07/02/2020 | Yazar: Aslı Alpar
“Hayalimdeki Sahneler” belgesel filminin afişini tasarlayan Vardal Caniş, film hakkındaki görüşlerini ve afişin tasarım sürecini kaosGL.org’a anlattı.
Yönetmen Metin Akdemir’in Türkiye sinemasında queer arzunun sansürünü konu alan “Hayalimdeki Sahneler” belgesel filminin afişi gördünüz mü?
Sanatçı Vardal Caniş resmettiği filmin afişine dair kaosGL.org’a konuştu. Caniş, 80’li yıllarda çekilen filmlerde aktrislerin “muğlak” ilişkilerini afişte de hissettirmek istediğini söyledi.
Film hakkındaki düşüncelerini Caniş şöyle aktardı, “Filmin konusu çok heyecanlandırdı beni. 80’li yılların Türk sinemasında kadınlar arasındaki “muğlak” ilişkiler üzerine oldukça düşündüm. Filmi ilk izlediğimde -kurgusu henüz bitmemişti- dönemin en ünlü aktrislerinin performanslarını günümüz ile kıyasladım. Sahneleri şu an görece cesur sayılacak sahnelerdi. O sahneleri Metin’in çektiği sahnelerle birlikte izlediğimde bakışım yeniden değişti.”
Mürekkebin dağılışında belirsizlik…
Caniş afişin tekniğini ise şöyle anlattı: “80’lerin filminde kadın oyuncuların muğlak sahnelerine afişte yer vermek istedim. Bu sebeple çalışmada sulu boya-mürekkep kullandım. Mürekkebin dağılışında belirsizlik, deniz ve kara arasındaki muğlaklık… Filmin dikkat çektiği belirsizliğini bu afişle hatırlatmak istedim. Metin ile birlikte çalıştık, afişteki iki kadın figürünün de benzer bir muğlaklıkla birbirine yaklaştırdık, muğlak bir dokunuşu çalıştım. Afişte de bir kadın diğerinin askısını çıkarıyor mu, giydiriyor mu, üzerini mi düzeltiyor bilmiyoruz mesela. Afiş bitti ancak ben halen kadınlar arası duygusal-tensel yakınlığı düşünmeye devam ediyorum.”
Etiketler: kültür sanat