01/08/2017 | Yazar: Tanju Tariz

Sırf eşit muamele yapamayacağım ya da ezik laçoya pozitif ayrımcılık yapacağım diğer laçonun similyası naşlamayacak diye korkumdan gruba girmem.

Kızım Yıldız’la iki haftalığına tatile gittim. Malum aile tatilimiz olduğu ve Saros Körfezi’ndeki yalımızı sattığımız için, mecburen babamızın köyüne Palamutbükü’ne gittik. Kızım, Palamutbükü’nün adını palamut meyvesinden değil similyası palamut balığının boyutlarına sahip mantilerinden aldığını öğrendi. Kendisini takdir ediyorum.

İki sene önce kendisine bir madilik olmuştu. Anneannesi madilik dersi vereceğim diye kızımın kalbini kırmıştı ve mincosunu hayal kırıklığına uğratmıştı. Kızımın outdoor fantezileri ile Hornet üzerinden dalga geçmiş bi de lubunya meclisinde ifşa etmişti. Kızım yıllar geçse de unutmamış, didinmiş, gitmiş Datça’nın badem ağaçlarının altında hem de denize karşı palamudunu yemiş gelmiş.

Bilenler bilir Datça’nın 3 B'si ünlü: Biseksüelleri, balamozları ve balı (genç manti cicilikleri). Kızım, velinimetim üçünün de tadına bakarak beni şanlandırdı. Bi lubunya kızından ne bekler zaten? Gül gibi mantilerini yesin, kür koli vermesin, süpetini iyi yapsın, laçoya madilik yapmasın, digin çıkan koliyi gaza gelip kolilemesin yeter. Koli kestiği laço palamuduyla kızımı mutlu etmekle kalmamış bi de bana teşekkür etmiş. Eniştemiz hem de beldeli imiş. Daha ne olsun dedim. Kızımın mincosuna sağlık! Artık o bir çalıkuşu!

Mail kutumun tozunu alırken dört mektup geldiğini fark ettim.

Birinci mektup çok önemli! “Kocamı seviyorum herkese veriyorum” yazım ile ilgili sevgili doğan görünümlü şahin okurum diyor ki: “Herkese çok eşliliği neden dayatıyorsunuz?” Ayol ne çok eşliliği, herkes biricik ve tektir. Herkesle tek tek ilgilenirim. Sırf eşit muamele yapamayacağım ya da ezik laçoya pozitif ayrımcılık yapacağım diğer laçonun similyası naşlamayacak diye korkumdan gruba girmem. Kazara bundan yüz yıl önce aynı anda üç mantiye söz verdim. Dedim bunlardan biri beni eker, diğerini ben beğenmem geriye tek kalır. Onunla da kolileşir yoluma bakarım. Nerdeeee! 3’ü de geldi, 3’ünü de beğendim. Malum kahve 3’ü 1 arada konseptini benim bu anım sonrasında çıkarttı. “3 laçodan kısa çubuğu çeken başlasın” dedim. Kimsede kibrit yok, çubuk bulacağım derken similyaları açtırdım, naşlattım sonra en kürdanıyla başladık. Her birine has koli verdim. Üçüne de kocacım dedim. Daha ne yapayım? Laçolar beni arzuluyor ve kolilemek istiyorsa ben ne yapabilirim? Ben de insanım…

Temsili grup fotosu, gerisi hayalinizin alış gücüne bağlı...

Ben CHP sosyal demokrat bir parti olsa delege olacak kadınım ayol! Ben özgürlükçüyüm! Herhalde kocamı seveceğim ve herkese vereceğim. Muhafazakar eşcinseller sadece siyaset alanında değil yatakta da muhafazakar olsunlar. Ha son anda aklıma bi gerekçe daha geldi. Malum laçolar da +’nın içindeler ve onlar da kamu hizmetlerinden faydalanamıyorlar. Bu sebeple kendilerini eksik hissetmesinler diye mincomu kamulaştırdım ve kamuya açtım. Benimkisi hayır işi…

