06/11/2017 | Yazar: Seçin Tuncel
Kadın kadına ilişkilerde isim koymakta zorlandığımız şiddete karşı nasıl mücadele edebiliriz? Bugün Umut Erdem anlatıyor.
Kadın kadına ilişkilerde isim koymakta zorlandığımız şiddete karşı nasıl mücadele edebiliriz? Bugün Umut Erdem anlatıyor.
Eser: Jiwoon Pak
Bu konuda nasıl bir başlangıç yapılır? Ahkâm kesmeden varoluşumuza zeval getirmeden hayatlarımızda olan ve deneyimlediğimiz hem mağduru hem faili olabildiğimiz bir konu hakkında… Kadın kadına ilişkilerdeki şiddetten bahsediyorum…
Kadın kadına ilişkilerde isim koymakta zorlandığımız şiddete karşı nasıl mücadele edebiliriz? Biraz konuşmak istiyoruz… Bugün Umut Erdem anlatıyor
Umut Erdem: Yani sonuçta feminist queer etikle plasenta yoluyla beslenmedik; bir zamana kadar hayatımızı maalesef mahveden o öğretileri bir parmak şıklatmasıyla unutmamız mümkün mü?
“İki kadının beraber olmasının illa ki "lezbiyen ilişki" olması gerekmediği şerhimle başlamak istiyorum.
Kadınlar yahut ilişki taraflarından biri/hepsi kadın olarak atanan kişiler arasındaki ilişkideki şiddeti tespit etmek ve bunu ortadan kaldırmak iktidar meselesiyle hesaplaşmamızı gerektiriyor bence. Yaşadığımız heteroseksist patriyarkal toplum içinde sadece ama sadece "mağdur" konumunda olmadığımızı, her birimizin belirli sebeplerle belirli ayrıcalıklara sahip olduğumuzu kabullenip ona göre bir tutum belirlememiz gerekiyor. Aksi takdirde kendi iktidar alanlarımızı koruyarak, karşıdaki kişi ya da kişileri düşünmeden ilişkiye kendi korunaklı alanımızı sürdürerek devam ediyoruz.
Toplum içinde öğrenilmiş heteronormatif ve patriyarkal kurgulardan bağımsız olmadığımızı düşünüyorum biraz da ilişkilerimizi sürdürürken. Yani sonuçta feminist queer etikle plasenta yoluyla beslenmedik doğduğumuzda, öğretilen bu olmuyor; bir zamana kadar hayatımızı maalesef mahveden o öğretileri bir parmak şıklatmasıyla unutmamız mümkün mü? Ben sanmıyorum. Bu öğretiler de bizim sil baştan inşa etmeye çalıştığımız güvenli feminist queer ilişkilere yön verebiliyor. Bu yüzden en güvendiğin, sana asla acı yaşatmayacağını düşündüğün, tarafından haksızlığa uğramayacağını düşündüğün bir kadının/queerin duygularını suistimal ettiğini görebiliyorsun. "Ben ilişkide ne istiyorum, nasıl bir ilişki istiyorum?" sorularını verimli bir iletişim yöntemiyle konuşmak çok önemli bence, anlaşıldığını hissetmek, birinin bencil hisleriyle yahut tahakkümüyle ilişkinin onun yörüngesinde dönmemesini sağlamak gerekiyor. Aksi takdirde sömürülüyorsun, duygusal şiddet belirtileri hissediyorsun yaşamında, buna uğruyorsun ve başka şiddet biçimleri... Sistematik erkek şiddetinin şekillendirdiği ilişki döngüsünü hayatımıza hiçbir şekilde sokmak istemezken queer/lezbiyen/biseksüel+ ilişki tarafları arasında dikenli teller örecek kötü deneyimler yaşanabiliyor. Bu patriyarkal şiddetin etkilerinden de onun bizim üstümüzde bıraktığı yaralardan da bağımsız değil ama biraz da bizim ilişki dediğimiz şeyi nasıl adlandırdığımızla ilgili.”
“Deneyim, çok önemli bir belirleyici oluyor ve iktidar alanı yaratıyor ilişkide”
“Sorumluluk, güven, romantik hisleri "queer" çatısı altında değersizleştirebiliyoruz, bunların ve sevginin pek çok formu olmasıyla birlikte taraflar arasında verimli ve güvenli bir iletişim sağlanmadığı müddetçe farklı formların birbirini dönüştürmesi ve bunun ilişkiye yansıması imkânsız oluyor. Bu patriyarkal şiddetin en derinden nüfuz ettiği ve üretildiği straight- hetero ilişkilenmelerde özellikle erkekler tarafından kafa yorulan bir şey olmaz ve işte buna kafa yorulmama durumu biz kadınların, queerlerin, lezbiyenlerin, biseksüel+'ların da yaptığı bir şey olabiliyor, ne yazık ki. Oysa tahayyül ettiğimiz feminist ilişkilerde bu ne kadar da önemli olmalı, değil mi?
Straight-hetero ilişkilerde erkeğin kadına karşı baskılarını bir suç olarak görürken queer camia içinde kişinin femme olması, biseksüel+ olması, bir erkekle birlikte olması, açık olmayan trans olmasını kişiye baskı uygulamak için bir gerekçe olarak görebiliyoruz. Queer ilişkilerde, kadın kadına ilişkilerde ilişki tarafının birinin kadın olduğunu düşündüğümüzde, sırf biseksüel olduğu için gördüğü bir baskı olabiliyor kadın ya da queer sevgilisi tarafından, bifobi sebebiyle. Bunun yanı sıra deneyim, çok önemli bir belirleyici oluyor ve iktidar alanı yaratıyor ilişkide. "Salt" arzu, deneyimin yanında buharlaşıyor gibi ya da zaten bir şeyleri deneyerek hayatımızda sürdürmüyormuşuz gibi bi+curious kadınları, yeni açılan kadınları güvenilmeyecek kişiler olarak, "yeterince" queer olmayanlar olarak görüyoruz. Queer'e dair bilinmeyen limanlar tehlike yaratıyor ve o limanın kurutulması gerekiyor. Biseksüellere karşı önyargılarımızı gözden geçirmemiz lazım. Keza aseksüeller için de konuşabiliriz. Geçmiş ilişkilerimde afobik argümanlar ürettiğimi biliyorum mesela ya da afobik eylem olarak cinsel şiddet pratiği uygulayıp uygulamadığıma dair kafa yorduğum olmuştu.
Tahayyül ettiğimiz şekilde kendimizi inşa etmenin ve ilişkiler yaratmanın önüne koyulan en büyük engeller olarak heteroseksizmi ve patriyarkayı hemen yıkamayacağız belki ama kendi iktidar alanlarımızı sorgulayarak, attığımız adımlar üzerine daha çok düşünerek, dayanışarak, birbirimizi gerçekten dinleyerek, birbirimizden öğrenerek, birbirimizle paylaşarak güvenli ilişkiler yaratmak için önemli adımlar atabiliriz. Bizler bunu hak ediyoruz.”
Lezbiyen ilişkilerde şiddeti konuşmak istiyoruz. Bu yazı dizisinde yer almasını istediğiniz görüşlerinizi bizimle paylaşmak isterseniz secin@kaosgl.org adresine yazabilirsiniz.
İlgili yazılar:
Çuvaldızı kendimize batırıyoruz, şiddeti konuşuyoruz
Çuvaldızı kendimize batırıyoruz, şiddeti konuşuyoruz II
Çuvaldızı kendimize batırıyoruz, şiddeti konuşuyoruz III
Etiketler: kadın
