18/06/2010 | Yazar: Kaos GL
Katalonya’daki yerel sağlık müdürlüğü, eşcinselliği “tedavi” ettiğini iddia eden Tibidabo Kliniği’yle ilgili soruşturma başlattı. Kaos GL Der

Katalonya’daki yerel sağlık müdürlüğü, eşcinselliği “tedavi” ettiğini iddia eden Tibidabo Kliniği’yle ilgili soruşturma başlattı. Kaos GL Dergisinin Temmuz sayısı da “Heteroseksizm ve Ruh Sağlığı Alanında Homofobi” dosyası ile çıkıyor.
Katalonya’daki yerel sağlık müdürlüğü, Barcelona’daki eşcinselliği “tedavi” ettiğini iddia eden Tibidabo Kliniği’yle ilgili soruşturma başlattı.
Müdürlük, bir ay içinde bir yaptırım uygulanıp uygulanmayacağına karar verecek. Merkezde, cinsel yönelimi değiştirmek için onarım terapisi uygulandığı iddia ediliyor.
TÜRKİYE’DE DE VAR
Benzer bir tartışma psikolog Dr. Joseph Nicolosi’nin “Erkek Homoseksüeller İçin Onarım Terapisi - Yeni Bir Klinik Yaklaşım” adlı kitabının Türkçe’de yayımlanmasıyla yaşanmıştı.
Daha sonra, İstanbul Üsküdar’da bir merkezin bu terapiyi uyguladığı ortaya çıkmış, Newsweek Türkiye’ye konuşan merkez yetkilisi, “Türkiye’de eşcinselliği bir hastalık olarak görenlere hizmet verdiklerini ve tedavi imkânı sağladıklarını” söylemişti.
1973’te Amerikan Psikiyatri Derneği eşcinselliğin bir “bozukluk” olduğu iddiasını reddetmişti. Dünya Sağlık Örgütü de 1990 yılında eşcinselliğin “hastalık” olmadığı kararı almıştı.
Müdürlük, bir ay içinde bir yaptırım uygulanıp uygulanmayacağına karar verecek. Merkezde, cinsel yönelimi değiştirmek için onarım terapisi uygulandığı iddia ediliyor.
TÜRKİYE’DE DE VAR
Benzer bir tartışma psikolog Dr. Joseph Nicolosi’nin “Erkek Homoseksüeller İçin Onarım Terapisi - Yeni Bir Klinik Yaklaşım” adlı kitabının Türkçe’de yayımlanmasıyla yaşanmıştı.
Daha sonra, İstanbul Üsküdar’da bir merkezin bu terapiyi uyguladığı ortaya çıkmış, Newsweek Türkiye’ye konuşan merkez yetkilisi, “Türkiye’de eşcinselliği bir hastalık olarak görenlere hizmet verdiklerini ve tedavi imkânı sağladıklarını” söylemişti.
1973’te Amerikan Psikiyatri Derneği eşcinselliğin bir “bozukluk” olduğu iddiasını reddetmişti. Dünya Sağlık Örgütü de 1990 yılında eşcinselliğin “hastalık” olmadığı kararı almıştı.

Kaos GL Dergisinin Temmuz-Ağustos sayısı dosya konusunu “Heteroseksizm ve Ruh Sağlığı Alanında Homofobi” olarak hazırlandı. Homofobiye Karşı Ruh Sağlığı Girişimi’nin katkıları ile hazırlanan dosya uzun zamandır heteroseksist bakış açısını korumakta direnen ruh sağlığı alanında neler olduğunu anlamamıza yardımcı olmak ve bu alanda yeni soruların sorulmasını sağlamak amacı ile hazırlandı.
Homofobiye Karşı Ruh Sağlığı Girişimi’nden Psikiyatr Doktor Seven Kaptan ile Psikolog Mahmut Şefik Nil, Kaos GL Dergisinin Temmuz başında çıkacak yeni sayısının dosyasını anlattılar:
Yıllar boyunca psikiyatri ve psikolojinin öncülüğünde, heteroseksüelliğin tek sağlıklı cinsel yönelim olduğu yaygınlaştırılmıştır. Hayatın hemen her alanında eşcinsellere ve eşcinselliğe karşı mücadele verilmiş, bu ayrımcı/baskılayıcı müdahaleler en büyük desteklerini maalesef psikiyatri/psikoloji’den almıştır. Artık eşcinsellik için benzer ifadeler bilimsel olarak kullanılamıyorsa da, eşcinsellik bahis konusu olduğunda birçok insanın gözleri hâlâ eğitim kurumlarında ve klinik alanlarda çalışan ruh sağlığı uzmanları aramaya devam etmektedir.
Türkiye’de dünyanın bir çok ülkesinde olduğu gibi, ruhsal hastalıklar, DSM IV (Amerikan Psikiyatri Birliği- APA) ve ICD 10 (Dünya Sağlık Örgütü- DSÖ)) uluslararası sınıflandırmalarına uygun şekillerde kategorilere ayrılır. APA tarafından 1973’te alınan karar sonrasında, eşcinsellik bir ruhsal hastalık kategorisi olmaktan çıkarılmıştır; WHO (Dünya Sağlık Örgütü) de benzer bir yol izlemiştir.
