01/08/2012 | Yazar: Kaos GL

Feminist Politika Dergisi’nin 15. sayısı yayınlandı. Dosya: Popüler kültürde her daim ‘popüler’: Cinsiyetçilik

Feminist Politika 15. Sayı Çıktı Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı
Feminist Politika Dergisi’nin 15. sayısı yayınlandı.
 
“Popüler kültürde her daim ‘popüler’: Cinsiyetçilik” dosya konulu derginin giriş yazısı şöyle:
 
Mayıs ayının son günü, internette bir liste dolaştı, hatta İngilizce’ye çevrilip yabancı basında dahi yer aldı. Bu coğrafyada yaşayan bizler, elbette yadırgamadık “Bunların hepsi son 24 saat içinde Türkiye’de gerçekleşti” başlıklı uzun, upuzun; sağlık bakanının “tecavüze uğrayan kadının çocuğuna devlet bakar” açıklamasından, grev yapan THY işçilerinin işten atılmasına; KCK davasında savunma yapan avukatlar hakkında başlatılan soruşturmadan, polisin sıktığı biber gazından ölen gencin ailesine biber gazı sıkılmasına on yedi madde içeren listeyi. Baksanız çok özel bir yanı olmayan, alt tarafı sıradan bir gündü işte...
 
O günden bu güne geçmiş her bir gün için benzer listeler çıkartabiliriz ya, başımız döner. “Gündem” dedikleri kaosun bizde yarattığı bu ağır sarhoşluk hali, her biri uğruna bir isyan çıkarmaya yetecek tüm bu olaylara gereken tepkinin verilmesini engellesin diye, planlanarak yaratılıyor olabilir mi? Torba yasa gibi, torba gündem...
 
Evet, çok fazla şeyle birden uğraşıyoruz bu günlerde. Çığırından çıkmış sıcağın altında; sokaklarda, mahkeme kapılarında, karakol önlerinde geçiyor günlerimiz.
 
Malum, kürtaj yasası tartışmaları son aylarda bizi en çok uğraştıran mesele oldu. “Kadın örgütleriyle birlikte hazırlanıyor” diye övünülen Şiddet Yasası, kadınların mücadelesine karşın budana budana çıkarılmışken, bu kez de bir Kürtaj Yasası polemiği düştü ortaya. Kürtaj Haktır Karar Kadınların Platformu olarak yakın takipçisi olduğumuz bu süreci, mini dosya halinde sayfalarımıza taşıdık. Kadınların güçlü tepkisi karşısında yasa apar topar geçirilemedi belki ama, düzenlemeler yolda. Sağlık çalışanlarının itirazlarına rağmen hemen yapılıveren sezaryen düzenlemesi gibi... Yaz rehavetine kapılmadan bu konuyla uğraşmaya devam ediyor, Meclis’in açılıp konunun yeniden önümüze getirileceği güne doğru hazırlıklarımızı sürdürüyoruz...
 
Yapılan çıkışların, devlet cenahından üzerimize esen rüzgarın kadın düşmanı kokusu, etkisiz kalmıyor elbette. Erkek şiddetinin alenen cesaretlendirildiği, tecavüzün doğallaştırıldığı, kadın cinayetlerine saiklerin hükümetçe icat edilip dolaşıma sokulduğu günlerde, isyanımızı kuvvetlendirmemiz gerekiyor.
 
Kampanyalarımız, eylemlerimiz ve yayınlarımızın yanı sıra, “Daha ne yapabiliriz?” sorusu, bizi pek deneyimli olmadığımız bir alana, popüler kültür konusuna açılmaya sevk etti. Popüler kültürün cinsiyetçiliğini, bu cinsiyetçilikle nasıl mücadele edebileceğimizi tartıştık. Bir soruyla başlayıp, bir cevapla değil, daha çok soruyla bitirdiğimiz, ama bitirince de kendimizi zenginleşmiş hissettiğimiz “Popüler kültürde her daim popüler: ‘Cinsiyetçilik’” dosyamızda, henüz başında olduğumuz bu tartışmadan kesitler bulacaksınız. Biz sizi fazla tutmayalım...
 
