07/11/2014 | Yazar: Mor Yaka

Bu kadar belirsizliğin içinde bu projenin olumlu bir yanını görmek mümkün değil.

Adalet Bakanlığı tarafından İzmir’in Aliağa ilçesinde Türkiye’nin ilk Trans kadın cezaevinin kurulacağını öğrendiğimde, daha önceden “Müstakil Cezaevi Projesi Mi Dediniz?” başlığıyla kaleme aldığım bu konu hakkındaki endişelerimin yersiz olmadığını anladım ve tekrar bu konu hakkında yazma ihtiyacı duydum.
 
Adalet Bakanlığı’nın söz konusu tasarısı, şu anda Meclis alt komisyonunda bulunuyor. AKP hükümeti döneminde AKP’li bakanların ve milletvekillerinin sunduğu hangi tasarı red edilmiş ki bu tasarı da red edilsin veya Cumhurbaşkanımızdan geri dönsün?
 
Bu tasarıda söz konusu olan trans bireylerin cezaevlerinde maruz kaldıkları ayrımcılığı yok etmekmiş gibi görünse de bu tasarıdaki amaç LGBT’leri her fırsatta, her zaman, her yerde ötekileştirmeye devam etmek, kendi gettolarına mahkûm etmektir. Bu tasarının ayrıntıları kamuoyuyla paylaşılmadığı sürece endişelerim korkularım devam edecek...
 
Hükümet trans mahpus Avşa’nın yaşadığı cinsel istismar, şiddet ve sürgünlere engel olamamış ve bu yaşadıklarının sorumlusu var olan hükümet iken şu an meclis alt komisyonunda olan tasarının iyi niyetli olduğuna beni kimse inandıramaz. Eşcinsellere bakış açısını çok iyi bildiğimiz iktidarın, her iyi gibi görünen projelerin, eylemlerin altında mutlaka bir pislik çıkması, hala nefret cinayetlerinin devam etmesi, sadece ceza evlerinde ayrımcılığa maruz kalınıyormuş gibi, eğitim, sağlık, istihdam ve toplumun her noktasında ayrımcılığa, istismarlara, şiddetlere devam edilmesi ve bu durumların artış göstermesi endişelerimin yersiz olmadığını gösteriyor.
 
Daha önce de sorduğum soruları tekrar sormak istiyorum:
 
Bu proje nasıl işleyecek?
İnsanları fiziksel görünüşlerine bakılarak mı yoksa kendi beyanlarına dayanarak mı “Müstakil Cezaevi”ne gönderecekler?
Cezaevlerindeki gizli eşcinsel mahkumlar ne yapacak?
Sırf feminen ve kibar diye heteroseksüel mahkûmlara da eşcinsel damgası mı vurulacak?
Cezaevi birilerinin bedava fuhuş yeri yapılarak LGBT’lere tecavüz mü edilecek?
Bir sonraki adımda bu yerler yanlışlıkla yakılıp yıkılabilir mi?
“Müstakil cezaevi” toplu bir katliama davet yeri mi olacak?
Ve bir gün bu kendini bilmezler, kendi İslam devrimini yaparsa içerideki herkesi idam ederlerse ne olacak?
 
Bu kadar belirsizliğin içinde bu projenin olumlu bir yanını görmek mümkün değil. 

Etiketler:
İstihdam