24/06/2014 | Yazar: Ahmet Kaya

‘Onur Haftası Çalışma Grubu’ imzasıyla yayınlanan, aslında "Onur Haftası Hormonlu Domates Komisyonu" imzasıyla yayınlanması gereken metin özeleştiri kriterlerinden uzak

“Onur Haftası Çalışma Grubu” imzasıyla yayınlanan, aslında "Onur Haftası Hormonlu Domates Komisyonu" imzasıyla yayınlanması gereken metin özeleştiri kriterlerinden uzak

BDP’ye reva görülmüş “hormonlu domates”in özrü kabahatinden beter…

"22. İstanbul LGBTİ Onur Haftası Çalışma Grubu" imzası ile BDP’ye verilen hormonlu domates ödülünün "özeleştirisi" maksadıyla bir metin yayınlandı. Hepi-topu kocaman metnin en altında bir cümleden ibaret bir özür içeren metin samimiyetten uzak ve tatmin edici değil. Bütün metin boyunca bir yalamaca edebiyatı. Bunca poh poh en alttaki iki cümlelik özeleştiriyi görünce hayal kırıklığı yaratıyor. Ödülün ne olacağı konusunda metindeki belirsizlik ayrı bir muamma yaratıyor.
 
LGBTİ Hareket, toplumsal hakları, sosyal, yasal, anayasal haklarına dönük söz söyleyen ve politika üretmeye cesaret edebilmiş 2 büyükçe parti ve müttefikimiz var diyoruz (ki kadrolarındaki 3-5 kişi bu özveriyi gösteriyor); CHP ve BDP. Bu iki parti kadrolarının tamamının homo-transfobilerinden arınmış, lgbti hareketi tamamen içselleştirebilmiş olduğunu hiç birimiz düşünmüyoruz zaten. Bu noktayı öncelikle vurgulamış olayım.
 
"22. İstanbul LGBTİ Onur Haftası Çalışma Grubu" imzası ile yayınlanan, aslında "LGBTİ Onur Haftası Hormonlu Domates Komisyonu" imzası ile yayınlanması gereken metni buradan okuyabilirsiniz.
 
Metin hakkındaki düşüncelerimi madde madde sıralamak isterim.
 
1- Duyuruda BDP’nin tek seçenek olarak bulunduğu, ödülünün peşinen verildiği kategorinin kaldırılacağı yazılmamış. Böyle bir ifade metinde yer almıyor. Bu noktadaki suskunluk bu ödülün sahibinin halen BDP olduğunu mu ifade ediyor? Yeterince net ve açık değil metnin bu kısmı (zira bütün metin bu noktanın özeleştirisini verme üzerine kurulu)
 
2- BDP’nin ödülünün peşinen ve tek aday olarak gösterilmesine özeleştiri verildiği açıkça ifade ediliyor ama hemen üstünde neredeyse metnin tamamını oluşturan kısımda aksini söylüyor ve o kategorinin kaldırılmayacağının ana fikrini veriyor. Gerçekliği olsa bile ortalık düzlemeye dönük yazılmış. Samimiyetten uzak.
 
3- BDP’nin "genel ahlaksız kategorinde" alternatifsiz, seçeneksiz, tek aday gösterilmesi ve sonrasında oluşan tepkinin muhatabı "22. İstanbul LGBTİ Onur Haftası Çalışma Grubu" değil, "Hormonlu Domates Komisyonudur" duyuru altındaki imza halen yanlış muhatapla yapılmakta, yapılan hatanın yükü "22. İstanbul LGBTİ Onur Haftası Çalışma Grubu" ile pay edilmektedir.
 
4- BDP, Hüda-Par ile aynı kefeye zaten konamaz. Genel ahlaksız kategorisindeki hatayı izah etmek için Kürdistanlı ve Kürt örgüt / kurumların sıralanması "özrü kabahatinden betere" tekabül eder. Türkiye’de onca "genel ahlaksız", kurum, örgüt, kişi varken "diğer kürt ve kürdistani örgütlerle bdp’yi aynı kategoriye koymak olmazdı (Hüda-Par örneklenerek)" şeklindeki beyan apayrı bir talihsizlik.
 
