Güney Kıbrıs Üniversitesinden Bildik Hikâye!

Kıbrıs’ın güneyinde bir üniversitede LGBT öğrenciler de “topluluk” kurmak istediler ama yönetimden aldıkları cevabı Türkiye kampüslerinden biliyoruz…

 

Eğitim aldığım üniversitede, her yıl olduğu gibi bu yıl dönemin başında yaklaşık iki hafta boyunca okulun kafeteryasında kurulan stantlarda, öğrencilerin oluşturdukları topluluklar ve kulüplerin tanıtımı yapıldı. Birçok öğrenci gibi ben de topluluklara göz atmak üzere stantları ziyaret ettim. Sadece isim-soyisim ve e-mail adresinizi ilgili kulübün formuna yazarak üye olabileceğiniz topluluklardan bazıları; dans, yoga, tenis, dağcılık, koşu gibi sportif faaliyetleri barındıran topluluklar, bunun yanında farklı etnik kökenlerden gelen öğrencilerin açmış oldukları ülke grupları, çevre duyarlılığı ve şarap kültürü gibi yazılı dokümanlarla bilgi vermeyi amaçlayan topluluklar mevcut…

 

Grup isimlerine bakarken, görevli öğrencilerden birine LGBT ile ilgili bir topluluk olup olmadığını sordum. Önündeki listeyi inceledikten sonra verdiği yanıt hayır oldu. Bunun üzerine İnsan Hakları ile ilgili bir grup var mı diye sordum, olumlu yanıt almayı umarak, ama öyle bir grup da listede yoktu. Aldığım olumsuz yanıtlar beni şaşırtmış aynı zamanda cesaretlendirmişti de. Aynı öğrenciye bir topluluk oluşturmak için kimden izin almam gerektiğini sordum. Ben ve bir arkadaşım henüz açılmamış olan LGBT topluluğunu açmak üzere aynı gün içinde yetkili kişiye ulaşmaya çalıştık. Yönlendirildiğimiz kişi o sırada ofisinde olmadığı için bizimle sekreter ilgilendi. Amacımızın okulumuzdaki LGBT konularının kapsayan etkinliklerin düzenleneceği, tüm öğrencilere açık olacak olan bir topluluk kurmak olduğunu dile getirdik. Amaçlarımızı ve fikirlerimizi paylaşacaktık ki, sekreter bizi durdurarak LGBT kelimesinin ne anlama geldiğini sordu. Tek tek harfleri ona açıkladıktan sonra, bizi dinlemeye devam etti. Bizi dinledikten sonra, yetkili kişiye ulaştırmak üzere bizden yazılı bir doküman istedi. Hazırlayıp sunduğumuz metnin tamamı şöyle:

 

Okulumuzdaki LGBTQ topluluğunu açmaktaki amacımız, lezbiyen, gey, biseksüel, transseksüel ve queer öğrenciler için sosyal bir atmosfer oluşturmak ve tüm cinsel yönelimleri içine alan bir topluluk yaratmaktır.

 

 

· Tüm öğrencilerin katılabileceği, cinsellik, cinsiyet, cinsel yönelim ve bununla bağlantılı konuların rahatça konuşulup tartışılabileceği bir ortam yaratmak

· Katılımcıların düşünce ve deneyimlerini paylaşabilecekleri toplantılar düzenlemek

· Film gösterimleri, müzik paylaşımları, tiyatro, şiir, edebiyat, psikoloji gibi alanlarda tartışma ortamı yaratmak, atölyeler düzenlemek

· Haftada en az bir kez buluşup öğrencilerin ilgi duydukları konuların konuşulması

· Öğrencileri okul dışındaki etkinliklerden haberdar etmek

· LGBTQ konularında bilgi almak isteyen kişiler için bilgilendirici ortam yaratmak

· Kurduğumuz topluluğu sembolize etmesi üzere ‘’en iyi ikon’’ adı altında bir tasarım yarışması düzenlemek

 

 

