26/10/2024 | Yazar: Tuğba Tekerek

İktidardaki Gürcü Rüyası partisi seçim reklamında, ülkedeki LGBTİ+ hareketinin önde gelen ismi Tamar Jakeli’yi hedef aldı. Jakeli bir yandan endişeli ama bazen de kendini kahraman gibi hissediyor.

Gürcistan seçiminde LGBTİ+ olmak: Hem kahraman gibiyim hem distopyada gibiyim Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

Gürcü Rüyası partisi seçim reklamında “Ahlaki çöküşe hayır” sloganının yanına onun yüzünü de koydu. 12 yıldır iktidarda olan parti bugün yapılan genel seçimlerde halktan geleneksel değerleri korumak için oy istiyor. “Ahlaki çöküş”ün yüzleri olarak gösterdiği yedi sivil toplum temsilcisi arasında Tiflis Onur Derneği Başkanı Tamar Jakeli de var.

Gürcü LGBTİ+ hareketinin önde gelen isimlerinden Jakeli, “Korkunç hissediyorum, bu kadarını beklemiyordum” diyor. 28 yaşındaki genç aktivist, LGBTİ+ karşıtı söylemin iyice sertleştiği bir ortamda başına bir şey gelmesinden korkuyor; kalabalık yerlerden uzak duruyor, yanında biber gazı taşıyor, gittiği yeri ve saati arkadaşlarına haber veriyor. Siber güvenlik önlemlerini de en üst seviyede alıyor. “Kendimi bir distopya filminde başrol oyuncusu gibi hissediyorum” diyor. En çok da ailesi üzüldüğü için üzülüyor.

Aile yasasını protesto etmediler

İktidara geldiğinde daha ılımlı bir parti olan Gürcü Rüyası son yıllarda Rusya’ya yaklaşıyor ve Rusya benzeri, son derece tartışmalı yasalara imza atıyor. “Aile Değerleri ve Küçüklerin Korunması” adı verilen LGBTİ+ karşıtı da düzenleme Eylül ayında -seçime beş hafta kala- Meclis’ten geçti. Yasa, cinsiyet geçişi konusunda hormon kullanımı dahil her türlü tıbbi işlemi yasaklıyor. Medyada “eşcinsellik veya ensest” konusunda her türlü bilgilendirmeyi ve “propaganda”yı da yasak kapsamına alıyor.

Yasa maddelerinde eşcinsellikle ensest yan yana kullanılarak, benzer sakıncalı durumlarmış gibi de gösteriliyor. Yasayla getirilen bir başka düzenleme de “heteroseksüel olmayan ilişkiyi ya da ensesti” teşvik amacıyla yapılan her türlü kamusal toplantının yasaklanması. Bu da onur etkinliklerinin ya da gökkuşağı bayrağının yasaklanmasına zemin oluşturuyor.

Yasa aslında ülkedeki LGBTİ+ hareketi için ölüm fermanı demek. Ancak Jakeli ve arkadaşları yasaya karşı herhangi bir protesto eylemi düzenlememiş. Bunun nedenlerinden birisi LGBTİ+’lar olarak ciddi güvenlik tehdidi altında olmaları: 2019’dan bu yana yapabildikleri tüm onur yürüyüşlerinde şiddetle karşı karşıya kalmışlar. 2023 yılında ise 2000 kişilik bir aşırı sağ grup ofislerine saldırmış. LGBTİ+ örgütlerinin “Aile Değerleri” yasasını protesto etmemesinin diğer nedeni ise seçim öncesi “iktidarın istediği oyunu oynamamak,” kutuplaşmayı artırmamak. Muhalif partiler de siyasi kampanyalarında LGBTİ+’ların durumunu pek fazla gündeme getirmedi.

Gürcü Rüyası kazanırsa…

Tamar Jakeli, “Bu böyle iyi” diyor, “Ülke olarak çöküşün eşiğindeyiz. Gürcü halkının yalnızca LGBTİ+ meselesini değil, genel demokratik geriye gidişi anlamasını istiyoruz.”

