20/05/2025 | Yazar: Kaos GL

GSÜ Onur Haftası'nda yapılacak “Kuir Düğün” etkinliği, tehditlerin ardından yasaklandı. Okul yönetimi, “YÖK yasakladı” diyerek öğrencilerin etkinliği yapmasına izin vermedi.

GSÜ’de “Kuir Düğün” etkinliğine önce tehdit sonra yasak Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

Fotoğraf: Melek Yazıbağlı

Galatasaray Üniversitesi öğrencilerinin, 12-16 Mayıs tarihlerini GSÜ Onur Haftası ilan ederek düzenlediği etkinlikler CİMER’e şikayet edilerek hedef gösterildi. Üniversitede düzenlenecek “Kuir Düğün” başlıklı etkinlik, henüz gerçekleşmeden önce CİMER’e şikayet edildi. Hedef göstermelerin ardından okul yönetimi, YÖK’ten “etkinliğin yasaklandığına” dair bir yazının kendilerine ulaştığını belirterek etkinliğin yapılmasına izin vermedi.

Üniversitenin LGBTİ+ Topluluğu LionQueer, sosyal medya hesaplarından yayınladıkları açıklama ile yasak kararına tepki gösterdi. Topluluk, “Lubunya varoluşuna yönelik baskı yalnızca üniversite içindeki queerfobik ve kadın düşmanı grupların organize davranışlarıyla sınırlı değildir; bu baskı, devletin en üst düzey kurumlarının desteğiyle kurumsallaşmakta ve polis zoruyla dayatılmaktadır” dedi.

Açıklamadan satır başları şöyle:

“Galatasaray Üniversitesi öğrencileri olarak, 12-16 Mayıs haftasını GSÜ Onur Haftası ilan ederek bu hafta kapsamında oluşturduğumuz bağımsız bir inisiyatif grubuyla muhtelif etkinlikler düzenledik. Haftanın son etkinliği olarak planladığımız “Kuir Düğün”, giderek artan yasaklara karşı lubunya varoluşumuzu göstermek ve kampüslerimizin bize ait olduğunu yeniden savunmak amacıyla organize edildi. Düğün etkinliğinin duyurusunun ardından iki gün içinde, henüz gerçekleşmemiş olan “Kuir Düğün” hakkında CİMER’e yapılan bir şikâyetin okul yönetimine ulaştığı ve bu şikâyetin doğrudan kulübümüze iletildiği bildirildi.”

Açıklamada çocuk istismarını meşrulaştıran Nurettin Yıldız’ın savunan bir grubun LGBTİ+ öğrencileri tehdit ettiği ve fiziksel olarak şiddete maruz kaldığı belirtildi:

“Kadın düşmanı söylemleri ve çocuk istismarını meşrulaştıran Nurettin Yıldız’ı savunan okul içinde bir grup, hafta ilerledikçe, kulübümüzü sistemli biçimde hedef göstermeye başladı. Perşembe günü, GSÜ öğrencileri tarafından bu gerici baskıya, şeriata ve faşizme karşı bir protesto düzenlendi. Bu protesto sırasında okunan basın açıklamasının ardından, elinde gökkuşağı bayrağı taşıyan bir kadın arkadaşımız bu gruptan bir erkek öğrenci tarafından fiziksel müdahaleye uğradı; bayrağı zorla elinden alınıp yere atıldı. Gün boyunca kulüp üyeleri ve pek çok lubunya öğrenci bu kişiler tarafından tehdit edildi ve kampüste varlık göstermemize karşı gözdağı verilmeye çalışıldı.”

“Kampüsler bizimdir, bizim kalacak”

Açıklama şöyle devam etti:

“Bu tehditlerin hemen ardından, etkinliğin yapılacağı Cuma günü öğle saatlerinde, okul yönetimi kulübümüze YÖK’ten “etkinliğin yasaklandığına” dair bir yazının kendilerine ulaştığını sözlü olarak iletti. Yazının içeriği bizimle paylaşılmadı; yalnızca varlığına dair bilgi verildi. Aynı zamanda yönetim, Ankara’dan arandıklarını ve etkinliğin gerçekleştirilmesi durumunda okula çevik kuvvet polislerinin gönderileceği yönünde tehdit aldıklarını da ifade etti.

Kulübümüzü tehdit eden bu grubun CİMER şikayetleri ile hedef göstermesiyle başlayan süreç, YÖK aracılığıyla getirilen bir yasakla ve Ankara’dan yöneltilen polis tehdidiyle sonuçlandı. Bu durum açıkça göstermektedir ki lubunya varoluşuna yönelik baskı yalnızca üniversite içindeki queerfobik ve kadın düşmanı grupların organize davranışlarıyla sınırlı değildir; bu baskı, devletin en üst düzey kurumlarının desteğiyle kurumsallaşmakta ve polis zoruyla dayatılmaktadır. Üniversitemizde bir etkinlik gerçekleştirmemiz takdirinde güvenliğimizin olmayacağı bu şekilde bize açıkça belirtilmiştir.

GSÜ Lion Queer olarak bu baskıyı, sansürü ve zorbalığı ifşa ediyoruz. Lubunyaların kampüslerdeki varlığını yok sayan bu yasaklara, faşizan saldırılara karşı hep birlikte ses çıkarıyoruz. Tüm dostlarımızı dayanışmaya, direnişe ve mücadele etmeye çağırıyoruz. Kampüsler bizimdir, bizim kalacak.”


Etiketler: insan hakları, yaşam, nefret suçları, eğitim
İstihdam