5-Hormonlu Domates homofobi ve transfobi ödülüdür. "LGBTİ Hareketin mücadele alanı genişleyip heteroseksizm, seksizm/cinsiyetçilik, eğitim, çalışma hakkı vs’ye genişledi" buyrulmuş. Evet doğru bir tespit! Katılıyoruz. LGBTİ hareketin alanının genişlemiş olması alan kapsamı adından menkul "Hormonlu Domates Homofobi ve Transfobi" ödülünün alanını da beraberinde genişletmez. Olacaksa bile önce bunda lgbti hareket içinde bir tartışma yaşanmalı, konsensüs sağlanmalı ve "hormonlu domates homofobi-transfobi ödülleri" ismi daha genişçe bir alanı kapsayan bir isme evrilmeli. Bu süreçlerin hiç birinin yaşanmadığını hepimiz biliyoruz. LGBTİ Hareket içinde böyle bir tartışma ve karar süreci yaşanmadığı halde hormonlu domates komisyonundaki bireylerin ya da Onur Haftası Komisyonundaki ulusalcı yanı LGBTİ kimliğinden ağır basmış bireylerin istek, arzu ve politik yakınlıkları üzerinden aslında özenle ve bilerek konmuş BDP ve CHP adaylıklarının kocaman metindeki argümanlarla izahı ikna edici ve samimi gelmiyor. Daha çok yapılan "hatayı örtmeye dönük bir çaba" gibi duruyor.
 
6- "Özeleştiri" denen iki cümlecik özeleştiri kriterlerinden çok uzak. Özeleştiri veriliyorsa olayın sebepleri, sebebiyet verenler (gerekiyorsa) olayın gelişim süreci, sebep olduğu sonuçlar detaylarına kadar yazılır, özür dilenir. Çözüm önerisi sunulur. Bunların hiçbiri yapılmadan 2 cümle ile "özeleştiri yaptık” denip geçilmiş. Bu bile kendi içinde bir ihmal, önemseme anlamı taşır. Madem olay kamusallaştı hatta LGBTİ kamuoyunu aşıp müttefik örgütlerimizi de kapsadı o zaman özeleştiri de özeleştiri kıvamında, prosedürüne uygun olmalıydı. Metnin tamamını, samimiyetsiz, sorgulanır kılan bu noktanın eksik ve yetersiz olmasıdır.

Onur Haftası Komisyonunun çalışmaya başlama sürecini başından sonuna kadar bilen biz lgbt  aktivistleri aslında bu değişim havasının yerel seçimler döneminden itibaren başladığının farkındayız. Hormonlu Domates seçimi, komisyonda kimlerin etkili olduğu, kimlerin sebebiyet verdiğini, kimlerin toparlamak için uğraş verdiğini, hatta yapılan hatayı kimlerin paylaşmak için özveride bulunduğunu birebir, yüz yüze yaşayarak görüyoruz.  Bu nedenlerle yazılanlar, yöntemler, açıklamalar yerinde, doğru ve samimi gelmiyor. 

BDP ve CHP’nin hormonlu domates ödülleri açıklandığında gelen ilk tepkilere karşılık yapılan savunma argümanlarını da hepimiz biliyoruz. Şöyle ki müttefiklerimize uyarı, dürtme, kulak çekme gibi algılayalım bu ödülleri (CHP’yi de paranteze alarak). Lakin BDP ve CHP’nin, daha çok da BDP’nin ödülünün bu niyetle verilmediğini, Hormonlu Domates Komisyonundaki sorumsuz 1-2 şahsın ya da onlar üzerinde dominasyon yaratan Onur Haftası Komisyonundaki 1-2 şahsın politik aidiyetlerinin etkisinde kalınarak kasıtlı ve bilinçli verilmiş ödüller olduğunu biliyoruz. Durum böyle iken "hiç olmazsa birbirimizi, kendimizi kandırmayalım allah aşkına, her gün beraber çalışıyoruz, beraber mücadele veriyoruz"  demek zorunda bırakmasın bu işe sebebiyet veren sorumlular.

