21/09/2012 | Yazar: Kaos GL

Törende konuşan Özgür Gündem Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hüseyin Aykol, "Bir yıldır kapıyı tutuyorum; ama geçen yılın Aralık ayında bacadan hırsızlar girdi. Aramızdan 44 arkadaşımızı aldılar. İçerdeki arkadaşlarımıza selam" dedi.

20. Musa Anter ve Basın Şehitleri Gazetecilik Ödülleri Sahiplerini Buldu Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı
Özgür Gündem ve Azadiya Welat gazetelerinin ortak düzenlediği 20. Musa Anter ve Basın Şehitleri Gazetecilik Ödülleri sahiplerini buldu. Törende konuşan Özgür Gündem Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hüseyin Aykol, "Bir yıldır kapıyı tutuyorum; ama geçen yılın Aralık ayında bacadan hırsızlar girdi. Aramızdan 44 arkadaşımızı aldılar. İçerdeki arkadaşlarımıza selam" dedi. Azadiya Welat Gazetesi Editörü Çetin Altun ise, gerçekleri yazmaya devam edeceklerinin altını çizdi.

20. Musa Anter ve Basın Şehitleri Gazetecilik Ödülleri Cegerxwin Kültür Merkezi Tiyatro Salonu’nda düzenlenen törenle sahiplerini buldu. Özgür Gündem ve Azadiya Welat gazetelerinin ortak düzenlediği ödül törenine Eş Genel Başkanımız Gültan Kışanak, Milletvekilleri Emine Ayna, Nursel Aydoğan, Halil Aksoy, Özdal Üçer, DTK Daimi Meclis üyeleri, Prof. Dr. Büşra Ersanlı, Gazeteci Nuray Mert, Gazeteci Ertuğrul Mavioğlu, Özgür Gündem Genel Yayın yönetmenleri Eren Keskin ve Hüseyin Aykol, Evrensel Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat, Hrant Dink’in eşi Rakel Dink, İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, katledilen Özgür Basın çalışanların aileleri, Federal Kürdistan Bölgesi Özgür Yurttaş Hareketi, PÇDK Temsilcisi, Diyarbakır Baro Başkanı Mehmet Emin Aktar, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanımız Osman Baydemir, Barış Grubu Üyesi Seydi Fırat, Musa Anter’in oğulları Dicle Anter ve Anter Anter, AP eski Parlementeri Feleknas Uca, Toplumsal Bellek Platformu Üyesi Zeynep Altıok, Kürt Yazarlar Derneği, Uluslararası PEN üyeleri, İHD, KESK Diyarbakır Şubeler Platformu, Barış Anneleri İnisiyatifi üyeleri, MEYA-DER, TUHAD-FED, BDP, ESP, Evrensel, Hayat Tv, özgür basın çalışanları ve yüzlerce yurttaş katıldı. Yoğun ilginin gösterildiği ödül töreninde salon tıklım tıklım dolarken, birçok kişi ayakta töreni izledi. 

Törende, Eski Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ziya Halis, EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan ve cezaevinde bulunan özgür basın çalışanlarının mesajları da okundu. 

Gerçekleri Yazmaya Devam Edeceğiz

Açılış konuşmasını Kürtçe yapan Azadiya Welat Editörü Çetin Altun, katledilen özgür basın geleneğinden gelen gazetecilerin kalemlerini hiçbir zaman yerde bırakmayacaklarını belirterek, tarihi bir gün yaşadıklarını ve Kürt halkının özgürlüğüne doğru ilerlediğini aktardı. Çetin, birçok arkadaşlarının gerçekleri ortaya çıkardığı için tutuklandığını dile getirerek, gerçekleri yazmaktan geri durmayacaklarını kaydetti. Zerdüştlük inancında gerçeklerin açığa çıkmaması için mücadele eden Ehrimanların bulunduğuna işaret eden Altun, 21. yüzyılın Ehrimanlarının ise AKP hükümeti olduğunu kaydetti. Altun, gerçeklerin açığa çıkmaması için AKP’nin bütün gazetecileri tehdit ettiğini ve neredeyse amacına da ulaştığını belirterek, Kürt basınının bu tehditlere boyun eğmediğini ve hiçbir zaman gerçeği yazmaktan geri durmadığını, bunun bedelini de baskı, ceza ve tutuklamalarla ödediğini söyledi. Şu an cezaevlerinde 91 gazetecinin bulunduğunu hatırlatan Altun, onurlu tavır ve duruşlarından dolayı kendilerini selamladıklarını ve onların bıraktığı yerden çalışmalarını sürdürmeyi esas alacaklarını belirtti. 

