19/06/2020 | Yazar: Kaos GL

Aramızda Derneği’nin online söyleşisinde Haziran Onur Ayı ve nefrete karşı mücadele konuşuldu.

Aramızda Söyleşiler: Nefrete inat yaşasın hayat! Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

Aramızda Toplumsal Cinsiyet Araştırmaları Derneği’nin düzenlediği Aramızda Söyleşileri'nde LGBTİ+ hareketinin dünü ve bugünü konuşuldu.

Haziran ayı söyleşisinde dün (18 Haziran) Nefrete İnat Yaşasın Hayat başlığıyla Ankara Gökkuşağı Aileleri Derneği'nden Nedime Erdoğan ve 17 Mayıs Derneği'nden Yıldız Tar konuştu.

Online düzenlenen etkinliği Aramızda’dan Merve Diltemiz modere etti. Diltemiz dünyadaki ve Türkiye’de LGBTİ+ hak mücadelesinin tarihsel seyrini aktardı. Stonewall isyanı, İstanbul Onur Yürüyüşü’nün 90’lardan günümüze uzanan seyri ve 2000’lerde hareketin gelişimini anlattı.

Onur Ayı

Ardından Nedime Erdoğan; Aramızda, Ankara Gökkuşağı Aileleri Derneği ve 17 Mayıs’ın ortak mekan kullandığını hatırlatarak; “Üç dernek olarak hem ofislerimiz ortak hem de Mahmut Şefik Nil adını verdiğimiz bir salonumuz var. Mahmut Şefik Nil, ruh sağlığı alanına katkıları, yoksul LGBTİ+’larla dayanışmalarıyla kısa ömrüne çok önemli şeyleri sığdırabilmiş birisiydi. Bu onurlu paydaşlığı birlikte yaşıyoruz” dedi.

Erdoğan, onur kelimesinin çok önemli bir değer olduğunu vurgulayarak, “Onur kelimesi hepimizin bildiği gibi bizler için, hepimiz için önemli bir değer. Bizler LGBTİ+ aileleri olarak öğrenmeye çalışıyoruz. Bizi bir araya getiren bu haziran ayı LGBTİ+ tarihinin önemli bir kazanımı, toplumsal şiddetin direkt öznesi olmasak da çocuklarımız ne yalnız ne de yanlış diyen ve şiddete itiraz eden ebeveynler olarak buradayız” dedi.

Kovulduğun dile geri çağrılmak

Yıldız Tar ise, “homoseksüel” kelimesinin tıpta, medyada, ansiklopedilerle ve gündelik dilde nasıl kullanıldığının peşine düştü. Tar, cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği bağlamında dilden kovulma, dilsel tecrit, dile geri çağrılma ve bu sürecin hiyerarşik yapısını şöyle anlattı:

“Kendi hayatınızı, deneyiminizi anlatacak kelimelerinizin dahi olmaması dilden kovulmaya tekabül ediliyor. Kovulduğunuz dile geri çağrılırken de üretilen kavramlar her zaman başka anlamlarla işaretleniyor. Utanç gibi duygular bu kavramlara etiketleniyor ve geri çağrıldığınız yer sabitlenmiş, terbiye edilmiş bir yer oluyor. En baştan kovulduğunuz yere bu sefer deneyiminiz hakkında sabit ve çoğu zaman utanç gibi duygularla bezenmiş bir şekilde geri çağrılıyorsunuz”

Tar, pandemi sürecinde yaşanan hak ihlalleri, RTÜK, Milli Eğitim, çeşitli medya kuruluşları ve Diyanet’in nefret kampanyaları, Kaos GL’nin 2019 Nefret Suçları raporu ve sözlü tarih kitabı Patikalar’ı da aktardı.


Etiketler: insan hakları, nefret suçları
İstihdam