10/01/2025 | Yazar: Kaos GL
2025’in Aile Yılı ilan edilmesinin ardından Diyanet’in Cuma hutbesinde iktidarın da LGBTİ+’ları hedef göstermek için kullandığı “cinsiyetsizleştirme faaliyetleri sapkınlıktır” denildi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın hafta başında 2025’i “Aile Yılı” ilan etmesi ve LGBTİ+’ları hedef göstermesinin ardından Diyanet İşleri Başkanlığı da harekete geçti. Diyanet’in “Fıtratı korumak, aileyi korumaktı” başlıklı Cuma hutbesinde iktidarın da sıklıkla LGBTİ+’ları hedef göstermek için kullandığı “cinsiyetsizleştirme” ifadelerine yer verildi.
Diyanet’in hutbesinde isim verilmeden LGBTİ+’lar şöyle hedef alındı:
“Bugün, insanlığın karşı karşıya olduğu en büyük tehditlerden biri de, kadın ve erkeğin tabii fıtratını ortadan kaldırmaya yönelik çalışmalardır. Bu çalışmalardan biri olan cinsiyetsizleştirme, insanın ruhsal ve bedensel özelliklerini ifsat etme; kadını erkeğe, erkeği kadına dönüştürme girişimidir. İlahi iradeyi yok sayarak insanı kimliksiz bir varlık haline indirgeme çabasıdır.”
Hutbede ayrıca şu ifadeler yer aldı:
“Evet, cinsiyetsizleştirme adıyla yürütülen faaliyetlerin tamamı hayâsızlıktır, sapkınlıktır. Allah’ın koyduğu sınırları aşmak, O’na isyan etmektir. Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in buyurduğu üzere, “Allah, kadınlara benzemeye çalışan erkeklere ve erkeklere benzemeye çalışan kadınlara lanet etmiştir.” Dolayısıyla Allah’ın haram kıldığı ve yaratılışımıza müdahale eden hiçbir batıl ideoloji, özgürlük adı altında meşrulaştırılamaz. Aklı ve vicdanı saf dışı bırakan, birçok hastalığın ortaya çıkmasına sebep olan sapkın akımlar insan hakları bahanesiyle doğal karşılanamaz. İnsanlığın geleceğini tehdit eden bu tür sapkınlıklara; sinemalar, televizyon dizileri, çizgi filmler, sosyal medya paylaşımları, dijital oyunlar, reklamlar, müzik, sanat ve kültürel etkinliklerle destek vermek de büyük bir günah, ağır bir vebaldir.
“Cinsiyetsizleştirme, sadece fertlerin kimliğini hedef almakla kalmayıp toplumların da geleceğini karartan büyük bir tehdittir. Bu tehdide karşı elimizdeki en büyük güç ise ailedir. Aile; dinimizin meşru, kanunlarımızın uygun gördüğü ruhsal ve fiziksel olgunluğa sahip bir kadın ve bir erkeğin, şahitler huzurunda nikâhla kurduğu rahmet ve merhamet yuvasıdır. Aile, sağlıklı nesiller yetiştirebilmek için sahip olabileceğimiz en değerli hazinedir. Çocuklarımız için ilim, irfan ve hikmet mektebidir. Nesillerimizi yanlış yönelişlerden ve kötülüklerden koruyan muhkem bir kale, sağlam bir sığınaktır.”
Nüfus Politikaları Kurulu toplandı, hedef yine LGBTİ+’lardı
Geçtiğimiz ay Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle kurulan Nüfus Politikaları Kurulu ise dün ilk kez toplandı. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ndeki toplantıya bakanlar ve AKP milletvekilleri katıldı.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, kurul toplantısı öncesi sunum yaptı. Basına da açık olan sunumda Yılmaz, doğurganlık hızının düşmesinden şikayet etti.
Yılmaz konuşmasında iktidarın LGBTİ+’ları hedef almak için sık sık kullandığı “cinsiyetsizleştirme” ifadesini kullandı. Yılmaz, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2025’i Aile Yılı ilan ettiği konuşmasında olduğu gibi LGBTİ+’ları “aileye tehdit” olarak işaretledi.
Yılmaz, “Küresel medya ve sosyal medya kanallarıyla aile değerlerine yönelik artan saldırılar ve toplumları cinsiyetsizleştirme yönünde sarf edilen sistematik çabaları da dikkatle değerlendirmek durumundayız” dedi.
TIKLAYIN - LGBTİ+ karşıtı Aile Eylem Planı’nın hedeflerinden “Aile Enstitüsü” kuruldu
Yeni hukuki düzenlemeler yolda
Yılmaz, kurulun özel bir eylem planı hazırlayacağını ve yeni hukuki düzenlemeler yapılacağını da ekledi. Kurul, bakanlıklarla ortak çalışacak. Yılmaz, sezaryenle doğuma karşı adımlar atacaklarının sinyalini de verdi.
Yılmaz, “Aile yapımızı zayıflatmaya ve cinsiyetsizleştirmeye yönelik küresel saldırılara karşı değerlerimizi öne çıkaran eğitim, kültür ve iletişim politikalarımıza da büyük önem vereceğimizi ifade etmek istiyorum. Aile kurumundaki çözülme, doğurganlık hızının azalması, cinsiyetsizleştirme akımı başta olmak üzere sağlıklı nesillerin devamına tehdit oluşturan unsurlara karşı kararlılıkla çalışacağız” diye de ekledi.
Yılmaz, nüfus politikaları kurulunun “milli beka” açısından hayati önemde olduğunu da savundu.
Etiketler: insan hakları, nefret suçları, aile, din/inanç, siyaset, özel haber