’Kürtçe Birincilik Ödülü Rojava’daki Özgür Basın Çalışanlarına Adandı’

Daha sonra Kürtçe haber dalında birinciliğe layık görülen DİHA editörü Abdurrahman Gök’ün "Li Almanyayê bajarekî Êzîdiya: Celle" (Almanya’da bir Êzîdî şehrî: Celle) haberi nedeniyle ödülü verildi. Gök, ödülünü Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanımız Osman Baydemir’in elinde aldı. Kısa bir konuşma yapan Baydemir, geçen yıl da ödülü Gök’e verdiğini hatırlatarak Kürtler özgür olmadığı müddetçe Ortadoğu’da yaşayan halkların da özgür olamayacağını söyledi. Ardından Kürtçe konuşan Gök ise, Suriye’de yaşayan Kürtlerin özgürlüğüne doğru yürüdüğünü belirterek, "Orada da özgür basın geleneği örnek alınarak bir özgür basın yaratılmaya çalışılıyor. Kürt mücadelesinin 30 yıl önce attığı özgürlük tohumları ve Apê Musa’nın ektiği özgür basın tohumları bugün Kürtlerin yaşadığı her yerde ürün veriyor. En son Batı Kürdistan’daki halk özgürlüğüne doğru yol alınca orada da bir özgür basın geleneği oluşturulmaya çalışıldı ve her geçen gün biraz daha görünür hal alıyor. Bu nedenle orada bütün sıkıntılara rağmen özgür basın geleneği yaratmaya çalışan ve Suriye’deki durumu en gerçekçi ve yalın haliyle kamuoyuna duyuran gazeteci arkadaşlarıma bu ödülü adıyorum" dedi.

Kürtçe juri Özel Ödülü JINHA’dan Doğan ve Peker’e

Kürtçe özel juri ödülü ise JINHA’da çalışan gazeteciler Zehra Doğan ve Hazal Peker’in "Li Rojava welat emanetê jinên kurd in" haberine verildi. JİNHA çalışanları ödüllerini tutuklu gazeteci Şafak Çelen’in annesi Sevgi Çelen ile katledilen Ferhat Tepe’nin annesi Zübeyde Tepe’nin elinden aldı. Doğan’ın Kürtçe, Peker’in ise Türkçe yaptığı konuşmada ödülü özgürlük mücadelesinde yaşamını yitiren gazetecilere adadıklarını ifade etti.

’Kürt Özgürlük Mücadelesinde Büyük Bedeller Verildi’

Türkçe haber dalında ise Bağımsız İletişim Ağı (BİA) muhabiri Işıl Cinmen’e Jüri Özel Ödülü verildi. Işıl Cinmen, "İki tarafıyla Kürt sorunu" haberiyle ödüle layık görüldü. Cinmen’e ödülünü Gazeteci Nuray Mert verdi. Tören sırasında konuşan Mert, Türkiye’de Kürt mücadelesinde büyük bedellerin verildiğini aktararak, "Benim çevremden gelenler çok korkak ve çok iktidar tutkunu. Böyle olunca azıcık vicdanının sesine uyan, haksızlıklara karşı susmayan birisi çok öne çıkıyor. Bu inanın çok mahcup edici bir şey oluyor. Çok cılız da olsa sesimizi çıkarmaya devam edeceğiz" dedi. Mert’in konuşmasının ardından özgür basın geleneği, basın şehitlerini ve cezaevinde bulunan gazetecilerin anlatıldığı sinevizyon gösterimi yapıldı. Sinevizyon gösterimi sırasında duygulu anlar yaşandı. 

