09/04/2012 | Yazar: Kaos GL

Askerlik hizmeti bütün Türk erkekleri için zorunlu; ancak hasta, engelli ya da eşcinselseniz bu yükümlülükten muaf tutulabiliyorsunuz. Ama eşcinselliği kanıtlamak, oldukça onur kırıcı ve sıkıntılı bir süreç.

Gey Olduğunuzu Türk Ordusu’na Kanıtlamak Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı
Askerlik hizmeti bütün Türk erkekleri için zorunlu; ancak hasta, engelli ya da eşcinselseniz bu yükümlülükten muaf tutulabiliyorsunuz. Ama eşcinselliği kanıtlamak, oldukça onur kırıcı ve sıkıntılı bir süreç.
 
‘‘Bana ilk kez ne zaman anal ilişkiye girdiğimi ve oral seks yaptığımı; çocukken ne tür oyuncaklarla oynadığımı sordular.’’
 
Ahmet, 20’lerinde genç bir adam, askere çağrıldıktan sonra eline geçen ilk fırsatta, o ve askere alınmış diğer kişilerle sağlık kontrolünden geçerken yetkililere gey olduğunu bildirdi.
 
Ahmet, ‘‘Bana futbol oynamaktan hoşlanıp hoşlanmadığımı; kadın kıyafetleri giyip giymediğimi ya da kadın parfümü kullanıp kullanmadığımı sordular’’ dedi.
 
‘‘Birkaç günlük sakalım vardı ve erkeksi bir görüntüye sahiptim. Bu yüzden bana normal bir geye hiç de benzemediğimi söylediler.’’
 
Daha sonra ondan kadın kıyafetleri giydiği bir fotoğrafını da istediler.
 
Ahmet ise ‘‘Bu isteklerini reddettim; ama onlara kabul ettikleri başka bir öneri sundum’’ dedi ve bunun yerine onlara başka bir erkekle öpüştüğü bir fotoğrafını verdi.
 
Ahmet bunun ona ihtiyacı olan pembe tezkereyi vereceğini umuyordu ki bu sertifika onun eşcinsel olduğunu belirtiyor ve böylece onu askerlikten muaf tutuyordu.
 
Yıllar içinde, eşcinsellik Türkiye’nin büyük şehirlerinde daha görünür oldu. İstanbul’da açık gey müşterilere yönelik kafeler ve gece kulüpleri açılmaya başladı. Ve geçen yaz gerçekleşen eşcinsel onur yürüyüşü bugüne kadarki en geniş olanıydı ve İslam dünyasında bir benzeri yoktu.
 
Ama Türkiye’de eşcinselliğe karşı belirli bir yasa yokken, açık gey erkekler orduya alınmıyor. Aynı zamanda askerlikten muaf tutulabilmek için de eşcinselliklerini ispatlamak zorunda bırakılıyorlar.
 
90’lı yıllarda askere alınan Gökhan, daha ilk günden askerlik için yaratılmamış olduğunu fark ettiğini söyledi.
Gökhan o günleri hatırlarken ‘‘Silahlardan korkuyordum’’ dedi.
 
Bir eşcinsel olarak alay konusu olmaktan da korkuyordu ve bir haftadan biraz daha fazla bir sürenin sonunda cesaretini toplayarak komutanına cinsel yönelimini açıkladı.
 
‘‘Komutanım bana ‘‘o türden’’ bir fotoğrafım olup olmadığını sordu. Ve vardı.’’
 
Gökhan bu fotoğraflar olmadan askerlikten kurtulmasının imkansız olduğunu duyduktan sonra, başka bir erkekle cinsel ilişkiye girdiğini açıkça gösteren fotoğrafları hazırladı.
 
Ve bu fotoğraflarla ilgili olarak ‘‘Bu fotoğraflarda yüzünüz açıkça görünür olmalı ve ilişkideki pasif taraf olmanız gerekiyor’’ dedi.
 
Fotoğraflar askeriyedeki doktorları tatmin etti; Gökhan tezkeresini aldı ve askerlikten muaf tutuldu. Tutuldu tutulmasına; ama bütün bunlara rağmen bunun dehşet verici bir deneyim olduğunu söylüyor:
 
‘‘Ve hala da öyle; çünkü bu fotoğraflar birilerinin elinde. Onlar bunları benim köyüme, eşime dostuma, anneme babama ve akrabalarıma gösterebilirler.’’
 
