05/04/2014 | Yazar: Kaos GL
Galatasaray Meydanı’nda 471. Cumartesi buluşmasında 1981’de gözaltında kaybedilen Nurettin Yedigöl anıldı, faillerin yargılanması istendi.

Galatasaray Meydanı’nda 471. Cumartesi buluşmasında 1981’de gözaltında kaybedilen Nurettin Yedigöl anıldı, faillerin yargılanması istendi.
Fotoğraf: Arşiv/ETHA
Kayıp yakınları ve insan hakları savunucuları, 471. kez Galatasaray Meydanı’nda oturma eylemi yaparak, kayıpların bulunmasını, faillerin yargılanmasını istedi.
Cumartesi insanları bu haftaki eylemde 12 Eylül döneminde gözaltına alınarak kaybedilen Nurettin Yedigöl’ün akıbetini sordu. Eylemciler, 2 Nisan 1948’de kaybedilen yazar Sabahattin Ali’yi de unutmadı.
14 Nisan 1981 tarihinde İdealtepe’deki evinden gözaltına alınan Nurettin Yedigöl’le aynı operasyon kapsamında gözaltına alındıklarını söyleyen Battal Uygun, tanıklığını anlattı. Uygun, bir ara göz bandının açılarak Nurettin Yedigöl’ün cansız bedeninin gösterildiğini ve Nurettin’i bir daha görmediğini söyledi.
“4 gün boyunca aralıksız işkence”
Aynı operasyonda gözaltına alınan İHD İstanbul Şube Başkanı Ümit Efe de, Nurettin’le birlikte 4 gün boyunca işkence gördüklerini anlattı. Nurettin Yedigöl davasının yeniden açılması için hukuki süreç başlattıklarını söyleyen Av. Eren Keskin, yaptıkları bütün başvuruların takipsizlikle sonuçlandığını söyledi. Keskin, “Ergenekon davalarında 15 günde karar veren Anayasa Mahkemesi, bizim yaptığımız dava ile ilgili olarak 1 yıldır karar vermedi” dedi.
“İki cihanda da davacıyım”
Bu haftaki eylemde, Nurettin Yedigöl’ün annesinin gönderdiği mektup okundu. 86 yaşında olan ve hasta olduğu için eyleme katılamayan Zeycan Yedigöl, mektubunda, “Oğlumu kaybedenlerden, katillerini yargılamayanlardan iki cihanda da davacıyım” dedi.
Kayıp yakınları adına bu haftaki açıklamayı, Mine Nazari yaptı. Nazari, “33 yıldır Nurettin’in akıbetini gizleyen, faillerini koruyan tüm hükümetleri bu insanlık suçunun ortağı ilan ediyoruz. Kaç yıl geçerse geçsin, biz adalet aramaktan, evlatlarımızı kaybedenlerden hesap sormaktan, hukuksuzluğa karşı direnmekten vazgeçmeyeceğiz. Evlatlarımızı kaybederek, kaybedenleri koruyarak bizi sonsuz işkenceye mahkum edenler bilsin ki, işledikleri insanlık suçlarının unutulmasına izin vermeyeceğiz” şeklinde konuştu.
Etiketler: insan hakları