Aykol: Kapıyı tutarken bacadan giren hırsızlar 44 arkadaşımızı aramızdan çaldı

Ardından tören karikatür dalında ödül alanların açıklanması ve ödüllerinin verilmesiyle devam etti. Karikatür jürisi, birincilik ödülünü Tekirdağ 1 Nolu F Tipi Cezaevi’nde bulunan Haydar Bayar’a layık gördü. Bayar’ın yerine Azadi Editörü Soner Çiçek ödülü Özgür Gündem Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hüseyin Alkol’un elinden aldı. Ardından konuşan Aykol, ihtiyaç olduğu sürece burada olacağını belirterek, "Geçen yıl buraya gelenler hatırlayacaklardır. Bizde çalışanlar, başka kurumlara gidiyorlar, belediye başkanı oluyorlar, milletvekili oluyorlar ve hep bizden gidiyor insanlar demiştim. Bundan sonra dedim ki kapıyı tutacağım kimseyi göndermeyeceğim. Bir yıldır kapıyı tutuyorum; ama geçen yılın Aralık ayında bacadan hırsızlar girdi. Aramızdan 44 arkadaşımızı aldılar. İçerdeki arkadaşlarımıza selam" dedi. 

Karikatür dalında Kandıra 2 Nolu F Tipi Cezaevi’nde bulunan Mahmut Ulusan’a da Juri Özel Ödülü verildi. Ulusan’ın ödülünü TUHAD-FED Genel Başkanı Zübeyde Teker aldı. Teker’e ödülü Musa Anter’in oğlu Anter Anter verdi. Karikatür dalında ikinci Juri Özel Ödülü alan Bolu F Tipi Kapalı Cezaevi’nde bulunan Mehmet Boğatekin’in ödülünü ise kardeşi Esmer Boğatekin Özgür Gündem Gazetesi Karikatüristi Halil İncesu’nun elinden aldı. 

Gurbetelli Ersöz Ödülü Özlem Ağuş’a

Fotoğraf dalında birinciliği ise Roboski fotoğrafı ile Gazeteci Emin Bal aldı. Bal’a ödülü Diyarbakır İl Eş Başkanımız Zübeyde Zümrüt verdi. Kadın haber ve habercilerine verilen "Gurbetelli Ersöz Özel Ödülü"ne, tutuklu kadın gazeteciler adına, Pozantı’da Kürt çocuklarının maruz kaldığı tecavüzü ortaya çıkaran Özlem Ağuş layık görüldü. Dicle Haber Ajansı’nda muhabirlik yaptığı sırada gözaltına alınarak tutuklanan Ağuş, şu an Adana Karataş Kadın Kapalı Cezaevi’nde bulunduğu için ödülünü kardeşi Senem Ağuş aldı. Ağuş ödülü Prof. Büşra Ersanlı’nın elinden aldı. Ersanlı Özlem’i tebrik ettiğini kaydederek, "Gerçeklerle yüzleşmek gerçekten de insanları hapiste de olsa özgürleştiren bir his. Gerçeklerle yüzleşmeyi hiçbir zaman bırakmamamız lazım" dedi. Gençlerin kıymetlerinin biraz daha fazla bilinmesini isteyen Ersanlı, gençlerin ölmemesi için ne gerekiyorsa hep birlikte mücadele edilmesinin en büyük arzuları olduğunu aktardı. 

