13/07/2011 | Yazar: Kaos GL

33 ülkenin katıldığı ve uluslararası platformda HIV/AIDS nedeniyle bireylerin uğradıkları damgalama ve ayrımcılığı ölçmeye yarayan Stigma Index Türkiye araştırması 11 ilde yürütüldü ve araştırmaya toplam 100 HIV pozitif kişi katıldı.

Damgalama ve Ayrımcılık Araştırma Sonuçları Açıklandı Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı
Pozitif Yaşam Derneği, iki önemli araştırma sonucunu dün, İstanbul’da düzenlediği basın toplantısında açıkladı. Araştırmalarının bulguları, Türkiye’de HIV ile yaşayan kişilerin sağlık alanında ve sosyal yaşamda karşılaştıkları sorunlara ve bunlara yönelik çözüm önerilerine ışık tutuyor.
 
“HIV ile yaşayan kişilerin hakları için farkındalık ve savunuculuk projesi” kapsamında Türkiye’de ilk kez Pozitif Yaşam Derneği tarafından 2010 yılı içerisinde tamamlanan Stigma (Damgalama) Index Araştırması’ndan çıkan ortak bulguların sonuçları ve “Enfeksiyon hastalıkları uzmanlarına yönelik HIV tedavi ve takibinde karşılaşılan sorunlar” raporu basın toplantısında paylaşıldı.
 
Damgalama ve ayrımcılık ölçeği
33 ülkenin katıldığı ve uluslararası platformda HIV/AIDS nedeniyle bireylerin uğradıkları damgalama ve ayrımcılığı ölçmeye yarayan Stigma Index Türkiye araştırması 11 ilde yürütüldü ve araştırmaya toplam 100 HIV pozitif kişi katıldı.
 
Araştırma sonuçlarına göre; HIV nedeni ile iş, sağlık ve eğitim hizmetlerine erişimde yaşanan sorunlar arasında öncelikle gelir kaynağını kaybetme (% 30.9), sonrasında ise sağlık kurumu tarafından reddedilme (% 20.4) gelmektedir. Stigma Index Türkiye anketinin en çarpıcı sonuçlarından bazıları sağlık alanındaki hizmetlere erişim ile ilgilidir. Katılımcıların yarıdan fazlası (% 52) bilgileri dışında teste tâbî tutulmuşlardır. Test yaptırma sürecinde toplam 100 kişi içerisinde 77 kişi ise hiç danışmanlık almamıştır. Türkiye’de yapılan Stigma Index anketi, uygulandığı diğer ülkelerle karşılaştırıldığında Türkiye’nin, gönüllü test-danışmanlık olanakları ve etkin bir tedavi süreci bakımından alt sıralarda olduğunu göstermektedir.
 
Araştırma özeti için:
 
Doktorlar HIV Pozitiflerle aynı sorunalra işaret ediyorlar
HIV ile enfekte kişilerin takip ve tedavisini yapan Enfeksiyon Hastalıkları uzmanlarının gözüyle Türkiye’de HIV enfeksiyonunun tanı, takip ve tedavisinde karşılaşılan sorunları tespit etmeyi amaçlayan HIV Konusunda Sağlık Alanında (Doktorlara Yönelik) Araştırma 30 enfeksiyon hastalıkları uzmanıyla gerçekleştirilmiştir.
 
Araştırmalar kapsamında görüşülen enfeksiyon uzmanı doktorlar da HIV pozitiflerle aynı sorunlara işaret ediyorlar. Uzmanlara göre de Türkiye’de HIV/AIDS ile ilgili toplumsal yargılar ve gönüllü test ve danışmanlık merkezlerinin yetersizliği, HIV pozitiflerin erken teşhis edilememesine ve dolayısıyla etkin tedavi olanaklarından yararlanamamasına sebep oluyor. Ayrıca HIV tedavisi ile ilgili testlerin zamanında yapılamamasına yol açan yapısal yetersizlikler de tedaviyi aksatan faktörler arasında. Uzmanlar ayrıca tedavinin daha etkin yürütülebilmesi için sosyal hizmet uzmanlarının ve psikoloji/psikiyatri servislerinin enfeksiyon servisleri ile işbirliği içerisinde çalışmasının önemini vurguluyorlar. Araştırmaya katılan enfeksiyon uzmanı doktorların çoğu, sosyal güvencesi olmayan hastalarının tedavilerine zamanında başlayamadıklarını ya da başlanan tedavinin yarıda bırakılmak zorunda kaldığını belirtiyorlar.
 
 
Araştırmalar ne gösteriyor?
Araştırmalara göre, HIV/AIDS ile ilgili toplumsal önyargılardan kaynaklanan damgalama ve ayrımcılık, HIV pozitiflerin hem sağlık hizmetlerine ulaşımlarının hem de iş ve sosyal hayatlarını etkin bir biçimde sürdürmelerinin önünde engel oluşturuyor.
 
HIV pozitiflerin yaşadıkları hak ihlallerinin en fazla gerçekleştiği yerlerin başında sağlık kurumları geliyor. Diğer ülkelerde yapılan araştırmalarla karşılaştırıldığında bu oranların Türkiye’de çok daha yüksek çıkması, sağlık kurumlarında da bilgi ve etik yaklaşım konusunda eksiklikler olduğuna işaret ediyor. İncelenen ülkelerin yasalarında bu konu özelinde de, HIV pozitif kişilerin tıbbi verilerinin ve özel yaşamlarının korunmasına yönelik yasal düzenlemeler olduğu dikkat çekiyor. 
 
Tüm dünyada HIV’in önlenmesine yönelik çalışmalarda özellikle HIV pozitiflerin ve kadınların bizzat politika geliştirme ve uygulama süreçlerine aktif olarak katılmasının önemi anlaşılmıştır. Bu ilke doğrultusunda Türkiye’de yaşayan HIV pozitif bireylerin de aktif rol alabilmesi için insan haklarının güvence altına alınması ve “ihtiyaç duyulan yasal düzenlemeler”in hayata geçirilmesi gerekmektedir.
 

Etiketler: insan hakları, sağlık
İstihdam