25/11/2009 | Yazar: KAOS GL

Çok sevdim ama severken de sevildiğimi sandım; yanılmışım. Bunu onlar gittiklerinde anladım. Sonra oturdum uzun uzadıya sorguladım kendimi, neydi eksik ya da fazla olan diye.

Çok sevdim ama severken de sevildiğimi sandım; yanılmışım. Bunu onlar gittiklerinde anladım. Sonra oturdum uzun uzadıya sorguladım kendimi, neydi eksik ya da fazla olan diye. Eksikliği onların yüreklerindeki yüreksizlikte buldum. Fazlalığı da hep değerinden çok değer vermemde buldum. Ama sorgulamadım hiçbir zaman bunun için kendimi. Benim sevgimde değer ölçme yoktu. Olanın fazlasını ya da olandan daha azını vermek gibi. Neyse yüreğimdeki ve beynimdeki oydu benim için ama anlaşılamadı. Ya gereksiz bulundum ya da hep hatalarını örten ben oldum. Ben neysem o olmaya çalıştım, kendimden farklı olmadım hiç bir zaman.
 

Kendimi sınırlara dayamadım ya da anlaşılmaz sözlerin ardına gizlemedim. Seviyorsam bunu söyledim, şeydi, meydi, ah, vah demedim. Ama anladım ki onlar bana seni seviyorum derken hep yalan söylemişler. Yalanlarını ise gittiklerinde anladım. İnsan sevdiğini terk etmezdi acıya çünkü.
 

Zor aslında sevmek sevildiğine inanmak. Kazanmak için bin takla atarsın ama kaybederken de bir türlü uğraşmazsın geri kazanmaya çalışmak adına. Nedenlerini sorgulamadım değil bunun da. Ortaya çıkansa karşı tarafın sana duyduğu aşkın ruh aşkı olmayışı. Sadece senin bedenine sahip olma arzusuydu. Arzularını tatmin etmiştir ve artık yeni tenler tatmaya yelken açmak isteyişidir. Oysa seven her ne olursa olsun her koşulda kayıtsız sevendir. Çünkü sevene göre aşk bedenlerin değil aslolan ruhların birleşmesidir. Sen ruhunla bağlanırken o sadece senin yatağında sıcak teniyle tutkulu kalır sana. Sabah olur tenler ayrılır ona göre aşk da bitmiş olur. Evet, aşk bitmiştir. Aslında hiç başlamamıştır ki, sadece arzular yaşanmış ve sıcak gecelerin ardında yalnız uyandığın sabahlar kalmıştır sana.
 
Sen hala bunları düşünüyorken bile o kim bilir hangi tende hangi sabaha uyanmıştır. Onun için aşk yoktu, o sadece bir ten avcısıdır çünkü. Onun kendi dünyasında yeni tenler tanımak ve arzularını tatmin edene kadar kalmak vardır. Onda ruh yoktur. Sen her ne kadar “aşk ruhların sevişmesidir” desen de, o, sadece senin yatağındaki sıcak teninden haz almaktadır. Onun için aşk sana sahip olduğu geceden sabaha kalan sıcak tenindir.
 
Savurdum yüreğimi her bir köşeye. Gelenlerle gidenleri kıyaslamadım hiçbir zaman. Ne geleni gidenin yerine koydum, ne de gidenleri gelenlerle hesapladım.
 
Sevdim hem de çok sevdim. Ama her defasında da yanıldım çünkü ben de sevildiğimi sandım. Savrulan yüreğimin parçalarını toparlamaya kalkmadım. Toplasam dahi biliyordum eskisi kadar cesur, eskisi kadar şefkatli olmayacağını, ne yapsam fayda etmeyeceğini biliyordum çünkü. O artık paramparça idi, bir ten avcısı uğrunda.


Etiketler:
İstihdam