’Kanın Durması İçin Ne Gerekiyorsa Yapılmalı’

Onur ödülü ise yıllardır Gündem Gazetesi’nde çalışan Fatma Tandoğan’a (Fatma Ana) verildi. Fatma Ana ödülünü Hrank Dink’in eşi Rakel Dink’in elinden aldı. Yoğun alkış altında sahneye çıkan Dink konukları Kürtçe ve Ermenice selamladı. "Hangi taşı kaldırsan altından acı ve keder çıkıyor" diye konuşan Dink, hiçbir annenin çocuğunu öldürülmesi için doğurmadığını belirterek, "Ne dağda ne şehirde ne asker ocağında hiçbirisi öldürülsün istemiyoruz. Bu kanının durması için hep beraber ne gerekiyorsa onu yapmak lazım. Musa Anter gibi kardeşlerimiz sağ olsunlar, onlar ölümsüzdür. Onların koyduğu taşların üzerinde yürüyenler de ölümsüzdür. Hepiniz var olun" diye konuştu.

Roboski Katliamını Anı Anına Dünyaya Duyuran DİHA’ya jüriden Tam Not

Türkçe haber dalında birinciliğe, Roboski’deki katliamı anı anına bütün dünyaya duyuran Dicle Haber Ajansı (DİHA) layık görüldü. Köylülerin Türk savaş uçakları tarafından öldürüldüğü Roboski haberini herkesten önce abonelerine servis eden DİHA’nın yaptığı haberciliğin, tüm jüri üyelerince dünya çapında büyük bir başarı olduğunun altı çizildi. DİHA’ya verilen ödülü DİHA editörü Ali Buluş, DTK Koordinasyon Kurulu üyesi ve Van Milletvekili Özdal Üçer’den aldı. Burada kısa bir konuşma yapan Buluş, DİHA’nın 2002 yılında Kürt basının 100. yılını tamamladığı bir dönemde kurulduğunu belirterek, "Bir ajans olarak kendini örgütleyen Kürt gazetecileri kurulduğu günden itibaren onlarca baskıya, tutuklamaya maruz kaldı. Şu anda da onlarca arkadaşımız zindanlarda gerçeği haykırmaya devam ediyor. Bu anlamda DİHA adına bu ödülü alıyoruz. Kürdistan Gazetesi’nden itibaren emeği geçen bütün Kürt gazetecilere bu ödülü adıyoruz" diye konuştu. 

Konuşmaların ardından tören Kürt basınında çalışanların çektirdiği hatıra fotoğrafı ile son buldu. 

Jüride Yer Alanlar

Kürtçe Haber Jürisi’nde Aysel Avesta, Leyla Ayaz, Azîz Ogur, M. Alî Ertaş, Omer Tur; Türkçe Haber Jürisi’nde Nadire Mater, Ertuğrul Mavioğlu, Fatih Polat, Berat Günçıkan, Hüseyin Aykol; Fotoğraf Jürisi’nde Ramazan Öztürk, Gültekin Tetik, İsa Çelik, Çerkes Karadağ ve Karikatür Jürisi’nde Tan Oral, Gülay Batur, Sarkis Paçacı, Halil İncesu yer almıştı. 

Özgür Basın Geleneği Sürüyor 

Musa Anter ve Basın Şehitleri Gazetecilik Ödülleri’ni, 1993 yılında "Özgür Gündem", 1994 yılında "Özgür Ülke", 1995 yılında "Yeni Politika", 1996 yılında "Demokrasi", 1997 ve 1998 yıllarında "Ülkede Gündem", 1999 yılında "Özgür Bakış", 2000 yılında "2000’de Yeni Gündem", 2001 ve 2002’de "Yedinci Gündem", 2003’te "Yeniden Özgür Gündem" gazeteleri vermişti. 2004, 2005 ve 2006’da "Ülkede Özgür Gündem", 2007’de "Gündem", 2008’de "Alternatif" ve "Azadiya Welat", 2009’da "Günlük" ile "Azadiya Welat", 2010, 2011 ve 2012 yılında ise "Özgür Gündem ve Azadiya Welat" gazeteleri tarafından verildi.
 

Etiketler: medya
İstihdam