Gasteler Bizi Söyler – 17 Ocak 2013

“Eğitim” denince küp şeklindeki karpuzlar geliyor aklıma. Şekillerini içinde yetiştirildikleri camdan kutular belirliyor.

İki hafta önce “Fareler ve İnsanlar” kitabına sansür talep eden edebiyat öğretmenleri aslında kübik karpuz yetiştiricileri. Hepimiz tanıyoruz onları. En keleğimiz bile girdi o kutulara. Sıraya girdik, marşlar-dualar ezberledik, uslu durduk, dilimizi yuttuk…

 

Türkiye’den ılımlı olmasın, Malezya yönetimi de ılımlı İslam’dan yana. O kadar ılımlı ki, Malezya Eğitim Bakanlığı karpuz üretiminde cinsel yönelim meselesine el atıp eşcinselliğin “semptomlarını” sıralamış. Hangi çocuk gey, hangi çocuk lezbiyen bilinirse veliler de ona göre tedbirini alır; e malum, “erken tanı hayat kurtarır.”

Geyler, kaslı vücutlu, V yaka tişört giyip vücutlarını sergilemek isteyen; lezbiyenlerse kadınlardan bir türlü ayrılamayan, erkeklerden hazzetmeyen “tipler.”

 

Malezyalı insan hakları aktivisti Clarence Sim, “hükümet LGBT’leri Malezya toplumuna tehdit olarak göstermeye çalışıyor,” dedi.

 

“Genel seçimler yaklaştığından LGBT’leri suçlayarak çoğunluğun oylarını kazanmaya çalışıyorlar.”

 

Posta “eşcinsellik belirtilerine” mesafeyle yaklaşarak haberi “fıkra gibi” köşesinde yayınlıyor. +1

 

Sözcü tırnak içinde vermediği “Oğlunuz V yaka giymeye meraklıysa gay olabilir!..” başlığıyla Malezya Eğitim Bakanlığı’nın görüşünü yeniden üretiyor. -1

 

“Eşcinsellik belirtileri” haberine eklenmesi gereken belki de en önemli şey cinsel çeşitlilik vurgusu. Küresel LGBT tanımı da, lubunya, hijra gibi yöresel tanımlar da aslında her şeyiyle bileceğimiz kimlikleri ifade etmiyor. Siz olmanızın kriterleri sadece sizde saklı.

 

Karpuz yetiştiriciliğine geri dönecek olursak, Yeni Akit’ten Furkan Altınok, Kaos GL Derneği’nin Eskişehir’de lise rehber öğretmenlerine verdiği eğitimi konu alıyor. Cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği, homofobi/transfobi ve ayrımcılık üzerine verilen eğitim Altınok tarafından “cinsi sapıkların bir diğer atraksiyonu” olarak sunuluyor. -1