Mini dosya: Kürtaj yasası tartışmaları üzerine...
 
Feminist Politika’nın sekizinci sayısındaki dosyamızda “Rahim bizim, hayat bizim, karar bizim!” derken, kürtaj hakkımızı tartıştırmayacağımızı vurgulamıştık. Erdoğan’ın geçtiğimiz Mayıs ayında yaptığı çıkışla içine girdiğimiz süreç, bu tavrımızı haklı çıkardı: Bir kez daha gördük ki, bu konuyla ilgili başlatılan her tartışma, yalnızca kürtaj hakkının geri çekilmesine değil, kadın düşmanlığının katlanarak üzerimize çökmesine de kapı açıyor. Bir yandan annelik her zamankinden daha kuvvetle dayatılırken, bir yandan da erkek şiddetine yeni bahaneler üretiliyor.
 
Konuya ilişkin sözümüzü, son günlerde yaptığımız tartışmalarla zenginleşmiş biçimde paylaşmak; yasal yaptırımların şimdiye dek nasıl uygulandığını hatırlamak; (hem kadın hem sağlıkçı perspektifinden) mutlu ve mutsuz deneyimlerimizi paylaşmak için, aynı konuyu bir mini dosyayla ele alalım dedik. Pek çok kadının hayatına bir o kadar değecek olan sezaryen konusuna da değinmeden edemedik…
 
 
Dosya: Popüler kültürde her daim “popüler”: Cinsiyetçilik
 
Popüler; kısaca ve sadece hızla sevdirilen, tercih ettirilen, benimsetilen ve hızla da tükettirilendir.
Popüler kültürde ‘olgu olarak sunulanlar’ ve ‘beğendirilenler’, hem gerçek manada hem de toplumsal olarak üretilir, dağıtılır ve tüketilir. Doğası gereği sürekli değişimle, hızlıca tüketilmesiyle sistemin sürdürülebilirliğini sağlar. Hem malın hem de kullanıcının değeri olarak sunulan, satın aldırılan, kullandırılan, değiştirilen, tükettirilen ürünle popülerliğin yeniden üretiminin koşulları oluşur adeta.
 
Popüler kültür, bu döngüyü sürdürmek için ihtiyacı olan her alana sızar: Sanat, spor, medya, politika, moda, sağlık, kozmetik, eğitim, edebiyat, eğlence… Saymakla bitmez alanlarda üretilen popülerlik sevilir, tercih edilir, alınır, kullanılır; böylece popülerleşir.
 
Kişi, varlığıyla, ruhuyla popülerliğe katılır ve bu katılımı da çoğu zaman kendisi seçiyormuş, kendi özgünlüğü veya özgürlüğüymüş gibi algılar. Hâlbuki düşünmeden, sorgulamadan uzlaşıyor değil midir?
Popüler kültür, patriyarkal kapitalizmin payandasıdır; cinsiyetçidir. Sundukları da doğal olarak bu düzende erkekler ve kadınlara özgü olarak belirlenen cinsiyet rollerini yeniden yeniden üretir. Dönüştürmez, değiştirmez, geliştirmez.
Popülerleşmeyen ve kendisi için tehlikeli olan alanları, eylemleri, kimlikleri, fikirleri dışlamaya, yalnızlaştırmaya, değersizleştirmeye, marjinalleştirmeye çalışır. “Tersinden popülerlik” de diyebileceğimiz yöntemleri kullanır. O alanın, eylemin, fikrin edinilmemesini, “Ondan değil” olunmasını popülerleştirir. Ama söz burada biter mi? “Kadının fendi”, popüler kültürü zaman zaman da olsa alt edemez, en azından cilasını şöyle bir çizemez mi? Popülerliğin popülerliğinden, kendi sözümüzü söylemek için yararlanamaz mıyız?
 
