20/11/2023 | Yazar: Kaos GL
Diyarbakır Barosu’ndan 20 Kasım Nefret Suçu Mağduru Transları Anma Günü açıklaması: “Trans+ların dünyanın dört bir yanında başta yaşam hakkı olmak üzere temel hak ve özgürlükleri ihlal edilmiştir.”
Diyarbakır Barosu, 20 Kasım Nefret Suçu Mağduru Transları Anma Günü için açıklama yayınladı.
Baro yaptığı açıklamada, son 1 yılda LGBTİ+ Komisyonu’na gelen başvuruların trans+lara yönelik hak ihlallerinde artış olduğunu ortaya koyduğuna dikkat çekti ve , trans+’lara yönelen nefret politikalarına karşı olduğunu yineledi:
“20 Kasım 1998 tarihinden bu yana trans nefret suçlarına dikkat çekmek amacıyla 20 Kasım, ‘Nefret Suçu Mağduru Transları Anma Günü’ olarak kabul edilmektedir. Geride bıraktığımız 20 Kasım’da olduğu gibi bu yıl da trans+ların dünyanın dört bir yanında başta yaşam hakkı olmak üzere temel hak ve özgürlükleri ihlal edilmiştir.
Dünyada yükselen ve etkisini her geçen gün artıran LGBTİ+ ve toplumsal cinsiyet karşıtı (antigender) hareketler, devletlerin kurumsal nefret politikalarından da destek alarak trans+lara yönelik sistematik hak ihlallerinde artışa sebebiyet verilmiştir. Savaş ve sistematik hak ihlalleri, başta Filistin, Afganistan, Suriye, Türkiye, Yemen, Sudan, Irak ve Lübnan'da yaşayan trans+lar olmak üzere, trans+ların büyük bir çoğunluğunu yaşadığı coğrafyayı terk etmeye zorlamıştır. Trans+lar mülteci olarak gittikleri ülkelerde de hem mülteci hem de diğer kimlikleri sebebiyle kesişimsel ayrımcılığa maruz bırakılmıştır.
Türkiye'de de trans+lara yönelik kurumsal nefret politikaları mevcut siyasi iktidar ve muhalefetin bir kısmı tarafından benimsenmektedir. İstanbul Saraçhane Parkı ile başlayıp tüm Türkiye'ye yayılan ‘Büyük Aile Buluşması’ adıyla düzenlenen ayrımcı ve kutuplaştırıcı etkinlikler, kurumsal nefret politikalarının geldiği noktayı çarpıcı bir biçimde ortaya koymaktadır. Anayasa değişikliği ile ayrımcılığa anayasal bir dayanak oluşturma gayretinde olan siyasi iktidar, ‘aile ve çocukların korunması’ gibi soyut ve bilimsellikten uzak iddialarla trans+ların varoluşlarını kriminalize etmektedir.
Diyarbakır ve çevre illerde günlük hayat içerisinde de karşılık bulan devlet yöneticilerinin LGBTİ+ düşmanı açıklamaları, RTÜK'ün nefret söylemi içerikli kamu spotu ve cezasızlık politikaları gibi faaliyetler, trans+lar açısından ciddi güvenlik sorununa sebebiyet vermektedir.
20 Kasım 2022 tarihinden bu yana Diyarbakır Barosu LGBTİ+ Komisyonuna gelen başvurular, trans+lara yönelik hak ihlallerinde artış olduğunu ortaya koymaktadır. 20 Kasım 2022 tarihinden bu yana komisyona yapılan başvurularda, trans+lar, oturdukları evlerden hukuka aykırı bir biçimde çıkarıldıkları gibi oturdukları evin bina görevlisi, komşuları veya eve zorla girmeye çalışan kişiler ve çeteler tarafından da şiddete maruz bırakıldığı görülmektedir.
Transların maruz bırakıldıkları ayrımcılık, şiddet ve nefret söylemleri sonucunda başlatılan hukuki süreçlerin bir kısmı cezasızlık ile sonuçlanmıştır. Devlet tarafından baskı unsuru olarak kullanılan cezasızlık ile failler ödüllendirilmiş ve korunmuştur.
20 Kasım Nefret Suçu Mağduru Transları Anma Günü’nde bir kez daha trans+lara yönelik yükümlülüklerini hatırlatarak devleti trans+ karşıtı politikalardan vazgeçmeye çağırıyor, trans+lara yönelen nefret politikalarına karşı olduğumuzu yineliyoruz.”
Etiketler: insan hakları, kadın, nefret suçları, eğitim, barınma, sağlık
