11/01/2019 | Yazar: Umut Güven

Kaos GL dergisi 2019’a “Televizyon” sayısıyla merhaba dedi.

2019’un ilk Kaos GL dergisi: Televizyon! Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

Kaos GL dergisi 2019’a “Televizyon” sayısıyla merhaba dedi.

Kaos GL dergisinin 164. sayısı “Televizyon” dosya konusuyla yayınlandı. Derginin Ocak-Şubat sayısı, televizyon ve temsili tartışmaya açıyor

Dergiye; online aboneler dergi websitesinden ulaşabilir. Basılı halini edinmek isteyenler ise önümüzdeki haftadan itibaren kitapçılardan yeni sayıyı satın alabilirler. Dergiyi internetten satın almak için ise Notabene yayınları ile iletişime geçebilirsiniz. 

Dosya: Televizyon

Televizyon toplumsal algının yerleşik heteronormatif biçimlerini ve normlarını izletmekle kalmayıp aynı zamanda bütün bunları değiştirip dönüştürebilme potansiyelini kendi araçları içerisinde barındırıyor.

Bu noktada tartışmaya açtığımız ‘temsil’ ise, bir kültürü oluşturan bireyler arasındaki anlamın, üretim ve değiş tokuş sürecinin temel unsuru olma değerini korumakta. Temsil, anlamlandırma sürecine anlam üreterek ve anlamların değişimine olanak sağlayarak katılan bir süreç olup, değer ve davranış biçimlerinin sürekli yeniden üretilmesine etki ediyor.

“Gerçek temsilin” imkanlılığı, temsilin tek tipleştirilmesi ve beraberinde ortaya çıkan politik problemleri değerlendirdiğimiz bu dosyada, “Uyarlama Dizilerin Uyarlanamayan Karakterleri” yazısıyla Gizem Merve Kaboğlu ve “Sansürcü fobiğin TV’si varsa, Lubunyanın Netflix’i var!” yazısıyla da Bawer Fak yer alıyor.

Bunların beraberinde, televizyon teorisyenlerinin de özellikle vurguladığı değişim/dönüştürme potansiyeli, günümüzde LGBTİ+’lar ve queer varoluşlar için ana akım medya ve internet platformlarında birbirinden farklılık göstermekte.  Bu farklılığı değerlendiren Elif Akçalı ve İrem İnceoğlu “Türkiye Dizilerinde Toplumsal Cinsiyet Temsilleri Araştırması” yazılarında tek tipleştirmenin hangi “tip”leri görünür ya da görünmez kıldığını irdeliyor.

Ata Kan ve Sengül Kılınç televizyonun “seyircisine” olan etkilerini ve televizyondakilerin yaşamlara nüfuz etme hallerini incelerken; Umut Güner, Deniz Gedizlioğlu ve Tan’ju Tariz dizileri değerlendirdikleri, LGBTİ+ ve queer yaşamlarla olan kesişim noktalarını tartışmaya açtıkları yazılarıyla bu dosyada okuyuculara bir düşünme alanı sunuyor.

Yaşamın içinden “Güncel Sayfalar”

Güncel sayfalar Aysel Gürel’in anısına hazırlanan rengarenk bir içerikle okuyucu selamlıyor. Birçok Kaos GL okuyucusunun katkıları ile, Aysel Gürel tüm renkleriyle Güncel Sayfalar’da.

Sayfalarda ilerlerken Mert Güzel, “2019 yılında yıldızlar bize neyi gösteriyor? Gezegenlerin hareketleri ve yaşamlarımıza etkisi neler? 2019 yılında hangi burçlar neye dikkat etmeli?” sorularının cevaplarını Kaos GL okuyucuları için anlatıyor.

Işıl Saykan, “Sevmeye Başladıkça Engeller Kalkacak” söyleşisi ile tüm engellere rağmen, tüm renkleriyle Van’dan mücadelesini sürdüren Şehriban’ın hikayesini okuyucuya taşıyor. Engel tanımayan bir yaşama şahit oluyoruz.

Hasan Basri Çifçi, Kaos GL Dergisi yazı dizilerinden olan “Sapma Günlüğüm” yazısı ile Pekin’deki kişisel onur yürüyüşünün hikayesini kaleme alırken; Aslı Alpar söyleşisi olan Cinsel Şiddetle Mücadele İçin Kavramlar yazı dizisi ise “Tecavüz Kültürü” ile devam ediyor.

Hornet, Grindr ve birçok tanışma uygulamasındaki ötekileştirmeleri, Oğuzhan Uzun “Nefretin Modern Dünya Etiketleri: Hashtag NoFem!” yazısı ile sembolik şiddet perspektifinden ele alarak Kaos GL dergisi için yorumladı.

Emrah Aslan, din ve LGBTİ+ kimliklerin birbiriyle olan ilişkilerini “İslam Mezheplerinde Eşcinsel Algısının Muhtemelen Dönüşümüne Dair: Zorluklar ve Olasılıklar” yazısında incelerken; Türkiye’de LGBTİ+ çalışanların kamu ve özel sektördeki durumlarını ise Mary Lou O’Neil ve Reyda Ergün’ün kaleminden okuyoruz.

Son olarak da uzun yıllardır Kaos GL Derneği ve LGBTİ+ hareketin içinde yer alan Avukat Yasemin Öz, dünden bugüne LGBTİ+ hak kazanımlarımızı yorumlayıp, kendi hikayesini bizlerle buluşturuyor.


Etiketler: medya
2024