İkinci mektubum da Aslı’dan geldi. Kendisi halamın kızı. malum hala-dayı kızları pek anlaşamaz. Bu gacı has gacı yenilerin tabiri ile “natrans”. Ama sanırım biraz biseksüel biraz da lezbiyen ama günün hangi saatlerinde lezbiyen oluyor hangi saatlerinde biseksüel oluyor bilmiyorum. Ya da ikisi birden oluyor mu bilmiyorum. Biz kaosjelden böyle öğrendik. Ben de lezbiyenlik, biseksüellik saate göre değişiyor sanıyordum ama has bahçemin gülü Gözde bana öğretti, öyle değilmiş. Neyse, bana halacım demiş hadsiz ve eklemiş: “Ben içince herkese yürüdüğümü zannediyorum, sence yürüdüm mü?” Ayol yürümeden önce emeklemen lazım kız kardeşim, biseksüelim. İki duble içtik dünya güzelleşti, iki muhabbet yapıyoruz, hetero alışkanlıklarımız ortadan kalktı diye hemen madilik yapmış gibi endişelenmeye ne gerek var? Ayrıca yürümek lubunyalığın şanındandır. Ayrıca yediveren gül gibisin maşallah sürekli açıyorsun, saçılıyorsun. Vermediğin kim kaldı da “acaba yürüdüm mü” diye soruyorsun. Ayol bi Ankara’yı yedin EB kadın (kaos bi ara pek sevmişti bu kısaltmayı) kalmadı diye İstanbul’a taşındın. Sonra İstanbul’u yedin bitirdin Ankara’ya geri geldin. Dünkü lubunya gibi soru sormaz mısın? Yoksa senin taktiğin de bu mu?

Eray isimli pasif agresif bir lubunya da yazılarım için teşekkür etmiş: “Bu kadar garip yazıları nasıl yazabiliyorsunuz? Toplumun ahlak değerlerine ters olan iğrençsin”. O senin güzelliğin dedim, başka ne konuda yazmamı istersen yazarım balım diye de ekledim. Aktifsen ekle, pasifsen kaybol diye de bir iki kelam etmiş olabilirim. Yaşasın pasif dayanışması ya da dayaması!

Gülce kızım Fas’lardan yazmış: “Tanju abla; biliyorum işin gücün vardır. Ben 21 yaşında sosyoloji öğrencisi bir kadınım. Şimdi marrakech'teyim. Hava 48 dereceydi bugün, laçolar fena değil, Naciye isimli yakın bir arkadaşım da selamı var. Neyse diyeceğim bu değil. Allah'ın fas'ında yazdığın yazıyı okudum o yüzden bugünden itibaren Afrika'da okuyucularım var diyebilirsin, kesinlikle yalan olmaz. Seni seviyorum, sevgilerle.”

Nasıl mutlu oldum anlatamam. Ama Gülce keşke faslı 24 yaşında bir manti olsaydın. Daha çok mutlu olurdum. Sen laçoları ayarla, Çalıkuşu Yıldız’ı da, Has Bahçenin Gözde’sini de, laçonya Murat’ı da alır gelirim. Remzi’yi getirmem, Fas nüfusu ona yetmez. Homofobi Karşıtı Buluşma yapsın kaosjel de Remzi ona gelsin. Görev insanı olduğu için yakışıklı mantilere bakmaz o zaman! Laçoların grup ihtiyaçlarını biz karşılarız, temizlik, bulaşık, yemek de sende Gülce kızım…

kaosjel yazılarıma gelen tepkiler sonrasında referandum yapacak mı? Tanju Tar’iz devam etsin mi bir daha yazmasın mı? Ayol kendimi Fransa’daki evlilik eşitliği gibi hissettim, evlilik meselesini eşitlesek mi diye referandum yapılır mı? Benim düşünce ifade özgürlüğüm ne olacak?

Sizden bir ricam var. Pasif lubunyalar tepkilerinizi kaosjel’e iletin. Aktifler, a ağırlıklı ap’ler, biseksüeller, TK’lar (travesti kocaları) yani bütün +’lar siz de bana… tanjutariz@gmail.com  adresine ve Facebook’uma resimli fotoğraflarınızla destek mesajlarınızı gönderebilirsiniz. Sanırım beni sadece Fas’tan Gülce okumuyordur!


Etiketler:
İstihdam