08/01/2013 | Yazar: Umut Güner

Avcılar’da Trans kadınlara yönelik başlatılan transfobik saldırılara karşı mücadele eden avukat Rozarin Seda Kip ile Avcılar Meis Sitesini konuştuk.

Avcılar Meis Sitesindeki Son Durum Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı
Avcılar’da Trans kadınlara yönelik başlatılan transfobik saldırılara karşı mücadele eden avukat Rozarin Seda Kip ile Avcılar Meis Sitesini konuştuk.
 
Avcılarda trans kadınlara yönelik koruma talebinde bulunmanızı anlatır mısınız?
Dava konusu şikâyet, Avcılar Meis Sitesi’nde ikamet eden bir kısım kiracı ve mülk sahibi trans bireylerin barınma ve yaşam hakkına saldırı gerekçesiyle; Türk Ceza Kanunu’nda yer alan Tehdit, Konut Dokunulmazlığının İhlali, Özel Hayatın Gizliliğinin İhlali, Ayrımcılık, Hakaret, Nitelikli Hırsızlık, Mala Zarar Verme, Halkı Kin ve Düşmanlığa Tahrik ile Görevi Kötüye Kullanma suçlarından dolayı başlatılmıştır.

Şikâyet Küçükçekmece Cumhuriyet Savcılığı’na yukarıda saydığımız hakların ihlali sebebiyle açılmış olup şüpheliler gerek site sakinleri gerekse çevre sitelerde ikamet eden bir kısım şahıslardır.
Süreç hakkında biraz bilgi verebilir misiniz?
Eylül ayının son günlerinden itibaren site oturanları tarafından, trans müvekkillere ve onların cinsiyet kimliklerine yönelik hakaret içeren sözlü ve fizikî saldırılar ile birlikte halkı kışkırtmaya yönelik meşaleli yürüyüşler başlatılmıştır. Bu yürüyüşler gecenin belli bir saatinde başlayarak emniyet güçlerinin sürekli sessiz kalması sonucu uzun süre devam etmiştir. Yürüyüşler devam ederken bir yandan da tetiği çekilmiş olan kışkırtma ve nefreti doruğa çıkaran bir televizyon kanalı hakkında da şikâyet yapılmıştır. Mağdur şahıslar için koruma kararı talep edilmiştir.

İlgili Küçükçekmece Cumhuriyet Savcılığı tarafından bir trans mağdurun ifadesi alınmış şimdilik bu ifade Savcılıkça yeterli görülmüştür.
Trans kadınların evlerinin mühürlenmesi kararı neye göre ve nasıl verilmişti?
06.11.2012 tarihinde, Avcılar Kaymakamlığı tarafından 31.10.2012 tarihli, Genel Kadınlar ve Genelevlerin Tabi Olacakları Hükümler ve Fuhuş Yüzünden Bulaşan Zührevi Hastalıklarla Mücadele Tüzüğünün 95. ve 104. maddeleri gereğince 9 evi kapatma tutanağı ile mühürlemişlerdir.

Bu idari işleme karşı İstanbul İdare Mahkemesi’ne işlemin iptali ile yürütmenin durdurulması talepli dava açılmıştır. İdarenin cevap verme hakkını hızlandırmak amacıyla dosya takip edilmiş; idareye hızlı posta ile tebligat yapılmıştır. İdare (Avcılar Kaymakamlığı ) 10 günlük sürede savunmasını vermiş, vermiş olduğu savunmada Başbakanlık İletişim Merkezi (BİMER)’e gelen bir ihbar üzerine sitede yaşayan iki kişinin “fuhuş için yer temin etmek, sitenin camlarına zarar vermek, apartman içerisinde kasten yangın çıkarmak” suçlarını tespit ettikleri, bu tespiti bilgisine başvurulan ancak can güvenliği olmadığı gerekçesi ile kimliğinin gizli kalmasını isteyen “Apartman yöneticisi”nden öğrenmiş oldukları görülmektedir.

