07/11/2006 | Yazar: KAOS GL

‘Pedro Almodovar’ın son filmi ''Dönüş'' ölüm hakkında, anne-kız ve komşuluk ilişkileri mevzularına temas eden bir komedi ve Almodovar'la hesabımızın asla kapanmayacağının, dolayısıyla onun hep geri geleceğinin, istese de gidemeyeceğinin filmidir.’ Emre Koyuncu’nun kaleminden.

Almodovar'ın bitmemiş hesabı Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

Pedro Almodovar’ın son filmi ''Dönüş'' ölüm hakkında, anne-kız ve komşuluk ilişkileri mevzularına temas eden bir komedi ve Almodovar'la hesabımızın asla kapanmayacağının, dolayısıyla onun hep geri geleceğinin, istese de gidemeyeceğinin filmidir.’ Emre Koyuncu’nun kaleminden.

KAOS GL

Emre Koyuncu

Almodovar, bir kafede kahvaltı yaparken yanına bir adam gelir ve Almodovar'a 'La Mala Educacion/Kötü Eğitim'i (2004) üç kez izlediğini söyler, Almodovar teşekkür eder. Ne var ki adam ilk izleyişinde uyuyakalmıştır. Almodovar, filmi bu denli mi sıkıcı bulduğunu sorar. Halbuki filme kendini o kadar kaptırmıştır ki, o yüzden uykusuna mani olamamıştır, açıklaması budur. İkinci defa gittiğinde öykü ilgisini çekmiştir. İlk izleyişinden daha çok sevmiştir. Ama ikinci ve hatta üçüncü seferde de aynı şey gelmiştir başına, hep uyuyakalmıştır. Yine de DVD'sinin çıkmasını beklediğini belirtir, böylece evde başından sonuna kadar izleyebilecektir. 50'lerinde olan bu adam Almodovar'ı biraz gücendirmiş olsa gerek ama açıklamalarına devam eder. Ona göre uyuyuyakalması bir kompliman olarak dahi algılanabilir, çünkü bir şeyi çok sevdiği zamanki o rahatlık duygusu hep uykusunu getirmiştir. Ve ekler, anksiyete durumundan dolayı ilaç kullanır, bu ilaçlar zaman zaman uykusunu getirir. Almodovar'ın içi sonunda rahatlar, onu uyutan şey filmleri değil haplardır. Adam kendisi gibi 50'lerinde olan Almodovar'a onun da anksiyete, keder, umutsuzluk gibi halleri yaşayıp yaşamadığını sorar ve bir de samimi bir itirafta bulunur, içten içe ölümden korkmaktadır. Almodovar önünde duran az önce okuduğu gazetedeki Julian Barnes'ın kısa hikâyelerden oluşan son kitabından ('The Lemon Table') bahsetttiği röportajını gösterir. Barnes bu röportajında yaşlılığın insana huzur getirdiği mitine karşı çıkar, gerçekte yaşanan bunun tam tersidir. Almodovar bu kitabın öykülerinin huzuru bulamamış yaşlıların başarısızlıklarını ve ölümlerini anlattığını söyler, kitabı tavsiye eder. Adam hemen karşı çıkar, yaşlı değildir o! Almodovar da yaşlı sayılmaz, sadece yaşın güya getireceğini hep duyduğumuz iç huzurun, maalesef bir türlü gelemediğini bilebilecek kadar. Sohbet sonunda, adam yanından hızla kitabı almaya koşarken, Almodovar da üç kadınla yeni senaryosu hakkında konuşmak üzere kalkıp ofisine yol alır.


*Almodovar, Volver kadınlarıyla birlikte…

Günlükler

Almodovar alışılmadık bir şekilde filmleriyle ilgili konuşmaktan, yazmaktan sakınmayan bir yönetmen. Bunu yaparken asla filmlerinde gerçekleştiremeği tasarımlarını ve içinde kalan uhdeleri entelektüelize edip bir boşluk doldurma niyetinde değildir. Almodovar'ın beyazperdeye sığmayan coşkusunu, filmin öncesi ve sonrasını, filmin onun hayatındaki yerinin ne olduğunu anlamamıza, dolayısıyla Almodovar evrenini daha iyi tanımamıza yardımcı olur bu cümleler. Bu filmi için de Almodovar günlükler tutmuş, fotoğraflar çekmiş, yazılar yazmış. Yukarıdaki anekdotu da 'Volver/Dönüş'ün çekimleri esnasında tuttuğu günlüğünde anlatmış. Almodovar, bu adamla gerçekleşen tesadüfi diyalogla yeni zihin meşguliyetlerinin ipuçlarını veriyor, yaşlılıkla gelmeyen o huzuru memleketinin dar sokaklarında ketum kadınların batıllarında arayışının kımıltılarını...