· Kendileri için özgür bir platform yaratmak isteyen öğrenciler

· Toplumdaki LGBTQ bireyleri destekleyen öğrenciler

· Çocuk sahibi olup, bu konuların çocuğunun gelişimine nasıl yansıyacağı konusunda bilinçlenmek isteyen öğrenciler

 

 

Avrupa’daki her üniversitede, bir insan hakları meselesi olan LGBTQ konularının konuşulup tartışılması, çeşitli aktiviteler düzenlenmesi için öğrenciler tarafından topluluklar kurulmakta ve aktif faaliyet göstermektedirler. Bu durumda söyleyebiliriz ki, Avrupa’da böyle bir topluluğun mevcut olmadığı bir eğitim kurumuna rastlamak zordur. LGBTQ bireylerinin hakları bir insan hakları meselesi olduğu için, Avrupa standartlarına sahip olan okulumuzda da böyle bir topluluğun varlığının gerekli olduğunu düşünüyoruz.

Bizler, grubumuz onaylandıktan hemen sonra, zaten temas halinde olduğumuz, konuyla ilgili öğrencilerle ilk toplantımızı yapmaya hazırız.

 

Amacımız bu topluluğun faaliyetlerinin aktif şekilde ilerlemesi ve uzun süreli olmasını sağlamaktır.

 

Bu grubu kurarak, LGBTQ bireylerin cinsel yönelimleriyle ilgili meselelerinin yanı sıra, günlük yaşamlarının her alanında kendilerini ifade etmelerini sağlayacak bir ortam yaratacağımıza inanıyoruz.

 

 

Metnin sunulmasının üzerinden günler geçmiş, ama kimse bize olumlu ya da olumsuz bir tepki göstermemişti. Bu arada biz, öğrencilere dağıtmak üzere broşürlerimizi hazırlamış, yaygınlaştırmak ve duyuru yapmak için onay almayı beklemeye başlamıştık. Yaklaşık bir hafta sonra yetkili kişiyle konuşmak üzere ofisine gitmeye karar verdik. Bu kez odasındaydı ve bizimle görüşmeyi kabul etti ancak onay için herhangi olumlu ya da olumsuz bir cevap veremeyeceğini söyledi. Bize okulda eğitim veren bir profesörle bu konuda konuştuğunu ve LGBTQ ifadesinde geçen ‘‘L’’ harfinin çıkarılması gerektiğini düşündüklerini söyledi. Bunu talep etmesinin gerekçesini ise ‘‘öğrencilere rahatsızlık verebilecek kelimelerden kaçınılması gerektiği, G harfinin zaten lezbiyen kelimesini içine aldığı’’ şeklinde açıkladı. Bu düşünceye karşılık biz, LGBTQ ifadesinin cinsel yönelimler için oluşturulmuş bir kalıp olduğunu, L harfini silip silmemenin bizim kararımıza bağlı olamayacağını, bu bireylerin mücadelelerinin sembolü olan LGBTQ ifadesinden bazı harfleri silmenin, uluslararası tanımının dışına çıkmak olduğunu, tanımını değiştirmekle eş anlama geleceğini belirttik. Bunun üzerine profesörle tekrar bir görüşme ayarladıktan sonra bize grubun onaylanıp onaylanmayacağı konusunda ulaşacağını söyledi.

Yine günler geçiyor, talebimize hiçbir yanıt gelmiyordu. Geçtiğimiz günlerde, yanıt beklediğimiz kişinin ofisine yakın bir yerde, bir başka hocayla görüşmesi olan grubun diğer kurucusu arkadaşımı rastgele gören yetkili kişi, açmak istediğimiz grupla ilgili görüşmeye geldiğini düşündüğü arkadaşımı görünce yanına çağırdı ve şunları söyledi:

 

 

Karşılaştığımız bu durumu, güneydeki resmi LGBT örgütünden bir aktivist arkadaşıma bildirince, örgüt adına okul yönetimiyle temasa geçeceğini söyledi.

 

Sürecin devamında, daha fazla öğrenci, bazı okul hocaların desteği ve yerli LGBT örgütünün yardımlarıyla, LGBTQ topluluğunun kurulabilmesi için mücadele etmeye devam edeceğiz.