24/04/2023 | Yazar: Kaos GL

Diyanet Başkanı Ali Erbaş’ın LGBTİ+’ları ve HIV’le yaşayanları hedef gösteren nefret hutbesini eleştiren İzmir Barosu eski yöneticileri ilk duruşmada beraat etti. Erbaş’a beraat haberini Baro eski Başkanı Yücel verdi.

Diyanet’in homofobik nefret hutbesine tepki gösteren İzmir Barosu beraat etti Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

Diyanet İşleri Başkanlığı’nın LGBTİ+’ları ve HIV’le yaşayanları hedef gösteren nefret hutbesini eleştiren İzmir Barosu başkan ve yönetim kuruluna açılan davanın ilk duruşması görüldü.

Pandemi devam ederken, 2020 yılında Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın hedef gösteren hutbesinin ardından İzmir Barosu, ayrımcılık yasağını hatırlatarak nefret söylemini eleştirmişti. Baronun o dönemki başkanı ve yönetim kurulu üyeleri hakkında iddianame hazırlandı. Baro başkanı Av. Özkan Yücel ve on yönetim kurulu üyesinin "dini değerleri alenen aşağılama" iddiasıyla cezalandırılmaları istendi.

Davanın ilk duruşması tam da hutbenin yıldönümünde, bugün (24 Nisan) İzmir 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmayı Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan, Antalya, Ankara, Muğla, İzmir, Bursa, Aydın barosu yöneticilerinin yanı sıra avukatlara yöneltilen suçlama konusunda uzman görüşü hazırlayan Lawyers for Lawyers heyeti, Paris, Nice ve Bologna Barosu temsilcileri de takip etti.

Esas hakkındaki mütalaasını sunan savcı, hukukçulara isnat edilen suçun yasal unsurlarının oluşmadığını belirterek haklarında beraat kararı verilmesini talep etti. Mahkeme heyeti de aynı gerekçeyle yargılanan bütün avukatların ayrı ayrı beraatine karar verdi.

TBB Başkanı Erinç Sağkan: Nefrete inat yaşasın hayat!

Duruşma sonrasında İzmir Barosu, adliye önünde basın açıklaması yaptı. Açıklamaya avukatlar ve baro yöneticilerinin yanı sıra Türkiye İşçi Partisi İzmir 2. Bölge Milletvekili Adayı İrfan Değirmenci de katıldı.

İzmir Baro Başkanı Sefa Yılmaz, “İzmir Barosunun geçmişten bugüne bütün açıklamaları, özellikle nefret diliyle ötekileştirilen ve dışlanan bireyler adına yapılan açıklamalara karşı gösterdiği direnç bugün de karşılığını buldu ve meslektaşlarımız beraat ettiler. Unutulmamalıdır ki düşünce, ifade özgürlüğü ve İzmir Barosu yargılanamaz” dedi.

TBB Başkanı Sağkan ise şöyle dedi:

“Bu ülkede barolar olduğu müddetçe, özgür demokratik kitle örgütleri olduğu müddetçe bu tür baskılar bizi yıldıramaz. Biz bu mücadeleyi sonuna kadar vermeye devam edeceğiz. Nefrete inat, yaşasın hayat”

Av. Yücel duruşma sonrası Ali Erbaş’a haber verdi!

Davanın açıldığı dönem İzmir Baro Başkanı olan Özkan Yücel de açıklama yaptı. “Siyasetten beslenen ve siyasetten kaynaklanan bir yargımaydı” diyen Yücel sözlerine şöyle devam etti:.

“Aslına bakarsanız bugünkü yargılama yargılama faaliyetinin tersine döndüğü ve işlediği bir süreç oldu. İfade özgürlüğünü kullananlara, nefret söylemine karşı çıkmalara karşı açılmış dava, bu davayı açtırmak için çaba gösterenlerin yargılandığı bir davaya dönüştü. Adını daha önce koymuştuk. Bugün Türkiye’de faşizm koşullarında yaşıyoruz, yargı asla bağımsız hareket edemiyor. Duruşmadan sonra Ali Erbaş’a haber verdim. ‘Kötü bir haberim var sana’ dedim. İzmir Barosu nefrete inat mücadele etmeye devam ediyor. Nefrete inat yaşasın hayat demeye devam ediyor ve devam edecek. Ne yaparsanız yapın… Sonunda kazanan biz olacağız. Çünkü haklıyız.”

