22/07/2011 | Yazar: KAOS GL
Boğaziçi Üniversitesi LGBTT Lubunya oluşumu, cinsiyetçi, milliyetçi, baskıcı anlayışlara karşı özgürlük mücadelesinin dayanışma içinde yapılacağını söylüyor.
Boğaziçi Üniversitesi LuBUnya LGBTT oluşumu "LuBUnya Festivali" düzenledi. LuBUnya oluşumundan Yıldız T. bu festivali neden düzenlediklerini şöyle anlattı: "Boğaziçi Üniversitesi’nde birçok festival düzenleniyor, ancak bu festivallerde bile homofobik ve transfobik davranışlarla karşılaşabiliyoruz. Biz 1. LuBUnya Festivali’ni LGBTT bireylerinin görünürlüğünü arttırmak, ’biz buradayız’ demek için düzenliyoruz."
LGBTT bireylerinin görünürlüğünün artmasının, toplumsal farkındalığı da arttıracağını söyleyen Yıldız T., "Bu mücadele sadece LGBTT bireylerinin sorunu değildir. LGBTT bireylerinin özgürleşmesi tüm toplumun özgürleşmesi demektir" dedi.
"Eleştirel ve Ortaklaşmacı Bir Dilimiz Var"
LuBUnya oluşumundan M. Efe Fırat oluşumun gey, lezbiyen ve trans kimlikler üzerinden kurulmadığını, heteroseksist, erkek egemen ve cinsiyetçi politikaların eleştirisine dayandığını söyleyerek, "bu noktada diğer özgürlük mücadeleleriyle ortaklaşmaya çalışıyoruz" dedi. Fırat, anti-homofobik ve anti-transfobik politikaların aynı zamanda "anti-militarist, anti-otoriter, anti-kapitalist" olduğunu vurguladı.
Fırat, Boğaziçi Üniversitesi’nin toplumun birçok diğer kesimine göre LGBTT bireyleri için daha fazla özgürlük tanımasına karşı kampüste zaman zaman homofobik ve transfobik davranışlara rastlandığını söyledi. "Fırat, "üniversitedeki transfobik ve homofobik davranışların gerilemesinde trans arkadaşlarımızın cesareti ve mücadeleleri etkili oldu" dedi.
LuBUnya 2 Yaşında
Boğaziçi Üniversitesi’ndeki LuBUnya oluşumu 2009 yılında kurulmuş. Oluşumdan Denzi Deng, geçen sene yoğun okumalar yaptıklarını, homofobik ve transfobik davranışları eleştiren herkesle birlikte hareket ettiklerini söyledi. ODTÜ LGBTT’nin topluluk olma yolundaki mücadelelerini destekleyen LuBUnya oluşumu da Boğaziçi Üniversitesi’nin Kulüplerinden birisi olma yolunda ilerleyebilir.
Denzi Deng, geçen sene kısa film çalışması yaptıklarını söyledi. Öğrencilere, "bir transseksüelin cenazesini kim yıkar, hiç düşündünüz mü?", "annenizin ilk aşkının bir kadın olabileceğini hiç düşündünüz mü?" gibi sorular yönelttiklerini anlattı. Denzi Deng, "hiç düşündünüz mü?" temasının, LGBTT bireylerinin uzakta değil her yerde olduklarını anlatmak amacını taşıdığını söyledi.
"LuBUnya Festivali"
LuBUnya festivali, "tanışma oyunu"yla başladı. Katılımcılar kendilerini, "soyadı, meslek, yaş, memleket ve cinsel yönelim" gibi başlıklar olmadan tanıttılar.
Festivalin ikinci etkinliği "buz kırıcı" oyunun oynanması oldu. Bir çember oluşturan katılımcılar, gözlerini kapayıp iki kişinin elini tutmaya çalıştılar. Birbirlerinin ellerini tutan kişiler daha sonra başka bir çember oluşturarak oyunu sürdürdüler. Piknik yemeğinin yenmesinin ardından "takas pazarı" açıldı. Ortaya konan eşyalar ve kıyafetler takas edildi. Yıldız T. "kapitalizme inat yaşasın dayanışma" dedi.
Festivalde oynanan "tabu oyunu" toplumun farklı "tabu"larını dile getirir nitelikteydi. "Evlilik" sözcüğünü karı-koca, erkek-kadın ibarelerinin kullanılmadan anlatılmaya çalışılması, toplumsal tabuları ortaya koyuyordu. Festivalde, ritim atölyesinin ardından "kampüs örgütlenmesi ve heteronormatiflik" üzerine bir forum düzenlendi. Festival film gösteriminin ardından "özgürlüğün ifadesi" dans eğlencesiyle sona erdi.
(bianet / Göksun Yazıcı)
Etiketler: insan hakları, eğitim
