02/12/2024 | Yazar: Seçin Tuncel
Ankara’daki LGBTİ+ ve cinsel sağlık örgütleri, 1 Aralık Dünya AIDS Günü ortak etkinliğinde ayrımcılığa karşı dayanışma mesajı verdi.
Ankara’daki LGBTİ+ ve cinsel sağlık örgütleri, 1 Aralık Dünya AIDS Günü’nde ortak bir etkinlikle bir araya geldi.
Kırmızı Şemsiye Derneği’nin çağrısıyla Kaos GL Derneği, Pembe Hayat LGBTİ+ Dayanışma Derneği, Kırmızı Şemsiye Cinsel Sağlık ve İnsan Hakları Derneği, 17 Mayıs Derneği, Sağlıkta Genç Yaklaşımlar Derneği, KuirAnka (Ankara Üniversitesi Kuir Araştırmaları Topluluğu), Queer Deer (Hacettepe Üniversitesi Kuir Araştırmaları Topluluğu), Bilkent Renkli Düşün Kulübü (BiRD), Pozitif Alan ve Pozitif Dayanışma söyleşi düzenledi.
Etkinlikte 17 Mayıs Derneği’nden sosyal hizmet uzmanı Elif Topçu cinsel sağlık; Kaos GL'den Defne Güzel HIV mücadelesinin tarihi ve toplumsal dönüşüm ve Pozitif Dayanışma'dan Barış Ozan HIVfobi ve damgalama ile mücadele üzerine sunum yaptı.
TIKLAYIN - Ankara’daki LGBTİ+ örgütlerinden 1 Aralık açıklaması: Birlikte güçlüyüz!
Cinsel sağlık sunumu
Etkinlikte ilk olarak 17 Mayıs Derneği’nden sosyal hizmet uzmanı Elif Topçu sunum yaptı. Topçu; virüsler, parazitler ve bakteriler arasındaki temel farkları anlattı. Bakteriyel ve parazit enfeksiyonların genellikle antibiyotiklerle tedavi edilebileceğini açıklayan Topçu, örnek olarak sifiliz ve klamidya gibi cinsel yolla aktarılan enfeksiyonların tedavi sürecine değindi. Bazı enfeksiyonların tedavi sürecinin biraz daha uzun olabileceğini, kişiden kişiye bağışıklık durumuna göre tedavi sürecinin farklılaşabileceğini söyledi.
Topçu, virüslerin genellikle antiviral tedaviler ile kontrol altına alınabildiğini açıkladı. HIV örneği üzerinden giderek, HIV’in bağışıklık sistemini zayıflatan bir virüs olduğunu ve bu nedenle tedavi sürecinin bakteriyel enfeksiyonlardan çok daha uzun vadeli bir yaklaşım gerektirdiğini belirtti. Topçu, HIV tedavisinde kullanılan antiretroviral ilaçların önemine değindi ve bu ilaçların HIV’in vücuttaki seviyesini düşürerek aktarımını engellediği belirtti. PReP ve PEP kullanımına dair bilgilendirme yaptı. Güvenli cinsellik, kondom çeşitleri ve doğru kondom kullanımına dair bilgilendirme yaptı.
HIV mücadelesinin tarihi ve toplumsal dönüşüm
Etkinliğin ikinci oturumunda Kaos GL ve Pozitif Alan’dan Defne Güzel, HIV mücadelesinin tarihsel gelişimini ve toplumsal mücadeleyi ele aldı. Güzel, HIV tartışmalarında önemli bir kilometre taşı olan 1980’lerin ortalarına ışık tuttu. Güzel, bu dönemde HIV ile yaşayan kişilerin maruz kaldığı damgalama ve toplumsal dışlanma süreçlerinin önemli bir sorun haline geldiğini vurguladı. 1980’lerin sonlarında ve 1990’larda, AIDS’in özellikle LGBTİ+’lar arasında büyük bir tehdit oluşturduğunu, ancak aynı zamanda toplumsal mücadelenin de bu dönemde şekillendiğini belirtti.
Tıbbi tedavilerdeki ilerlemeler ve toplumsal eşitlik mücadelesinin bu dönemde önemli kazanımlar elde ettiğini ifade eden Güzel, HIV mücadelesinin yalnızca bir sağlık meselesi olmadığını, toplumsal adalet ve eşit haklar meselesi olduğunu söyleyerek HIV ile yaşayan kişilere yönelik önyargının azalması gerektiğini belirtti.
HIVfobi ve damgalama ile mücadele
Etkinliğin son oturumunda Pozitif Dayanışma’dan Barış Ozan, HIV ile yaşayanların karşılaştığı damgalama ve HIVfobi konularına yoğunlaştı. Ozan, HIV’in yalnızca fiziksel bir durum değil, aynı zamanda HIV ile yaşayan kişiler açısından toplumsal ve psikolojik bir mesele olduğuna dikkat çekerek, HIV ile yaşayanların sosyal hayatta karşılaştıkları önyargıları ve dışlanmayı katılımcılarla tartıştı.
“HIVfobi, HIV hakkında yanlış bilgi ve korkulara dayalı bir toplum yapısını beslerken, HIV ile yaşayan kişiler üzerinde büyük bir psikolojik yük yaratmaktadır” diyen Ozan, HIV ile ilgili toplumda oluşan yanlış algıların, HIV ile yaşayanların tedaviye erişimini zorlaştırdığını belirtti. Ayrıca, toplumsal dil ve medyanın yanlış temsil şekillerinin de HIV ile yaşayan insanları stigmatize ettiğine değindi.
Ozan, HIV ile yaşayanların toplumsal yaşamda eşit haklara sahip olmaları gerektiğini hatırlattı ve HIVfobi ile mücadele etmenin sadece kişisel değil, aynı zamanda toplumsal bir sorumluluk olduğunu ifade etti. Toplumda bu tür yanlış anlamaların ve korkuların kırılması için eğitim ve farkındalık çalışmalarının yaygınlaştırılması gerektiğini vurgulayan Ozan, HIV ile yaşayan kişilere karşı oluşturulan yanlış anlatıların sosyal eşitsizlik yarattığını söyledi.
Ozan, HIV ile yaşayan bireylerin toplumsal hayatta daha fazla yer alabilmesi için dilin doğru kullanılması, testlerin düzenli yapılması ve toplumda doğru bilgilendirme ile HIVfobi ve damgalamanın ortadan kaldırılabileceğini belirtti.
Etiketler: insan hakları, sağlık, cinsellik, hiv, özel haber
1720430400.jpg)