Bilimsel kabul ve yaygın uygulama bu yönde olmakla birlikte, eşcinselliğin hastalık olduğunu, tedavi edilmesi gerektiğini düşünen ruh sağlığı çalışanları ve kurumlar halen vardır. Hatta gerekli görüldüğünde ruh sağlığı alanında yıllarını harcamış profesörler, gerektiğinde devletin resmi yüzü olan bakanlar bile insanları yanlış bilgilendirmekten çekinmemektedirler. Bu anlayışın değişmesi ve güncellenmesi için hiç kuşkusuz farklı disiplinlerde hizmet veren uzmanların işbirliğinin yanı sıra ruh sağlığı hizmetlerini talep eden kişilere de çok önemli bir görev düşmektedir: Heteroseksizm ve homofobi konusunda bilgili ve uyanık olarak hizmet veren uzmanlardan taleplerini net bir şekilde ifade etmek. Kuşku yok ki talep edebilmek için neyi isteyeceğimiz konusunda net olmamız gereklidir.
Bu amaçla dosyamıza Homofobiye Karşı Ruh Sağlığı Girişiminden Psikiyatr Doktor Seven Kaptan ve Psikiyatr Doktor Koray Başar ile Girişim’in kuruluş gerekçeleri, amaçları ve eşcinsel bireylerle yapılan onarım ve afirmatif terapi hakkında röportaj ile başladık.
Sonraki yazı CETAD (Cinsel Eğitim, Tedavi ve Araştırma Derneği) Başkanı Psikiyatr Doktor Nesrin Yetkin’in cinsellik kavramını heteroseksizm üzerinden eleştiren ve insan davranışlarındaki çeşitliliğin bu bakış açısı algılanamayacağını ifade ettiği “Heteroseksizm ve Homofobi” başlığını taşıyor.
Prof. Dr. Şahika Yüksel ise “Eşcinsellik, Sosyal Dışlanma ve Ruh Sağlığı Sorunlarına Yaklaşım” adlı yazısında cinsel kimlik, eşcinsellik, sosyal dışlanma ve sinsi travma gibi kavramları tanımlayıp eşcinsel bireylerin açılma süreçleri ve bu süreçte ruh sağlığı uzmanlarının doğru terapötik ilişki kurmalarının önemine değiniyor. Yüksel, ayrıca son dönemdeki Diyanet İşleri Başkanlığı, Aileden Sorumlu Devlet Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığının resmi görüşlerini sosyal dışlanma örneği olarak inceliyor.
Doç. Dr. Timuçin Oral, samimi bir dille yazdığı yazısında, bir hekimin hastaları ile kurduğu ilişkideki yansızlığın doğru terapötik ilişki için temel nokta olduğunu vurgulayarak, homofobinin sadece ruh sağlığı alanında değil diğer tıbbi branşlarda da hasta-hekim ilişkisinde etik dışı olabileceğinin altını çiziyor.
Dr. Umut Altunöz, “Ötekileştirmeden de birey olmayı öğrenebilmiş, başkalarının sunduğu kimlik kartlarını takmaktansa kendi içindeki özgün yolun izinde bireylerin oluşturduğu bir toplumun özlemiyle” diyerek bitirdiği yazısında hekimlerin hastalarına eşit mesafede yaklaşmasının önemini vurguluyor.
Psikiyatr Dr. Seven Kaptan, LİSTAG (Lambdaistanbul Aile Grubu) deneyimlerinden yola çıkarak LGBTT bireyler kadar ailelerin kabul süreçlerinde de profesyonel desteğe ihtiyaç duyulduğunu anlattığı yazısında ailelerin birbirleri ile karşılaşmalarının yaratacağı desteğe dikkat çekiyor.
Sosyolog C. B., Süleyman Demirel Üniversitesi, Psikoloji Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Ebru Taysi ile eşcinselliği tecrit etmeye çalışan zihniyetin nedenleri üzerine konuştuğu röportajında homofobinin toplumsal nedenleri, olası sonuçlarına psikolojinin yaklaşımını sorguluyor.
Psikolog Derya Gezer, bilgi ve deneyimlerin algılarımızı nasıl etkilediğini anlattığı yazısında homofobik tutumlarımıza dışarıdan bir kez daha bakabileceğimizi ifade ediyor.
Ruh Sağlığı Alanındaki Heteroseksizm ve Homofobi dosyamız, Sosyolog C.B'nin “Eşcinselliğin Bilimsel Açıklanması Yönünde Güçlü Bir Tez: Andre Gide’in Corydon Savunması” adlı yazısı ile bitiyor. Bozkurt bu yazısında eşcinselliği doğaya karşı olarak eleştirenlere karşı Gide’in alışkanlıklara karşı deyimini kullanmayı yeğlediğini belirterek bizleri alışkanlık-doğallık sorusu ile baş başa bırakıyor.
Etiketler: insan hakları, sağlık