08/04/2020 | Yazar: Kaos GL

Yeni tip koronavirüs pandemisinde HIV’le yaşayan kişiler için acil önlemler talep eden metin imzaya açıldı.

“HIV ile yaşayan bireyler, hem COVID-19 hem de damgalanma riski altında!” Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

Kırmızı Kurdele İstanbul Derneği ve Pozitif Yaşam Derneği, yeni tip koronavirüs pandemisinde HIV’le yaşayan kişiler için acil önlemler alınması gerektiğini söyledi.

İki derneğin imzaya açtığı metinde tüm HIV pozitif bireylerin çalışma, barınma, ücret vb. hiçbir haklarını kaybetmeden “idari izinli” sayılmaları, ifşa, ötekileştirme, ayrımcılık ve damgalamanın önüne geçilmesi için ilgili adımların atılması gibi bir dizi önlem talep ediliyor.

“HIV ile yaşayan bireyler, hem COVID-19 hem de damgalanma riski altında!” başlıklı metnin tamamı şöyle:

Artık hepimizin bildiği gibi, Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkan ve kısa sürede tüm dünyayı etkisi altına aldığı için Dünya Sağlık Örgütü tarafından "pandemi" olarak nitelendirilen yeni tip koronavirüsün etkileri sürüyor.

Dünya çapında salgından doğrudan etkilenenlerin sayısı bir milyonu aşmışken, ölümlerin sayısı da 60 bini buldu. Ülkemizde yürütülen salgınla mücadele çalışmalarına rağmen virüs yayılımı maalesef devam etmekte ve salgından doğrudan etkilenenlerin sayısı da 20 bini geçmiş durumda.

Salgınla yerel düzeyde mücadelede oldukça etkin bir rol üstlenen Bilim Kurulu’nun kronik rahatsızlığı bulunan bireylerin risk grubunda yer aldığını duyurması, bu grupta yer alan herkes gibi HIV ile yaşayan bireyleri de doğrudan ilgilendiriyor.

HIV ve AIDS, görülmeye başlandığı erken 80’lerden bu yana kronik bir sağlık durumu olarak nitelendiriliyor.

Ancak toplumun HIV konusundaki düşük bilgi düzeyine ve negatif kabulüne bağlı olarak yaşamın tüm alanında ötekileştirme, ayrımcılık ve damgalamaya maruz kalan HIV pozitif bireylerin sağlıklarıyla ilgili bu önemli bilgiyi ailelerinden, iş yerlerinden ve toplumun genelinden saklayarak yaşamaya mecbur kaldıkları da herkesin bildiği bir gerçek!

Bu toplumsal gerçeğe bağlı olarak, içinde bulunduğumuz olağanüstü koşulları göz önünde aldığımızda, HIV ile yaşayan bireylerin maruz bırakıldığı bu ötekileştirme, ayrımcılık ve damgalamadan bir an evvel vazgeçilerek, salgın ortamında korunması gereken kronik hastalık sahibi bireyler olarak kabul etmenin ve buna ilişkin gerekli aksiyonların alınması gerektiğinin altını çizmek istiyoruz.

Bu sebeple, HIV alanında çalışan ve toplumun kanunlar ve yasalar önünde eşit birer parçası olan HIV pozitif yurttaşlarını temsil eden bir sivil toplum kuruluşu ve bu metne imza koyan tüm paydaşları olarak;

- Türkiye Cumhuriyeti Aile, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı ile bu bakanlıklara bağlı bulunan Sosyal Güvenlik Kurumu ve Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü’nün, Türkiye Cumhuriyeti  Anayasası ve ilgili diğer mevzuattan kaynaklanan tüm gizlilik ve mahremiyet haklarını koruyarak, kamu ya da özel kuruluşlarda çalışan tüm HIV pozitif bireylerin çalışma, barınma, ücret  vb. hiçbir haklarını kaybetmeden “idari izinli” sayılmaları için gerekli düzenlemenin yapılması konusunda harekete geçmelerinin,

- HIV ile yaşayan bireyler için düzenlenecek bu “idari izin” sürecinde, kronik hastalığa istinaden verilecek istirahat raporları aracılığıyla yaşanacak ifşa, ötekileştirme, ayrımcılık ve damgalamanın önüne geçilmesi için ilgili ICD-10 kodu ve hastalık ismi yerine, sadece idari izinli ibaresinin yer almasının,

- Özel kuruluşlarda Ortak Sağlık ve Güvenlik Birimleri (OSGB) aracılığıyla iş yeri hekimliği görevini yapan doktorların, HIV’e yönelik ötekileştirici, ayrımcı ve damgalayıcı tutum ve davranışlardan bilhassa uzak durarak, görev aldıkları işletmelerde çalışan HIV pozitif bireylerin sağlıkları için gerekli önlemleri almalarının,

- Rutin takiplerinin yapıldığı hastanelerin enfeksiyon hastalıkları bölümlerine mevcut salgın koşulları nedeniyle başvuramayan HIV pozitif bireylere, bilim kurulu önerilerine bağlı olarak  kronik hastalıkları sebebiyle istirahat raporu verilmesi hususunda gerek aile hekimliklerinin, gerekse iş yeri hekimliklerinin yetkilendirilmesinin ve bu sürecin tam da gerektiği gibi dayanışma ve karşılıklı anlayışla sürdürülmesinin,

- Bu süreç içerisinde, kronik hastalığı nedeniyle bireye sağlanacak idari izin ya da istirahat raporu imkanı sonrasında HIV ile yaşadığının iş yeri tarafından öğrenilmesi durumunda, söz konusu bireyin herhangi bir hak ihlaline maruz kalmamasının ilgili bakanlıklar tarafından güvence altına alınmasının,

- HIV ile yaşayan tutuklu ve hükümlülerin salgından etkilenmelerini, olası sağlık sorunlarını ve yaşam kayıplarını önlemek amaçlı pandemi tedbirleri kapsamınca, bu bireylerin sağlık ilgili kuruluşlarına başvuruları ile bu süreçte periyodik olarak rapor alabilme hakkının tanınmasına dönük düzenlemelerin Türkiye Cumhuriyeti Adalet Bakanlığı tarafından yapılarak salgından etkilenme risklerinin minimuma indirilmesinin

gerekliliğini, önemini ve hassasiyetini altını çizerek vurgulamak ve tüm ilgililere hatırlatmak istiyoruz.

Bu vesileyle HIV ile yaşayan bireylerin bugüne kadar, yani yaklaşık kırk yıldır sosyal hayatın her aşamasında maruz kaldıkları tüm ayrımcılık, ötekileştirme ve damgalamaların bitirilmesi hedefine erişmek için herkesin sorumluluklarını ve görevlerini hatırlatmayı da görev biliyoruz.

En kısa sürede, sağlıklı ve güzel günlere hep birlikte erişmek dileklerimizle.

#BirlikteBaşaracağız

İlk imzacılar:

Kırmızı Kurdele İstanbul Derneği

Pozitif Yaşam Derneği

*Hem bireysel hem kurumsal katılıma açık olan bu açık çağrıya buraya tıklayarak açılan sayfadaki formu doldurarak imza koyabilirsiniz. İmzacı kurum, inisiyatif ve kişilerin isimleri ulaştıkları sıraya göre metnin altına eklenecek.


Etiketler: insan hakları, çalışma hayatı, sağlık, sağlık hakkı
nefret