Son olarak TİP adayı İrfan Değirmenci de söz aldı. Değirmenci, “Bugünden sonra bu ülkenin LGBTİ+ bireyleri kendini yalnız hissetmeyecek. LGBT+ bireyler artık yaşam hakları için mücadele ederken bugünden sonra adaletin ve hukukun kendileriyle ilgili kararlarda bugün İzmir’de verilen kararı göz önünde bulundurulacağını düşünecekler ve kendilerini yalnız hissetmeyecekler. Yalnız değiliz, yanlış değiliz” şeklinde konuştu.

Ne olmuştu?

Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 24 Nisan 2020 tarihli merkezi Cuma hutbesinde hedef LGBTİ+’lar ve HIV’le yaşayanlardı. Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, “Ramazan: Sabır ve İrade Eğitimi” başlıklı hutbesinde nefret ve ayrımcılık saçtı. Hutbede eşcinseller ve HIV’le yaşayanlar şu ifadelerle hedef gösterildi:

“Ey insanlar! İslam zinayı en büyük haramlardan kabul ediyor. Lûtîliği, Eşcinselliği lanetliyor. Nedir bunun hikmeti. Hastalıkları beraberinde getirmesi ve nesli çürütmesidir, bunun hikmeti. Yılda yüzbinlerce insan gayri meşru ve nikahsız hayatın İslamî literatürdeki ismi zina olan bu büyük haramın sebep olduğu HIV virüsüne maruz kalıyor. Geliniz bu tür kötülüklerden insanları korumak için birlikte mücadele edelim.”

İzmir Barosu Başkanlığı, Diyanet’in LGBTİ+’ları ve HIV’le yaşayanları hedef gösteren Cuma hutbesine ilişkin açıklama yayınladı. Baro, “Diyanet İşleri Başkanını yaptığı ayrımcı ve nefret içerikli konuşması sebebiyle kınıyoruz” dedi.

Açıklamanın tam metni şöyleydi:

“Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’ın 24 Nisan 2020 tarihindeki cuma hutbesindeki LGBTİ+’lara, resmi evlilik niteliği taşımayan bazı ilişki pratiklerine ve HIV’le yaşayan kişilere yönelik açıklamalarından haberdar olmuş bulunmaktayız.

“Nefret söylemleri, temelinde insan hak ve özgürlükleri ile tarihsel kazanımları ortadan kaldırmayı amaçlamaktadır. Asıl mücadele edilmesi gereken bu ayrımcı ve nefret dolu anlayıştır. Nefret söylemlerine karşı yaptırımlar getirmek ve bu ifadelerin engellenmesinin gereklidir. Cinsel yönelime dayalı ayrımcılık ırka, renge ve kökene dayalı ayrımcılık kadar ciddi bir sorundur. Dünyanın ırk ayrımcılığı konusundaki utanç verici deneyimleri, tarihsel bağlam ile birlikte düşünüldüğünde bu tespitin ne kadar önemli olduğu ortadadır.

“Ne yazık ki ülkemizdeki benzer nefret söylemleri bununla sınırlı değildir. Bu açıklamaların yeni nefret suçları yaratma potansiyeli nedeniyle haklı bir endişe içerisindeyiz. Taraf olduğumuz uluslararası sözleşmeler ve kanunlarımız ışığında nefret söylemlerinin cezasız kalmaması gerektiğine inanıyor, Diyanet İşleri Başkanını yaptığı ayrımcı ve nefret içerikli konuşması sebebiyle kınıyoruz. Bir kez daha nefrete inat yaşamı savunmaya devam edeceğimizi kamuoyuna saygıyla bildiriyoruz.”


Etiketler: insan hakları, nefret suçları, din/inanç, siyaset
İstihdam