16/03/2021 | Yazar: Kaos GL
Kocaeli LGBTİ+ İnisiyatifi ve Kocaeli Kadın Platformu, “Bir kişi daha eksilmeyeceğiz” demek için bir araya geldi.
Kocaeli LGBTİ+ İnisiyatifi ve Kocaeli Kadın Platformu, 15 Mart Pazartesi akşamı Belediye İşhanı önünde, trans cinayetlerine ve LGBTİ+’lara karşı yükselen nefret ortamına karşı “Bir kişi daha eksilmeyeceğiz” demek için bir araya geldi.
Ortak basın metni şöyle:
“9 Mart Salı günü İstanbul Beyoğlu'nda mülteci bir trans kadın Emre Bozkurt isimli bir erkek tarafından evinden çıkarken sokakta yüzüne kezzap atılarak saldırıya uğradı. 10 mart Çarşamba günü bir trans kadını silahla tehdit ederek cinsel saldırıda bulunan erkek serbest bırakıldı. 18 Şubat'tan beri haber alınamayan Miraş Güneş, evinde öldürülmüş halde bulundu.”
“Yaşam alanlarımızın giderek daraldığı bu günlerde, 8 Marta giderken 6 Mart Kadıköy büyük kadın buluşmasında eylem alanına gökkuşağı renklerinin alınmayacağına yönelik baskının, trans+ aktivistlerin şiddetle ve hukuksuzca gözaltına alınmasının sonra tekrar 8 martta var gücümüzle haklarımızı haykırdığımız günün ertesinde başladı erkek şiddeti. Devlet yapılarıyla hayatın tüm anında, varolan bir yaşam olarak görülmeyen, gösterilmeyen lgbti+ lar nefret suçu mağduru olarak bugün yine anlıyorlar. Pandemi koşullarında yaşam mücadelesi veriyorken erk sistemin, erkek dünyanın yine soğuk yüzüyle karşı karşıya kalıyoruz. Yıllardır haklarımızı halkın tüm kesimine anlatmaya çalıştık. Varız dedik. Barışın dedik. Eşitlenin dedik. Anayasada nefret suçları yasası hepimizin yaşamını korur ve elzemdir dedik. Bu gibi en temel taleplerimizin karşımıza kocaman nefretleriyle dikildiler. Daha pandeminin ilk günlerinde yasakladılar gökkuşağını. Çocukların bile ellerinden çekip aldılar. Mecliste, alanlarda, sosyal medyada nefreti körüklemekten hiç çekinmediler. İnsan haklarını ayaklar altına alan ayrımcılık dolu hutbe okudular. Kırılgan bir zemin üzerinde ayrıştırdıkları LGBTİ+’ları savunmasız bırakarak kriminal hale getirdiler. Şimdi soruyoruz. Bu günlerde yaşanan nefret suçlarının temeli nedir? Bizler bir gerçeği çok iyi biliyoruz ve nefretinizin karşında bu umutla ayakta duruyoruz. Bizler varız. İnsan hakları taleplerinin içinde yok sayıldığımız her koşulu eksik, yetersiz ve kabul edilemez buluyoruz. Alışacak ve barışacaksınız.”
“Kimliğimize, bedenimize, yaşam alanlarımızla baskı ve nefret ile saldıranlara tekrar ve ısrarla söylüyoruz; bizler vardık, varız ve var olmaya devam edeceğiz. Biz hiçbir coğrafyadan gelmedik. Cinsiyet kimlikleri vardır ve dünyanın her coğrafyasında tarih boyu yaşarlar. Erkek dünyanın içinde bizleri yok saydığınız biçimde tanımlayamazsınız.”
“8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde erkek şiddetine karşı, faillerin korunup aklanmasına karşı, patriarkaya karşı, nefrete, homofobiye ve transfobiye karşı sesimizi çıkardığımız gibi yılın her anı ve günü varlığımızı konuşmaktan ve yaşamaktan vargeçmeyeceğiz! Bir kişi daha eksilmeyeceğiz!”
Etiketler: insan hakları, yaşam, kent hakkı