10 Kasım 2012 ve 12 Kasım 2012 tarihlerinde mühürlenen evlerin mühürleri bilinmeyen kişilerce sökülmüş, mühürler fekkedilmiştir. Bununla ilgili Küçükçekmece Cumhuriyet Savcılığı bir dilekçe ile haberdar edilmiş; mühürleri söktüğünden şüphe edilen bir kişi hakkında da şikâyetçi olunmuştur. Mührü sökülen mağdurlardan birinin evinin önündeki kamera kayıtlarından inceleme talebi savcılıkça kabul edilmiş, polis ekipleri ile birlikte kayıtların alınması ve mühürleme işleminin yeniden yapılması amacı ile harekete geçilmiştir. Ancak alınan kamera kayıtlarında, mühürleme işlemi sırasında tüm elektrik sisteminin kapatıldığı öğrenilmiş, kayıtlarından mührün kimler tarafından bozulduğunu içeren herhangi bir görüntü ya da rastlanmamıştır.

Kayıtlardan bir örnek bizde diğer örnek ise savcılık makamındadır.
Korunma kararı alındı mı?
Avcılar Polis Merkezi tarafından geçen hafta müvekkillerden biri aranmış olup, kendilerine koruma kararının çıktığını bildirmişlerdir. Koruma kararı, müvekkiller teker teker aranarak kendilerine iletilmiştir.

Meis Sitesinde yaşanan tüm bu olumsuz sürecin etkileri maalesef müvekkillerin bu zorlu kış şartlarında halen devam etmekte.
 
Mühürlenme sürecinin yasal zemini var mı?
Bu süreçlerin en can acıtıcı ve idarenin elini güçlü kılan ve her koşulda idareyi haklı çıkaran mühürleme işlemindeki karara bir bakalım. 06.11.2012 tarihinde kapatma tutanağı adı altında mühürlenen tam 9 adet evin, mühürlenme nedeni Avcılar İlçe Emniyet Müdürlüğü Polis Merkezi’nin TCK 227/2 maddesince “Fuhuşa ve Yer Temin Etmek” suçlaması ile Küçükçekmece Cumhuriyet Savcılığından alınan karar. Bu kararda “olayla ilgili bilgisine başvurulan bir şahıs var; O da 29 Eylül’den beri sitede ve çevresinde nefret söylemi ile birlikte insanları linçe davet eden şahıs. Olay hakkında ifadesi alınan 10 Trans kadının hiç biri evlerde fuhuş yapılmadığını beyan etmiş. Şüpheliler ise geriye kalan diğer iki trans kadın. Tutanaklar keyfî, alınan ifadelerin baskı ile alındığı çok açık.
 
İfadelerde göze çarpan yalnızca tek kişinin site içerisinde cinsel ilişkiye girdiği yönünde ise de kapatma kararı ne hikmetse bir kişi için değil hepsi için alınmış. Evleri kapananlar arasında geçimini seks işçiliği yapmadan kazananlar olmasına rağmen kapıları yokluklarında zorla açılarak, hazirun eşliğinde bilgisayarlarına, eşyalarına el konulmuş bu eşyalar ihbar eden şahıslara teslim edilmiş bir de.

Sürecin hukuktan yoksunluğu, yaşam ve barınma hakkının böylesine kolay bir işlemle “kurunun yanında yaş da..” misali çöpe atıldığı…. Bu uygulamanın altındaki temel problem “Genel Kadın ve Genel Evlerin Tabi Olacakları Hükümler ve Fuhuşla Mücadele Komisyon Başkanlığı”nın var oluş biçiminin uygulamalarda yaşattığı ihlaller faturasıdır.
 
Evleri mühürlenen trans kadınlar şu andaki durumları hakkında bize bilgi verir misiniz?
Evlerine girmek istiyorlar hayvanlarına kavuşmak ve barındıkları, yaşadıkları mekânlara yeniden kavuşma istiyorlar. Herkes bir yerlerde kalıyor, eğreti bir yaşam tarzı sürmek zorunda kalıyorlar. Dediğim gibi Meis Sitesindeki durum, özelden genele alınmış bir karar doğrultusunda işleme sokulmuş. O evlerde bir ya da iki dairenin kapatılması gerekirken (o da tartışılabilir) 9 evin mühürlenmesi barınma hakkının ihlalidir.  

Etiketler: insan hakları
İstihdam