18/07/2012 | Yazar: Esmeray

Geçtiğimiz günlerde bir gazetenin nerede ise sürmanşetinde: ‘travesti polis, fuhuş yaparken yakalandı!’ ‘jet hızıyla görevine son verildi!’ diye... Aferin, o şekilde deşifre eden o gazeteye ve o polisi hemen görevden atanlara!

Geçtiğimiz günlerde bir gazetenin nerede ise sürmanşetinde: “travesti polis, fuhuş yaparken yakalandı!” “jet hızıyla görevine son verildi!” diye... Aferin, o şekilde deşifre eden o gazeteye ve o polisi hemen görevden atanlara! Şimdi efendim, polis teşkilatı ihbar almış, takibe almış, suç üstü yapmış! Efendiler hangi suç? T.C. anayasasında ne trans olmak suç, ne de fuhuş yapmak! Şimdi bu polis teşkilatının başka asayiş sorunları yokmuş gibi birim oluşturuyorlar ve teknik takibe alıyorlar herkesi. Ciddi ciddi mesai harcıyorlar bu iş için. Suçlunun, suçunu tespit etmek için! Suç ne? “trans olmak” Bir de bu eski bir dava ve medyaya bugüne kadar yansımıyor ta ki davanın bitmesine iki gün kala medyaya veriliyor. Bu da ayrıca manidar! Çünkü kendileri de biliyorlar ki ortada bir suç yok, beraat ile sonuçlanacak bu dava ve işine geri dönecek bu insan. Şimdi sormak istiyorum polis teşkilatına; binlerce çalışanı olan teşkilatınızda herkes pür-i pak mı? Hepsi sizin ahlakınıza uygun mu? Cinsiyet kimliği size göre farklı olan birinin ne kadar kolay hayatını karartınız? Ya o gazeteye ne demeli? Kime ait olduğu belli olmayan, bir resmi koyarak insanları bu kadar deşifre eden bir haber yapıyorsunuz? Asıl suçu sizler işlediniz! Suçunuz, insanların özel hayatlarını hakkınız olmadan deşifre edip, hayatlarını bitirmek!
 
Bu haberden bir kaç gün sonra Antalya’ da “Seçil” lakaplı travesti boğazı kesilerek öldürüldü. Yine bir trans cinayeti, böyle düştü gazetelerin üçüncü sayfasına! Yine her trans kadını bir korku sardı, “sıra bize gelecek” korkusu! Yine LGBT sivil toplum örgütlerin dışında herkes sessiz kaldı bu hunharca işlenen cinayete! Gene hiç bir köşe yazarı yazmadı bu olayı köşesine... Bütün trans cinayetlerinde olduğu gibi bu cinayette de hepiniz suç ortağısınız! Kimler mi? Söyleyeyim efendiler; Kur’an’ı Kerim okutarak iyileştiririm diyen Emine Şenlikoğlugiller, terapi yaparak düzeltirim diyen psikolog, psikiyatrgillier, eşcinsellik hastalıktır diyen Bakangiller, ev vermeyen ev sahiplerigiller, servisim yoktur diyen lokanta, bar, cafe sahibigiller, anayasa komisyonunda benim çocuğum eşcinsel olsa doktora götürürüm diyen milletvekiligiller, görsel medyaya LGBT görünürlüğü yasaklayan RTÜK giller, çocuğu eşcinsel olduğunu öğrenince reddeden ya da sokağa atan ailegiller, eşcinsellik ahlaksızlıktır diyen ahlakçıgiller, sokakta trans bir kadını görünce parmakla gösterengiller, trans cinayetlerini işleyen bir kişinin “ben kadın sanmıştım, aldım; erkek çıkınca öldürdüm!” savunmasını yapan ve bu savunmayı baz alıp cezada indirime giden hakimgiller! Başka işi gücü olmayan eşcinsellik hastalıktır diye kitap yazan ilahiyatçı, politikacıgiller! Saymakla bitmez! Evet, hepiniz bu davranışlarınızla, “olmaması gerekenler olarak” bizleri, haddinizi aşarak lanse ediyorsunuz ve bu cinayetlerde bu kadar kolay işleniyor. Hani yazılarımı takip edenler hatırlar. Gökten 3 top düşmüştü. Üçünü de birilerinin kafasına atmıştım. Ancak bu topları at at bitmiyor! Şimdi ne kadar topum varsa hepsini, hepinizin başına atıyorum!

Etiketler:
İstihdam