Almodovar'ın çekimleri için büyüdüğü topraklara La Mancha'ya gittiği yeni filmi 'Dönüş', son filmi 'Kötü Eğitim'den yaklaşık iki yıl sonra 3 Kasım'da Türkiye'de vizyonda. Bu sene Cannes'da aldığı en iyi senaryo ödülünün yanı sıra altı kadın oyuncusu birden en iyi kadın oyuncu ödülü aldı. En iyi yabancı film dalında Oscar için İspanya'yı temsilen yarışacak.
Almodovar karalamalarında bu filme ilişkin en zor hususun sinopsis yazmak olduğunu belirtmiş. Ben de böyle bir müşkülün altına girmeye kalkışmayacağım. Yine de başka birçok şey 'Dönüş' için pek kolay olmuş. Örneğin, 'Kötü Eğitim'in çekimlerinde yaşadığı sıkıntıların hiçbirini (Almodovar bu çekimler için 'tam bir kâbus' diyor.) 'Dönüş'de yaşamadığını anlatmış. 'Dönüş'ün çekimleri Madrid ve Castilla la Mancha'da Temmuz 2005'te başlayıp yaklaşık dört ay sürer. Bu çekimlerindeki görece rahatlığında kuşkusuz bu çekimlerin doğup büyüdüğü tanıdık doku ve mekânlarda gerçekleştirilmesinin yanı sıra hayranlık duyduğu aktrislerle çalışmasının da etkisi var. Bu filme dair olumlu yaşantılarını hep son filmi 'Kötü Eğitim'le zıtlaştırsa da, o filmiyle de gurur duyduğunu belirtmeden geçmiyor.

'Kötü Eğitim' Almodovar'a 'Matador' ve 'Çıplak Ten'le birlikte öğrendiği bir şeyin uygulamalı kanıtı olmuş: Ne olursa olsun şevkinden hiçbir şey kaybetmeden en sonuna kadar devam etmek.

Ölüm hakkında komedi

'Dönüş' ölüm hakkında, anne-kız ve komşuluk ilişkileri mevzularına temas eden bir komedi. Bu tuhaf kasabada, La Mancha'da ölüler ve diriler bir arada mutlu mesut yaşarlar. Fakat aynı zamanda Maura'nın neden geri döndüğünü anlattığı sahne başta olmak üzere her sahne biraz hüzünlüdür, ama bu hüzne hep bir Almodovar neşesi eşlik eder. La Mancha'da herkesin bilmesi gereken fakat haberdar dahi olmadığı 'tonlarca' şey vardır. Fakat hiç kimse bir diğeri kendisine haber vermediği sürece bunu merak dahi etmez. Raimunda'nın (Penelope Cruz) annesinin geri döndüğünden ve bunun sebebinden, Agustina'nın annesinin akıbetinden, Paola'nın babasının kim olduğundan, komşusunun Raimunda'ya yardım ederken gerçekte ne olup bittiğinden haberi yoktur. Bu kadınlar ketum ve sabırlıdır, beklemeyi bilir. Augistine, annesinin ölümüyle ilgili şüphelerini televizyonperest kardeşinin programında paylaşarak televizyon kanalının sağlık giderlerini karşılayıp onu yaşama döndürmesindense, komşularından hiç kopmadan öylece beklemeyi tercih eder. Raimunda eşi Pako'yla neler yaşadıklarını annesine ve neden yaşadıklarını 'kızı' Yohanna'ya anlatmadan zaten film de biter. Onların beklemesi gerekmektedir ve izleyici de karakterlerin bu sabrının gerekliliğini kanıksar.
Bu kasabalıların ölümü kavrayışları pek gitmeye ilişkin değildir. Mezarlıklar ve mezartaşları tertemiz tutulur. Batıllarıyla, halüsinasyonlarıyla esasında onlar hep gidenlerin geri gelmelerini beklerler. Yaşamlarını ele geçirmiş bir tamamlanmamışlık hissi onları adeta ölümsüz kılar. Geçmişe dair bu yaşantılarla tekrar karşılaşmaktan da korkmazlar, emin ve esprilidirler: Raimunda'nın kocası Paco 'temelli' gittiğinde, kızkardeşi Sole onun geri döneceğinden emindir. Bilir ki kapanmamış hesaplar yeniden açılır elbet, zamanla ve kendiliğinden. Dahası, La Manchalı kadınlar meselelerini hep kendi aralarında hallederler. Polise gitmezler çünkü onlar çok fazla soru sorar. Televizyondan pek hazzetmezler, bağımlılık yapar. Gidenler gider, bazıları döner. Ama her şey hep kendi aralarında kalır.

Almodovar bu filmiyle belleğinde bir yolculuğa çıkar. Yaşıyla birlikte çoktan gelmesi gerekip de hiç uğramamış olan o huzuru çok eskilere dönerek arar. Annesinin hatıraları, kardeşleri ve eskiden çalıştığı aktrislerle birlikte. Bu filmiyle hep eksik kalan bir şeylerin sonunda tamamlanmış olduğu hissediyorum, der Almodovar. Bu parça onun için ölümdür, sadece kendisinin değil, sevdiklerinin ve canlı her şeyin kaybolup gidişi. Hiç anlayamadığı bu parça artık yerli yerine oturmuştur. Tıpkı Almodovar'ın içimizde artık bir yerlere sımsıkı kenetlenmesi gibi. Bu unutulmaz film, 'Dönüş', Almodovar'la hesabımızın asla kapanmayacağının, dolayısıyla onun hep geri geleceğinin, istese de gidemeyeceğinin filmidir.

*Emre Koyuncu: Bilkent Üni., yüksek lisans


Kaynak: Radikal İki, 5 Kasım 2006

Etiketler: kültür sanat
İstihdam