23/05/2023 | Yazar: Gözde Demirbilek
İzmir Feminist Kolektif, 28 Mayıs’ta gerçekleşecek seçim için #OyumuKimeVermeliyim kampanyasına başladı. Kolektif’ten Gülizar Aytekin ile 14 Mayıs seçimlerini ve 28 Mayıs’tan sonrasını konuştuk.
İzmir Feminist Kolektif (İZFK), 28 Mayıs’ta gerçekleşecek Cumhurbaşkanlığı 2. tur seçimi için hashtag kampanyası başlattı. #OyumuKimeVermeliyim kampanyasının görselleri, İZFK’nın sosyal medya sayfalarında yayınlandı.
Kolektif’ten Gülizar Aytekin’e kampanyayla birlikte 14 Mayıs seçim sonuçlarını, sokak çalışmalarını ve 28 Mayıs sonrasında feministleri nasıl bir mücadele beklediğini sorduk. Gülizar, bağımsız mücadelenin devamı ve öneminin hepimiz için apaçık olduğunu belirtti.
#OyumuKimeVermeliyim kampanyası nasıl bir ihtiyaçtan doğru başladı? Nasıl bir katılım öngörüyorsunuz?
14 Mayıs sonrası aldığımız ilk toplantıda “Ne yapabiliriz?” sorusu üzerine düşündük. #OyumuKimeVermeliyim kampanyası gündelik hayatta karşılaştığımız şiddetin, zorlukların, ihlallerin, adaletsizliklerin, yoksulluğun ve yoksunluğun bizdeki tezahürlerini deşifre etmeyi amaçladı. Çünkü bunlar gittikçe artan gün be gün yaşamımıza eklenen olay ve durumlardı. Ve tüm bunlar kampanyanın okuyanını, görenini ve beğenenini dahil etmeyi amaçlıyordu. Maruz kalan bizlerin, öznelerin cümleleri olmalıydı.
İkinci husus ise, 14 Mayıs öncesi kampanyalar işaret ediyordu adayını. “Bu kişiye ver, çünkü…” gibi. Ama ülkemizde yapılan ittifaklarla seçmenin adresi muğlaklaşmıştı. Nice zamandır özellikle muhalif seçmen stratejik oy kullanmaktan kendi tarafında bir belirsizliğe mecbur bırakılmıştı. Bu seçimde bu daha da belirginleşti. Yol ayrımına hakikaten bu sefer gelmiştik. İşte #OyumuKimeVermeliyim kampanyası seçmen olarak bizleri “Şuna ver”e değil oy kullanmanın önemine ve seçeceğimiz adayın bizim meselelerimizi bilmesine dikkat çekmeyi hedefledi. Biz ne yaşıyoruz, nasıl bir toplum, hayat ve siyasetçiler istiyoruz? Bunlara dikkat çekmek istedik.
14 Mayıs’ta gerçekleşen 28. Dönem Milletvekili Seçimi ve Cumhurbaşkanlığı Seçimi 1. tur sonuçları, İzmir Feminist Kolektif’i nasıl etkiledi?
Herkes gibi umutsuzluk, hayal kırıklığı vardı, farklı değildik. Ama bunun bir son olmadığını, her zaman mücadelenin hayatımızın bir parçası olmak zorunda olduğunu biliyoruz. Eşitliğin tam anlamıyla görebileceğimiz bir kara parçası olmadığını bildiğimiz gibi. Belki de tüm çabamız biraz da olsa yaklaşmak. Başka türlü devam edemeyiz çünkü.
İZFK olarak Cumhurbaşkanlığı Seçimi 2. tur ile ilgili sokak çalışması yürütüyor musunuz?
#OyumuKimeVermeliyim kampanyası ile beraber bulunduğumuz yerlerde kişisel olarak yürütüyoruz. Parkta, markette, pazarda, kafede tüm ülke gibi gündemlerimiz hep seçim.
28 Mayıs'tan sonra feministleri nasıl bir mücadele bekliyor?
28 Mayıs seçiminin sonucu önemli, belirleyici olacak. Bu sonuca göre yine bir araya gelip kararlar alacağız. Hayal kırıklığı ya da sevinç, o sabah nasıl uyanırsak uyanalım devam edeceğiz. Feminist hareketin etkisini her yerde görüyoruz. Bugün tüm mecralarda insanlar şiddete, nefrete, istismara, yoksulluğa karşı söz ve eylem üretiyor. Tepki gösteriyor, dert ediyor. O halde bağımsız mücadelenin devamı ve hepimiz için önemi apaçık ortada.
Etiketler: insan hakları, kadın, yaşam, siyaset
