Fasıl 154 AİHM’de

Kıbrıs’ın kuzeyindeki örgüt Feminist Atölye, Fasıl 154 Ceza Yasası’nın 171. Maddesinin yürürlükten kaldırılmaması ile ilgili ortaya çıkan sorunların devam etmesi üzerine bir açıklama yayınladı.

 

Yayınlanan açıklamada Davacı Kıbrıslıtürk’ün kişisel bilgilerinin saklı kalması kararı ile devam eden süreçte, eşcinselilişkileri ‘suç’ kapsamında değerlendirmeyen Türkiye Cumhuriyeti’nin, Kıbrıs’ın kuzeyindeki uygulamayı AİHM’de savunacağına dikkat çekiliyor.

 

Hemcins ilişkileri ‘suç’ kapsamında değerlendiren Fasıl 154 Ceza Yasası’nın 171. maddesi, 1993 yılında Modinos vs. Cyprus davası sonrası Kıbrıs Cumhuriyeti tarafından 2002 yılında yürürlükten kaldırılmıştı.

 

Ayrıca açıklamada AİHM’in, bahse konu ceza yasasının Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne aykırı olduğu kararını verdiği hatırlatılıyor.

 

Kıbrıs’ın kuzeyinin Avrupa Konseyi dâhilinde eşcinsel ilişkileri suç kapsamında değerlendiren tek bölge olduğu belirtiliyor ve şöyle devam ediliyor: “Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Transcinsel ve Kuir bireylerin özel yaşamına doğrudan müdahale olarak gördüğümüz yasanın son dönemde sıkça kullanılması bizleri derinden üzmüştür. Devletin bireylerin cinsellikleri ve bedenleri üzerindeki tahakkümü kabul edilemezdir! UBP hükümeti çeşitli dönemlerde ilgili yasanın kaldırılacağı yönünde çalışmalar yürütüldüğünü açıklamış olsa da, LGBTQ bireylerin özel yaşamlarına müdahaleler devam etmiş ve devlet eliyle yürütülen homofobi sürdürülmüştür. Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Avrupa Parlamenteri Maria Yannakoudakis’e konuyla yakından ilgilendiğini belirtmiştir. Nisan 2012 yılında Kıbrıs’a ziyaretlerde bulunan Avrupa Parlamenteri ve LGBTQ Hakları İntergrup Başkanı Sayın Michael Cashman ile yapmış olduğumuz resmi ziyaretlerde, LGBTQ bireylerin maruz kaldığı ayrımcılığın sonlandırılması için çalışmaların başladığı yönünde Başbakan İrsen Küçük tarafından bilgilendirildik. Lakin ne üzücüdür ki, demokrasi ve insan hakları için bir kara leke olan çağdışı yasa hâlâ varlığını sürdürmektedir. Feminist Atölye olarak, UBP hükümetini AİHM kararını beklemeden ilgili yasayı yürürlükten kaldırmaya, LGBTQ bireylerin insan haklarını güvence altına almaya ve devlet eliyle sürdürülen homofobiyi sonlandırmaya çağırıyoruz.”