Haftalarca süren protestolara rağmen, mayıs ayında Meclis’ten geçen “yabancı etkinin şeffaflığı” yasası bu geriye gidişin önemli unsurlarından birisi. Muhalefet arasında “yabancı ajan yasası” olarak anılan bu yasaya göre gelirinin yüzde 20’sinden fazlası yurtdışından olan medya ve sivil toplum kuruluşlarının kendilerini devlete “yabancı bir gücün çıkarlarını gözeten” kurum olarak kaydettirmesi gerekiyor. Şu anda pek çok STK gibi Tiflis Onur Derneği de bu yasayı boykot ediyor ve gerekli bildirimi yapmamış. Jakeli, bu yasaların esas etkilerini seçim sonrasında göreceklerini düşünüyor:

“Bu STK’yı sürdürmemiz mümkün olmayacak. Hem yabancı ajan yasası hem de LGBT yasası nedeniyle ağır cezalar alacağız. Kiramızı ödeyemeyeceğiz. Ofiste gökkuşağı bayrağının dalgalanması mümkün olmayacak. Çok büyük ihtimalle yeraltına inmek zorunda kalacağız ki bu “onur”un temsil ettiği her şeye, açıklığa, görünürlüğe aykırı.”

Gürcistan siyasetinde muhalif partiler genel olarak Avrupa Birliği (AB) yanlısı bir tutum takınıyorlar. AB, yabancı etki yasasının ardından Gürcistan’ın birliğe katılım sürecini durdurmuştu. Muhalefet partileri seçim kampanyalarında bu yasaya karşıtlıklarını net olarak ortaya koyuyorlar. Jakeli, iktidar değiştiğinde LGBTİ+'ları hedef alan yasanın da iptal edileceğini düşünüyor. Bu nedenle seçim öncesinde muhalefetin kazanması için arkadaşlarıyla birlikte var gücüyle çalıştılar.

Seçim akşamı: Kutlama mı, ağlama mı?

Jakeli, Gürcü Rüyası’nın reklam filminde hedef alınmasıyla ilgili olarak “korkunç hissediyor” Ancak tek hissi bu değil. “Bazen yıllar sonra gelecek queer nesillere bunu nasıl anlatacağımı düşünüyorum. Aynı zamanda kendimi kahraman gibi de hissediyorum” diyor.

Seçim akşamı ağlayacak mı, sevinçten çıldıracak mı bilmiyor. Gürcü LGBTİ+ topluluğundan pek çok kişi yakın zamanda yurtdışına taşınmış. Yine Gürcü Rüyası kazanırsa Jakeli de yurtdışına gitmeyi düşünüyor mu? “Ülkeyi terk edersem bu hâlâ umutlu kalmaya çalışan insanların kalbine bir bıçak saplamak gibi olacak. Burada demokrasi ve ülkeyi için bir mücadele olduğu müddetçe ben de burada kalacağım. Bir şeyler yapmak mümkün olduğu müddetçe kalacağım” diyor.

Umudu, Gürcü Rüyası’nın iktidardan düşmesi, mücadelesini yasaların ve reklam filmlerinin onu hedef almadığı bir ortamda sürdürebilmek.

*Bu haber n-ost tarafından düzenlenen Erste Stiftung tarafından finanse edilen bir araştırma gezisi kapsamında hazırlanmıştır.

gurcistan-seciminde-lgbti-olmak-hem-kahraman-gibiyim-hem-distopyada-gibiyim-1**Bu haber, Avrupa Birliği’nin maddi desteği ile hazırlanmıştır. İçerik tamamıyla KaosGL.org’un sorumluluğu altındadır ve Avrupa Birliği’nin görüşlerini yansıtmak zorunda değildir.






Fotoğraf: Tiflis Onur Derneği’ndeki panoda yer alan bir resim



Etiketler: insan hakları, siyaset, dünyadan, özel haber, beda
2024