Diğer yandan tepkilerin, tartışmaların olmasına sevinecek yere tepkilere endişeyle bakıldığı yazılıyor çiziliyor sosyal medyada. Tepkilere endişeyle bakmak için sebep ne ola ki? (Ya bir şey olursa, ya hormonlu domates töreni basılırsa şeklinde endişelere istinaden) Bu tartışmaları yapıyor olmamıza sevinecek yere yer yer endişe ifade eden beyanların olması ayrıca üzücü, o metinde yer alan "müttefikliğe" dair onca pozitif cümleyi çöp ediyor. Ya Kürt LGBT’leri ya da müttefik olduğumuzu iddia ettiğimiz BDP, CHP’yi yeterince tanımamışız, yeterince yakınlık kuramamışız. Ya da müttefikiz derken samimi değiliz. "Ne yani demokratik tepki hakkımız olan sözümüzü  söylemeyelim mi?" Şiddetsiz, barışçıl, demokratik, eleştirel eylem hakkımızı kullanmayalım mı?" diye sormak gerekiyor endişeli aktivist LGBTİ arkadaşlara? 

Bütün olan bitenin aksine süreç biz LGBTİ aktivistleri mutlu etmeli bu tartışmalara olanak yaratıp hareketi geliştirecek argümanlar yaratığı için. Şöyle ki LGBTİ ve trans Onur Haftası komisyonlarının adaletini, çalışma şeklini, LGBTİ örgütlerin hiyerarşisini, bazı aktivistlerin hegemonik durumunu, hareketin müttefikleri ile ilişki biçimlerimizi, eskilerin yeniler üzerindeki ve ortak etkinliklerdeki dominasyonunu, demokrasi kisvesinin altında gizlenmiş ama parıldayan ışıklarıyla gizli ırkçılığı gibi gibi gibi çok çok çok önemli konuları tartışmaya açmaya sebebiyet verdi daha ne olsun? Tartışma, konuşma ortamı doğurdu işte. Tam da aradığımız şey bu değil miydi? Konuşarak iletişmek!...

Bu arada 25 Haziran Çarşamba günü yapılacak hormonlu domates ödül töreninde Başta BDP’nin ödülü olmak üzere CHP’nin ödülüne tepkili olan LGBTİ bireyler "Adrese İade Hormonlu Domates" eylemi yapacak. Eylem şiddetsiz, demokratik, barışçıl bir eylem ve eleştirel bir amaç taşıyor. Eylem ödüle itirazı olanlar tepkisini ifade ediyor. İtirazı olanlar "hormonlu domateslerin" Hormonlu Domates Komisyonuna iadesi babında BDP ve CHP’nin hormonlu domatesleri açıklandığı anda ellerindeki Cherry domateslerleri götürüp sahneye bırakacak. 
 
Bir hafta önceki Trans Onur Haftasında oldugu gibi "But Trans Güzellik Yarışmasını" ve Hevi LGBTİ İnisiyatifi’ni sosyal medyanın her bir köşesinde, komisyon toplantılarında, hareket içinde çarşaf çarşaf acımasızca eleştirenlerin trans onur yürüyüşünde giydikleri güzellik bandanaları ile alternatif güzellik yarışması yapanların  eyleminden söyleminden çok mu farklı bir eylem ve söylem "adrese iade hormonlu domates" eylemi ve yazılıp çizilen hormonlu domates eleştirileri? Unutmayalım ki kaç kişiden kimlerden oluştuğu muamma Trans Onur Haftası Komisyonu o konuyu Hevi LGBTİ örgütünün yaptığı parti ve yarışmayı Onur Haftası programından çıkarmakla kalmamış, Hevi LGBTİ İnisiyatifi gibi bir LGBTİ örgütünü haddi olmadan Onur Haftası komisyonundan dışlamaya kadar vardırmıştı.

Benzeri hataları yaşamamamız, daha organize onur haftaları yapabilmemiz adına, bundan sonraki Onur Haftası Hazırlık Komisyonları ve alt komisyonlarının bütün LGBTİ örgütlerinin eşit sayıda katılımcı ile temsil edildiği, belirli örgütlerin veya aktivistlerin dominasyonundan paçasını kurtarabilmiş, eşitlikçi, katılımcı, demokratik Onur Haftası Komisyonları ve onur haftalarını gerçekleştirebilmeyi diliyor, ümit ediyorum. Aynı konularda olmasa da komisyonlarla ilgili benzer problemleri Trans Onur Haftasında da yaşamış bulunduk ne yazık ki.

Dr., İstanbul Ayıları

Etiketler:
İstihdam