Eleştirilerimizle olduğu kadar, sorularımızla da beslediğimiz popüler kültür dosyamıza buyrun...
 
İçindekiler
 
4 “Sınırlara takılan” emeğin… / Cemile Gizem Dinçer
5 Yel değirmenlerini de biz yaparız / Derya Yüksel
6 Söyleşi: Irak Kürdistanı’ndan izlenimler / Selin Çağatay
8 STK’lar aracılığıyla politika yapmak? / Özlem Kaya
9 AWID forum üzerine / Sezen Yalçın
 
Mini DOSYA: Kürtaj yasası tartışmaları üzerine...
12 Kürtaj haktır derken... / Ayşe Toksöz, Özlem Barın
14 Hükümet bariyeri sürüyor! / Filiz Karakuş-Sakine Günel
15 Kürtajın (tıbbi) tarihi / Hafize Öztürk Türkmen
16 Devir değişir, siyaset değişir…/ Asena Günal
17 Tanıklıklar
19 “Yaşam Hakkı” tartışmasına dair / Demet Bolat
20 Septik odası hikayeleri
21 Bir nüfus kontrol yöntemi olarak sezaryen/ Müge Yetener
 
22 Yuvarlak masa: “Yeni bir ayna inşa etmek gerekiyor...”
 
DOSYA: Popüler kültürde her daim “popüler”: Cinsiyetçilik
26 İçi de dışı da bizi yakar!.. / Selime Büyükgöze, Nacide Berber
28 aynada titreyen yalan büyüyor / ayşe düzkan
30 Anlatılan senin hikayen değildir / Haziran Düzkan
31 İyi adamların tek seçeneği / Sevilay Çelenk
32 Görüntüye kurban!.. / Ahu Antmen
34 Modern patriyarkanın seçmeli Kürtçe dersi / Hülya Osmanağaoğlu
35 Bugün ne giysem? / Yasemin Özgün
37 Popüler kültür ve izdivaç programları / Özden Dilber
38 “Reklamları izlemem!” / Lale Bakırezer
39 Gece macerası / Güney Öztürk, Selime Büyükgöze
40 Aşk: Güneşin altında söylenmemiş bir söz var mı? / Şöhret Baltaş
42 Popüler tarih mi yoksa tarih mi popüler? / Gülten Aslan
44 Her devrin sineması / Melek Özman
45 Futbolun erkekliğine halel getirmek / Sevecen Tunç
46 Yine biz mi cinsiyetçi olduk? / İpek Özsüslü
47 Dijital dünyada erkek egemenliği / Dilek Erzurumlu
48 (Anti-)Sosyal medyada kadın düşmanlığı / Deniz Ulusoy
 
49 Fethiye’de saldırıya uğrayan tüm kadınlardır! / Cemre Topal
50 Söyleşi: Alev Özkazanç’la CTSB üzerine... / Gül Çorbacıoğlu
52 Feminizme ve queer’e muhalif bir lgbt örgütlenmesi / Hande Öğüt
54 Nasıl feminist oldum?: Mor dünyam / Filiz Ak
56 Söyleşi: Hayatın suç ortağı olmak! / Firdevs Hoşer
58 Kadınlık halleri: Ama annem ne der? / Elem Çiçek
59 Bellek: Kadınlara Mahsus Gazete… / Hülya Eralp
60 Öykü: Suçlu bendim topu yansılamıştım / Figen Öcal
61 Kitap: Ataerki ve Birikim / Demet Bolat
61 Kitap: Toplumsal Cinsiyet ve Eğitim /Evrim Ünaldı
62 Kitap: Koşarken Yavaşlar Gibi / Öznur Subaşı
62 Türkiye’den haberler
65 Dünyadan haberler
 

Etiketler: kadın
İstihdam