Ordu bu fotoğrafları sakladığını reddediyor;  ama geylere göre fotoğrafa dayalı bu tür kanıtlar hala talep ediliyor;  ama içerikleri komutanların fantezi dünyasına bağlı.
 
Türk Ordusu BBC’den gelen görüşme isteklerini reddetti; ama emekli general Armağan Kuloğlu düşüncesini açıklamayı kabul etti.
 
Kimliğini açık geylerin orduda disiplin problemlerine sebep olduğunu söyledi ve onlar için ayrı imkanlar yaratmanın ve ayrı yurt, duş ve antrenman sahası inşa etmenin elverişsiz olduğunu ve imkanlar dahilinde olmadığını söyledi.
 
Kuloğlu’na göre eğer eşcinsel bir erkek bu sırrını saklarsa, orduya hizmet edebilir ki bu, ABD’nin daha yeni kaldırılmış olan Sorma, Anlatma politikasına benziyor.
 
‘‘Ama birisi gelip de eşcinsel olduğunu söylerse, ordunun onun gerçekten gey olup olmadığından ve zorunlu askerlik hizmetinden kaytarmak için yalan söylemediğinden emin olması gerekiyor.’’
 
Ancak Türkiye’de eşcinsellere yönelik toplumsal damgalama öyle boyutlarda ki İstanbul ve Ankara gibi büyük şehirlerdeki genç ve kentleşmiş bölgeleri haricinde, gey olmayan bir adamın gey olduğunu açıklaması gibi bir olasılığı hayal etmek bile zor.
 
Bununla birlikte, böyle bir olasılık askeriyeyi endişelendiriyor.
 
‘‘Doktorlar eşcinselliği teşhis etmeleri için komutanlarının yoğun baskısı altında geliyorlar. Ve ellerinde bir cinsel yönelimi teşhis etme aracı olmamasına rağmen bu baskıya boyun eğiyorlar.’’
 
‘‘Bu, tıbbi olarak imkansız ve hiç de etik değil.’’
 
Gökhan’ın sertifikasında statüsü ‘‘psikoseksüel rahatsızlık’’ olarak geçiyor ve parantez içinde de ‘‘eşcinsellik’’ yazıyor.
 
Türkiye’deki askeri hastaneler, kendilerine rehber olarak Amerikan Psikiyatri Birliği’nin bir belgesinin 1968 versiyonunu alarak, eşcinselliği hala bir hastalık olarak tanımlıyor.
 
Türkiye’de bazı insanlar kızgınlıkla ve zorlarına giderek, eşcinsellerin şanslı olduklarını; çünkü askerlikten kurtulabilmek için en azından bir alternatife sahip olduklarını söylüyorlar. Onlar aylarını kışlada geçirmek zorunda kalmıyorlar ya da Kürt militanlara karşı savaşmak için görevlendirilme olasılığıyla karşı karşıya değiller.
 
Ama açık geyler için hayat kolay olmaktan çok uzak.
 
Türkiye’de çok sık rastlanan bir şey var ki işverenler iş başvurularında askerlik hizmetinin yerine getirilip getirilmediğine bakıyorlar ve pembe tezkere olanlar için bir ret sebebi.
 
Gökhan’ın patronlarından biri bunu Gökhan’ın kendisine değil orduya sorarak öğrenmiş. Ve patronu bunu bu şekilde öğrendikten sonra işyerinde aşağılamalara maruz kaldığını belirtti. İş arkadaşlarından bazıları o yanlarından geçerken hakkında küçük düşürücü yorumlar yaptılar; diğerleri ise onunla konuşmayı kesti.
 
‘‘Ama utanmadım. Utanması gereken ben değildim.’’
 
Ahmet hala işinin halledilmesini bekliyor. Ordu onun pembe teskeresiyle ilgili kararını bir başka yıla erteledi.
Ahmet bunun, onların önünde kadın kıyafetleri giymediği için olduğunu düşünüyor.
 
O sadece askerlik hizmetini yerine getirip eşcinselliğini bir sır olarak saklayamaz mıydı? Ahmet’in bu soruya cevabı kati surette ‘‘Hayır.’’
 
‘‘Ben askerlik hizmetinin kendisine karşıyım. Eğer bu millet için bir görev yerine getirmek zorundaysam, bana askeri olmayan bir seçenek sunmak durumundalar.’’
Çeviri: İrem Yıldırım

 


Etiketler: insan hakları, askerlik
İstihdam