım bizim zamanımızda, gey barlar pek daracık olurdu. Dar olmasının iki işlevi vardı. Dar derken, Yıldız Tar artık soyadını Dar olarak kullanacakmış. Kür ayol!  Neyse, dar olmasının iki işlevi vardır. Birincisi barın en uzak noktasıyla bile göz teması kurabilirsin. Kim nerede ne yapıyor, görebilirsin. Böylece senin hoşlandığın biri bara girdiği andan itibaren onu göz hapsinde tutabilirsin. İkincisi, dar olmasından kaynaklı kendiliğinden dokunmak istediğin kişilere dokunursun, değersin. Yani ilk dokunuşlar romantizmden değil zorunluluktan olur. Zaten o kadar birbirine dokunan insandan mutlaka biri ile temas edersin. Bir de bazen kısmetin kapanmış oluyor. O zaman kurşun döktürmek vs. çözüm değil, hayrına koli vereceksin ki kısmetin açılsın.

İkinci bir soru da, “Uçakta host’u nasıl baştan çıkartabilirim?”. Tatlım, tabii ki baştan çıkartabilirsin. Ama nerede kolileşeceksin? Öncelikli olarak bu soruna yanıt bulman lazım. Kaos GL’nin bildiğim kadarıyla LGBTİ+- dostu pilot projesi var. Uçak fantezisi olan ve nerede kolileşeceğini bilemeyen lubunyalar ile uçak pilotlarını eşleştiriyorlar. Bu konuda onlardan destek alabilirsin.

Ayol alık mısınız? Kara yolu, deniz yolu bitti de hava yoluna mı geçtiniz? Uzun yolda nasıl koli kesilir desen anlayacağım ama uçak ne ayol! Senede bir kere uçağa binip, uçakta nasıl koli kesilir demez mi? Evet uzun yolda koli kesebilirsiniz ama dikkat edin koliler sizi kesmesin! Kızlarım, her seks mekanında olduğu gibi sanırım lubunyalığın doğallığından mıdır nedir bu işler de arka koltuklarda dönüyor. Ön koltukta ya da muavin koltuğunda oturarak koli kesilmez. Arka koltuklarda olduğunuz zamanda malum alanınız sadece arka koltukta oturanlar ve muavinden ibaret olacak. Bu devirde uçağa binmek yerine otobüsle yolculuk yapacak kadar ucuzsanız beni okumayın. Her varoşa hitap edemem ki! Ucuz olsanız da ucuz olduğunuzu belli etmeyin.

Seyfi Dursunoğlu ile Huysuz Virjin’in fotoğraflarını gördüm. Aaa dedim Huysuz balamozcu mu? Neyse, Seyfi Dursunoğlu beyefendi mirasını Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’ne bağışladığını açıklamış. Kendisini tebrik ediyorum. Aynı güzelliği Huysuz Virjin’den de bekliyorum. Umarım o da Kaos GL’ye bağışlar. Bunlar da yazılarım için telif ödemeye başlarlar da kendime Boğaz’da yalı alabilirim. Malum Zeki Müren rahmetli olduğunda Türkiye’de bağış yapacağı resmi, kayıtlı bir dernek yoktu. Haa, Huysuz derse ki “Ben kendi adıma vakıf kuracağım, lubunya kültürünü geliştireceğim” o zaman vakfın müdiresi olmaya hazırım. Yıldız Dâr da hâlkla ilişkiler sorumlum olur. (Yıldız Dâr hâlkın şapkasını unutma)

Yıldız sinirlendim, bu yazı burada biter. Sonunu sen yaz! Sen de yazarsın ki götüm ay pardon gözüm.

Yazıda slip mayo istiyorum sadece!

Yazarımız Tanju Tar’iz’e ulaşmak isterseniz gmail adresi: tanjutariz@gmail.com Facebook adresi için tıklayın.


Etiketler:
İstihdam