09/04/2018 | Yazar: Kaos GL
Nefret, yasaklar ve adalete erişimde engellere karşı barolar çalışma yürütmeli.
Mersin’de ayrımcılık ve hak ihlalleri tartışıldı: Nefret, yasaklar ve adalete erişimde engellere karşı barolar çalışma yürütmeli.
Fotoğraflar: Yasemin Şevki
Mersin 7 Renk LGBTİ Dayanışma Derneği, “LGBTİ+lara Yönelik Ayrımcılık ve Hak İhlalleri” panel dizisi kapsamında 7 Nisan’da Mersin Kültürhane’de ayrımcılık tartışıldı.
Kaos GL Medya ve İletişim Program Koordinatörü Yıldız Tar, Mersin 7 Renk LGBTİ’den Avukat Ezgi Özkan ve Mersin Barosu’ndan Avukat Bilgin Yeşilboğaz’ın konuştuğu etkinlikte 7 Renk’ten Yağmur Arıcan moderasyonu üstlendi.
Yasaklar, ayrımcılık ve nefret
Yıldız Tar, Ankara Valiliği’nin devam eden yasak kararını aktardığı konuşmasında, “Ortada çok ciddi bir hukuksuzluk ve hak ihlalleri silsilesi var. ‘Toplumsal hassasiyet ve duyarlılıklar’, ‘kamu güvenliği’, ‘genel sağlık ve ahlakın korunması’ ve ‘başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması’ gibi iddialarla hem LGBTİ’lerin temel hakları ihlal ediliyor hem de Ankara başta olmak üzere yurt genelindeki LGBTİ’ler hedef gösteriliyor, nefrete ve ayrımcılığa açık hale getiriliyor” dedi.
Tar, Kaos GL Derneği’nin 2017 Nefret Suçları ve Medya İzleme Raporları’ndaki verileri de paylaştı. “Nefret suçları daha çok kamusal alanlarda işleniyor, failler çoğunlukla iki kişiden fazla ve saldırılar görgü tanıklarının gözü önünde gerçekleşiyor. Medyada ise 2017’de çıkan haberlerin yarısından fazlasında LGBTİ’lerin temel hakları ihlal edildi, nefret söylemi ve ayrımcı dil kullanıldı” dedi.
Adalete erişim
Ardından konuşan Av. Ezgi Özkan, seks işçilerinin adalete erişiminden bahsetti. “Ayrımcılık doğumla başlayıp ölümden sonrasında kadar uzanıyor” diyen Özkan, genelevlerdeki mevzuatı ve Kabahatler Kanunu’nu aktardı.
Özkan, seks işçisi trans kadınların adalete erişiminin sistematik bir şekilde engellendiğini vurgulayarak, “Cezasızlık yaygın bir şekilde devam ediyor. Çoğu zaman seks işçisi trans kadınlar mağdur oldukları vakalarda birden kendilerinin fail olarak yargılandığını görüyor. Nefret saldırılarında etkin soruşturma yürütülmezken, seks işçisi trans kadınların yargılandığı durumlarda davalar çok hızlı bir şekilde sonuçlanıyor” şeklinde konuştu.
Baroya düşen görevler
Son konuşmacı Av. Bilgin Yeşilboğaz ise, LGBTİ’lerin yok sayıldığını ve “hasta-sapık” yaftalamalarıyla yok edilmeye çalışıldığını söyledi. Mersin Baro seçimlerinde aday olacak olan Yeşilboğaz, baroların insan hakları konusunda daha etkin çalışması gerektiğini söyledi.
Toplumsal cinsiyet ayrımcılığının önce dilde başladığını söyleyen Yeşilboğaz, “Bu anlamda barolar hem meslektaşları hem de vatandaşlar için eğitim çalışmaları yapmalıdır. Yine, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin yarattığı şiddetin en temel sonuçlarından biri istihdam sorunudur. Bu anlamda iş hayatında dair hukuki düzenlemeler yapılmalı” dedi.
İlgili haberler:
Mersin 7 Renk’ten panel dizisi: Ayrımcılık ve hak ihlalleri
“Normal mi daha önce tanımlandı, anormal mi?”
Etiketler: insan hakları, nefret suçları
