18/12/2024 | Yazar: Kaos GL
"Bas smacı, bas bas bas!” temasıyla gerçekleşen 19. Kadın Kadına Öykü Yarışması Ödülleri, 13 Aralık’ta yapılan törenle sahiplerini buldu.
Kaos GL’nin 19’uncusunu düzenlediği Kadın Kadına Öykü Yarışması’nın ödül töreni 13 Aralık Cuma günü İstanbul Frankeştayn Kitabevi’nde yapıldı. “Bas smacı, bas bas bas!” temasıyla gerçekleştirilen yarışmada kadın*ların mücadele, aşk ve dayanışma dolu öyküleri ödüllendirildi.
Ödül töreni, jüri üyesi ve Kaos GL Akademi ve Kültürel Çalışmalar Program Koordinatörü Aylime Aslı Demir’in hoş geldiniz konuşmasıyla başladı. Demir, yarışmanın tarihçesine değinerek, Kadın Kadına Öykü Yarışması’nın kadın*ların hikâyelerini 19 yıldır güvenle anlatabilecekleri bir alan sunduğunu vurguladı.
Yarışmayı kazanan öyküler ve yazarları şöyle:
Birincilik Ödülü: İçimdeki İnsanlar – ChinaBird
İkincilik Ödülü: Fısıltılar Mağarası – Badem
Üçüncülük Ödülü: Tüllerin Arasında – Ayça Keskin
Özel Ödüller:
Imane Khalef Özel Ödülü: Öyle Bir Yıldırımla Yok Oluverecek Gibi – Adele Tsumake
Ahoo Daryaei İsyan Özel Ödülü: Olmak İstediğimiz Yer – Özlem Şan
Rita Mae Brown Özel Ödülü: Solmuş Begonyalar – Sidem Samsun
Kazanan yazarlar, ödüllerini jüri üyeleri Sema Kaygusuz, Umut Tümay Arslan, Aylime Aslı Demir ve sanatçı Gözde İlkin’in elinden aldılar.
Adele Tsumake, yazmaya yıllar sonra yeniden dönüşünü şu sözlerle anlattı:
“Yazmaya ilkokulda konuşarak kendimi ifade etmekte zorlandığım için başlamıştım. Liseden sonra yazmaya küstüğüm uzun bir dönem oldu, 10-15 yıl kadar. Aslında 30 yaşımı bitirdiğimde yazma ihtiyacım beni yeniden dürtmeye başladı. Yazmanın çocukluğumda ve ergenliğimde beni ne kadar güçlendirdiğini yeniden hatırlayınca hayatımda tekrar buna yer açmak istedim. Kaos GL de bu arzum için tanıdık ve güvenli bir alan, bu yüzden de Kadın Kadına Öykü Yarışması yeniden öykülere adım atmam için çok iyi bir alan oldu. Bu ilk adımın bir karşılık bulmuş olması da çok yüreklendirici ve umut verici oldu benim için. Öykülerimize kulak açan Kaos GL ekibine çok teşekkür ederim.”
Ayça Keskin, öyküsünün gelişim sürecine dair şöyle konuştu:
“Yazmakla olan ilişkim İstanbul’u terk ettikten sonra derin ve devamlı bir hale dönüşmeyi başarmış bir ilişki. Öncesinde sık sık kesiklikler barındırırdı. Bu öykü benim gözümde pek çok defa evrim geçirmiş, her defasında üzerine bir şeyler katarak büyümüş, çok kısacık bir andan yola çıkarak yazılmış bir metin.”
Badem yazmayı bir “hatırlama yolculuğu” olarak tanımladı ve şunları söyledi:
“Kendime ait bir odada, queer kimliğimi hatırlamak için yazdığım kelimelerim vardı. Çünkü ben de öykümdeki gibi, otantik varoluşları unutturulmuş insanların arasına doğdum ve kim olduğumu, aşkı kimde bulduğumu unutmuştum. Ama yine tıpkı öykümdeki gibi kalbim söz dinlemedi, kendi hikayemin Aslı'sı bana kim olduğumu hatırlattı. Benim için yazmak, bu odada bir hatırlama yolculuğuydu. Kendimi o odaya kapattığım günlerde kelimelerim bu yarışmaya kaçma kararı aldı. Kelimelerimin çok sevdiğim yazarların gözünde var olma ihtimali beni heyecanlandırdı ve ben de kelimelerimin evden kaçmasına izin verdim. İyi ki o isyan bayrağını çekmişler.”
“O kadar yükseğe sıçrayabileceğimi bilmiyordum”
ChinaBird ise birincilik ödülü alan öyküsünün ilhamını şu sözlerle paylaştı:
“Patti Smith’in ‘China Bird’ şarkısındaki, kendini özgürce yaşayamayan birine şefkatle yaklaşıp cesaret verdiğini hissettiren sözler ve şarkının müziği beni çok etkiledi. İlk öykümü yazıp Kaos GL’nin Gökkuşağı Forumu’na gönderdiğimde, sağ olsun, Aslı Alpar; öykümü beğendiğini ve başka öyküler de gönderebileceğimi söyleyince çok mutlu oldum. O mutluluk ve şaşkınlıkla kendime ‘ChinaBird’ mahlasını seçtim. Geçen sene düzenlenen yarışmadaki tema çok güzel bir asist gibi göründü bana ve trans lezbiyen bir kadın başkarakterin var olma mücadelesini anlattığım ‘Hayal’ adlı öyküm derece aldı. O kadar yükseğe sıçrayabileceğimi bilmiyordum. Bu seneki yarışmada da ‘İçimdeki İnsanlar’ adlı öyküm birinci seçildi. Hayal kurmanın sınırsızlığını hatırlattıkları ve düşlerimi gerçekleştirmeme imkan tanıdıkları için, Kadın Kadına Öykü Yarışması’nı örgütleyen; öncelikle Aylime Aslı Demir’e, yarışmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese, tüm jüri üyelerine; boğucu zamanlarda bizlere nefes olan Kaos GL ekibine teşekkür ederim.”
“Öykü yazmak dünyadaki en demokratik hamlelerden biridir”
Jüri üyesi Sema Kaygusuz, öykü yazmanın hem kişisel hem de toplumsal bir eylem olduğuna değinerek şu ifadeleri kullandı:
“Öykü yazmak, dünyadaki en demokratik hamlelerden biridir. Çünkü ancak karşınızdakini bir öyküyle eşitlenmeyi kabul edersiniz. O çok ciğerdendir, kalptendir. İçinde kendi hormonları, kendi salgıları, kendi kokuşukluğu, korkuları, karanlığı ve saçmalığı vardır. Humor, ironi; kökenlerine baktığınızda bunlar birer salgıdır, bir şaka yaptığınızda aynı zamanda tükürdüğümüz sıvılar gibi
Bu yarışma, bıraktığınız şeylere dönmenize, mağaraya yeniden girmenize bir vesile oluyor. Umarım yazmayı bırakmış olanlar da yeniden yazarlar. Yazının bizi çağırdığı yerde genç bir yazar, bir şair hâlâ bekler. Bu yarışma, o çağrıya kulak vermek için bir alan açıyor. Hepinize teşekkür ederim. Bize güvenen, öykülerini teslim eden tüm katılımcılara selam olsun. Nice yazmalar, nice okumalar dilerim.”
Ödül töreni, toplu fotoğraf çekimiyle sona erdi. Frankeştayn Kitabevi’ne ev sahipliği için teşekkür edilirken, Kaos GL ekibi etkinliğe katılan tüm yazarları ve jüri üyelerini bir kez daha selamladı.
Etiketler: kadın, medya, kültür sanat, yaşam