04/05/2006 | Yazar: Kaos GL

Hayatta kalmak yetmez... Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

9. Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali bugün başlıyor. Kadın yönetmenlerin filmlerinin yer aldığı festivalin programında bu sene yalnızca bir tane lezbiyen filmi var. Angelina Maccorone’nin ''‘Örtüsüz’'' adlı filmi 29 yaşındaki İranlı çevirmen Fariba’nın eşcinsel kimliği üzerinden yola çıkarak kadın olmak, lezbiyen olmak, sınırları aşarak başka bir ülkede ‘yabancı’ olmak ve bunların yol açtığı açmazlar üzerine örülmüş.

KAOS GL

Özlem Kınal

Gitmek mi zor, yoksa kalmak mı bilinmez, ama en zoru belki de insanın kendisinden kaçmak zorunda olması. Kendi cinsel kimliğinden, bedeninden, vatanından... Kaçmak ve sınırları aşmak...



4-12 Mayıs 2006 tarihleri arasında NIVEA ana sponsorluğunda gerçekleştirilecek 9. Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali bu yıl Her Biri Ayrı Renk Bölümü’nde Angelina Maccorone’den ''‘Örtüsüz’'' adlı filmi izleyicilerle buluşturuyor. Film, 29 yaşındaki İranlı çevirmen Fariba’nın eşcinsel kimliği üzerinden yola çıkarak kadın olmak, lezbiyen olmak, sınırları aşarak başka bir ülkede ‘yabancı’ olmak ve bunların yol açtığı açmazlar üzerine örülmüş.

Fariba, bir kadına aşık olduğu için ülkesi İran’da hayatının tehlikede olduğunu biliyor. Çünkü İran’da eşcinsel ilişkinin cezası ölüm. Bu nedenle bir akrabasının yardımıyla onu Tahran’dan Almanya’ya götürecek olan uçağa biniyor. Sınırı aşıyor Fariba aşmasına da bu kez de başka bir ülkenin sınırında üstelik de kendi cinsel kimliğinden vazgeçerek, başka bir bedene bürünmeye mecbur kalacak kadar zor bir dünyanın içinde buluyor kendisini.

Frankfurt Havaalanı’nın sığınma bürosunda İranlı başka bir sığınmacı olan Siamak ile korku dolu bekleyişleri sürerken, Fariba, arkadaşının intiharının kendi geleceğine bir kapı açacağını henüz bilmiyor. Siamak, politik nedenlerle ülkesini terk etmiş, korku dolu bu bekleyişe dayanamamış ve sığınma talebinin onaylandığını öğrenemeden intihar etmiştir. Bu nokta, Fariba’nın hayatının değiştiği noktadır. Siamak’a ait olan her şeyi alarak onun kimliğine ve bedenine bürünür. Artık Fariba, Siamak’tır. Bundan sonraki süreçte sığınmacı olarak üçüncü ülkeye gitmesini sağlayacak sahte pasaportu alabilmesi için gerekli parayı bulmak için çalıştığı fabrikada tanıştığı Anne girer Fariba’nın hayatına. Ve aralarında tehlikeli bir yakınlaşma başlar. Tehlikeli çünkü Fariba aslında Fariba değil Siamak’tır. Kendi cinselliğinden ve bedeninden uzakta. Eğer gerçek ortaya çıkacak olursa her şey değişecek ve sınır dışı edilecek, ülkesi İran’a gönderilecek ve belki de orada ölüm cezası alacak ve her şey bu şekilde son bulacak.



Angelina Maccorone, bu filmde iki önemli kavram üzerinde duruyor. ‘Eşcinsellik’ ve ‘yabancı olmak’. Özellikle İran gibi bu kadar kapalı yaşayan bir toplumda eşcinsel olmak, hele bir de kadın eşcinsel olmak aşılması gereken en büyük sınır aslında. Ama diğer yandan, bir de başka bir ülkeye gidip orada yabancı olmanın getirdiği sorunlar var. Hangisi daha zor? Gitmek mi? Kalmak mı?

Filmde Fariba, hem İranlı lezbiyen bir kadın hem de Almanya’da sığınmacı konumunda. Her iki koşulda da ikinci sınıf insanmış gibi olumsuz tutumlara maruz kalmakta. Sığınmacılara karşı ülkelerin ve toplumların ne kadar iki yüzlü olduğunu gösteriyor bu da bize. Oysa sığınma talebi bir ‘hak’tır’ ve herkes bu hakkı kullanabilir. Sığınmacı olmak demek ikinci sınıf vatandaş olmak demek değildir. Ama çoğu ülke hem ekonomik hem de politik nedenlerle sığınmacıları istemiyor, onları fazlalık olarak görüyor. Angelina Maccorone, eşcinsellik ve sığınmacı olmak üzerine vurgu yaparak insanların yaşamlarının ne hale geldiğini, kendi benliğinden, bedeninden bile vazgeçmek durumunda kalabildiklerini ve sınırları aşmanın aslında hem ne kadar kolay hem de ne denli zor olduğunu gösteriyor.

''‘Örtüsüz’'', 2005 yılında Seattle Gey ve Lezbiyen Film Festivali’nde En İyi Uzun Film Jüri ödülü ve yine 2005’te Montreal Uluslararası Gey ve Lezbiyen Filmleri Festivali Büyük Jüri ödülünü alarak uluslararası başarı elde etmiş, kaçırılmaması gereken özel bir film.


Etiketler: kültür sanat
nefret