Homofobi ve transfobi karşıtları Manisa’da buluştu

27/03/2017 | Yazar: Kaos GL

Manisa 7 Kuşak Araştırma Topluluğu ev sahipliğinde ayrımcılık ve cinsel sağlık tartışıldı.

Manisa’da homofobi ve transfobiye karşı buluşma yapıldı. Manisa 7 Kuşak Araştırma Topluluğu ev sahipliğinde ayrımcılık ve cinsel sağlık tartışıldı.

Yeni kurulan Manisa 7 Kuşak Araştırma Topluluğu, ayrımcılık ve cinsel sağlık atölyesi düzenledi. Kaos GL Derneği’nin 2006 yılından beri yaptığı Homofobi ve Transfobi Karşıtı Yerel Buluşmalar kapsamında 25 Mart Cumartesi günü Simurg Kafe’de yapılan etkinlikte Kaos GL’den Yıldız Tar ve Bursa Özgür Renkler Derneği’nden Mert Güzel konuştu.

Ayrımcılık ve hayatlarımıza etkileri

Manisa 7 Kuşak Araştırma Topluluğu’nun ilk etkinliklerinden biri olan “Cinsel Sağlık ve Fobiler Atölyesi”nde ilk olarak Yıldız Tar; ayrımcılık ve ayrımcılığın etkilerini anlattı.

Homofobi, transfobi, cinsel yönelim, cinsiyet kimliği, nefret suçları gibi temel kavramları açan Tar, “Homofobi eşcinsellerin; transfobi transların değil bir bütün olarak toplumun meselesidir. Toplumsal barışı tehdit eden, heteroseksüel ilişkinin tek meşru, makbul ve normal ilişki biçimi olduğunu dayatan ayrımcılık ideolojisi heteroseksizmle mücadele; hepimizi özgürleştirecektir” dedi.

Ayrımcılığın gündelik hayatın her alanında var olduğunu hatırlatan Tar, “hastalık, suç ve günah” söylemlerinin tarihsel arka planını aktardı, “Özgürlük ve eşitlik dediğimiz meselenin karşısında duran tüm ideolojiler bir şekilde birbiriyle ilişkilidir. Böylesi bir birliğe karşı hiyerarşi karşıtı beraberliklerin yolunu aramak hepimizi özgürleştirebilir” ifadelerini kullandı.

Ayrımcılığın toplumsal adaleti zedelediğini hatırlatan Tar, “Ayrımcılık bazen görmezden gelme bazen de farklı muamele ile kendini gösterir. Her iki biçimde de ayrımcılığa uğrayan kişinin toplumsal hayatın bütününe katılımını zedeler, imkansız kılar en iyi ihtimalle görünmezliğe hapseder” dedi.

HIV ile ilgili doğru bilinen yanlışlar

Etkinliğin ikinci oturumunda Mert Güzel, HIV ve AIDS üzerine temel bilgileri paylaştı, cinsel sağlıkla ilgili yanlışları tartışmaya açtı. Güzel’in sunumunun ana başlıkları şöyleydi:

*HIV ve AIDS ile ilgili doğru bilinen yanlışlar

*HIV aktarım yolları

*Cinsel sağlık

*HIV testleri

*HIV ve cinsel ilişki

“HIV; Türkçe’de “İnsan Bağışık Yetmezlik Virüsü” olarak adlandırılan bir virüstür. Adından da anlaşılabileceği gibi bu virüs insan bağışıklık sisteminin zayıflamasına ve tedavi alınmadığı durumda etkisiz hale gelmesine neden olur” diyen Güzel, “HIV’li, AIDS’li” gibi ifadeleri eleştirdi.

Güzel; AIDS’in HIV adlı virüsün insan vücuduna girmesinden sonra tedavi olanaklarından yararlanılmadığı durumda ortaya çıkan bir aşama olduğunu, HIV’le yaşayan herkesin bu aşamaya geçmediğini, yine baskılayıcı ilaçlar ile HIV’in vücutta testlerde dahi belli olmayacak kadar azabildiğini vurguladı.

HIV nasıl aktarılır ve nasıl aktarılmaz?

HIV’in kan, korunmasız cinsel ilişki ve gebelikte bebeğe geçiş yoluyla aktarılabildiğini vurgulayan Güzel, HIV hakkında çok fazla yanlış bilginin dolaşımda olduğunu söyledi. “HIV hangi yollarla aktarılmaz” sorusunu şöyle yanıtladı:

“Aynı odada bulunma, aynı okulda okuma, aynı havayı soluma, el sıkışma, sarılma gibi yollarla HIV aktarılmaz. Ancak HIV ile yaşayanlara dönük önyargılar bir korku iklimi yaratıyor. Bu korku iklimi en başta HIV ile yaşayan kişileri olumsuz etkiliyor.”

Güzel, HIV ile yaşayan kişilere dönük ayrımcılığın toplumsal bir mesele olduğunu belirterek sözlerine şöyle devam etti:

“HIV tanısı alan birçok kişi ilk anda bu toplumsal ayrımcılıktan nasibine düşeni alıyor. Yanı sıra, HIV pozitif olmak dünyanın sonu olarak görülüyor. HIV, sadece toplum tarafından değil, sağlık çalışanları tarafından da endişe verici boyutlarda damgalanan bir mesele.”

*Bu etkinlik Pembe Hayat ve Kaos GL Dernekleri'nin yürütmekte olduğu “Ayrımcılığa Karşı Gökkuşağı Koalisyonu Projesi” kapsamında Avrupa Birliği Sivil Düşün Programı tarafından desteklenmiştir.

Etiketler: insan hakları, sağlık