29/06/2012 | Yazar: Cenk Erdem

‘Gitti ömrümün kalanı, yetemedim’ diyordu; bir güzel insan daha eksildiğinde bu dünyadan Sezen Aksu

Alacağın olsun Sezen Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı
“Gitti ömrümün kalanı, yetemedim” diyordu; bir güzel insan daha eksildiğinde bu dünyadan Sezen Aksu. Kalbini kesen her acısına şahit olduk; onu severken. Biz severken, ya da canımız yandığında da onun şarkıları şahit oldu aşklarımıza. Ama bir hesap sorma zamanı artık. Böyle de söylenir mi? Böyle kanata kanata şarkı yakılır mı Sezen?
Hayat gidiyor ellerinden insanın; zaman hain; bunu en çok şarkılardan biliyoruz; bir de aynalardan. Arada derede, diyor ya bize “Şarkı söylemek lazım”; söylüyoruz, dinliyoruz, şarkılara tutunuyoruz. Hele Sezen’in aşkı bilen şarkılarına, kim bilir kaç nesil tutunduk? Ama canımız yandığı zamanlar da az tuz basmıyor yaramıza Sezen. “Annem annem, beni aşka ver” diyor; en büyük aşk biliyor. Doğru söylüyor; “Acıdan geçmeyen şarkılar biraz eksiktir”; ama acıdan geçilmiyor be Sezen; ve fakat hayat geçiyor.
 
Yaptın yine yapacağını alacağın olsun; “Alacası kanayan gurubun” diye başlanır mı o şarkıya; daha ilk cümleden; böyle hançerlenir mi yaralar?
 
Yapmış Sezen Aksu yine yapacağını; “Gizli Aşk” şarkısının adı. Gerçeği öyle bir yakarıyor ki velhasıl, “Bu dünya aşktan anlamıyor”. “Uyan sırrım uyan, bu güneş bizi ele veriyor” ve ne savunmasız, ne çıplak kalıyor bu kadar kapılınca aşka insan; öyle aşka teslimken; ne zalim oluyor tüm dünya. “Aşkı linç eder bu zalim eller” diyelim günaha yakınsan eğer; bir tek Yukarıdaki biliyor kalbin çiçek. Oysaki canı yanıp, aşkı bilenlere tuzak hayat. Çünkü dediği gibi Sezen’in, “Bu dünya aşktan anlamıyor”. Gittikçe ne tehlikeli oluyor sevmek, mutluluğu paylaşmak, aşık olmak; göze almak; üstelik diyelim alabildiğine sevdin; ölüm de ayırıyor; hiç bilmediğin bir an aşka kıyıp.
 
Ozan Çolakoğlu’nun albümünde şarkısı “Gizli Aşk”; açık açık can yakıyor. Söyleşiyle bir fadista oluyor Sezen kimi yerde ve ne güzel söylüyor. Hem sesinin rengiyle ve söyleyiş tarzıyla fado şarkılarına da kimbilir ne kadar yakışır o güzel sesi. Vakti zamanında Onno Tunç aynını düşünür, hep efsanevi Amelia Rodrigues’in albümlerini hediye edermiş. 2009 yılında Açıkhava’da söylediği Amelia Rodrigues şarkısını da hiç unutmam; kalbim unutmaz. Rodrigues’in Portekiz aksanıyla İtalyanca söylediği Canzone Perte’yi söylerken de böyle şiirdi yine Sezen. Teoman’ın, Paramparça şarkısını da bir fado gibi söylerken aynı şiir. Nitekim bu yaz da karnımıza yumruk gibi sözlerle yapacağını yapmış; yüzleştiriyor sert gerçekle: Bu dünya aşktan anlamıyor. Ama senin de alacağın olsun; böyle söylenir mi?

  


Etiketler: kültür sanat
nefret