10/05/2023 | Yazar: Gözde Demirbilek

Seçimleri HDK LGBTİ+ Meclisi’nden Sarya’ya sorduk: LGBTİ+’lar seçimlerden sonra eşit, özgür, demokratik ve yaşanabilir bir ülke kurma mücadelesini daha ileriye taşıyabilmeyi bekliyor.

“İktidarın saldırganlığına lubunyaların vereceği cevap, sandıkta göstereceği iradedir” Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

HDK LGBTİ+ Meclisi’nden Sarya İdil Güner’e 14 Mayıs 2023 Pazar günü birlikte yapılacak Cumhurbaşkanı ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimlerini sorduk.

Güner, gerek LGBTİ+ varoluşlarıyla gerek Kürt kimlikleriyle birçok kez bizzat devlet ve kurumları tarafından halkın önüne saldırılabilecek bir hedef olarak koyulduklarını vurguladı.

Yeşil Sol Parti'ye gelen her lubunyanın seçim çalışması yürütüp, sandık güvenliğini alıp, örgütlü mücadele edebilmesi için alanlar açtıklarını ifade eden Sarya, saldırganlığa karşı lubunyaların vereceği en büyük cevaplardan birinin de sandıkta ortaya koyacakları irade olduğunu söyledi.

Sence lubunyalar 14 Mayıs seçimlerinden ne bekliyor?

21 yıldır süren AKP-MHP faşizminin neredeyse her dönem en saldırgan yüzünü gören bizler, yaşadığımız bu süreçte gerek LGBTİ+ varoluşumuzla gerek Kürt oluşumuzla birçok kez bizzat devlet ve onun kurumları tarafından halkın önüne saldırılabilecek bir hedef olarak koyulduk. İktidara gelmeden önce LGBTİ+ haklarını tanıdığını ve bu konuda hassasiyet göstereceğini söyleyen iktidar, bugün LGBTİ+’ları hedef göstermediği, bunu seçim kampanyasına dönüştürmediği tek bir söylem dahi üretemiyor. Katledilen arkadaşlarımızın katillerini, nefret saldırılarının faillerini serbest bırakan, nefreti örgütleyen AKP-MHP ittifakı şimdi de HÜDA-PAR ve Yeniden Refah gibi, İslamcı çeteleri de kirli ittifakına dahil ederek LGBTİ+’lara karşı örgütlenen nefreti kurumsallaştırmak için çabalıyor. Bu faşist saldırganlığa boyun eğmeyip her koşulda faşizme ve LGBTİ+fobiye karşı mücadele eden LGBTİ+’lar da kuşkusuz ki seçimlerden sonra eşit, özgür, demokratik ve yaşanabilir bir ülke kurma mücadelesini daha ileriye taşıyabilmeyi bekliyor.

Seçim sürecinde lubunyaların özelleşen ihtiyaçları var mı?

Seçim sürecinde lubunyaların birçoğunun oy kullanmaya gitmekten çekindiğini, partilerin içerisinde seçim çalışması yapmaktan imtina ettiğini biliyoruz. Oy verme işlemi sırasında “Fobiye maruz kalacak mıyım?” çekincesi, seçmeni olduğu partide seçim çalışması yapmak isterken yine aynı soruyu sorarak yaşanan çekincelerin kendisini anlayabiliyoruz. Bu noktada lubunyaların özelleşen ihtiyaçlarına çözüm arayışı bulmakta örgütlü olan ve bu ihtiyaçların kendisine cevap olabilecek olan bizlerin sorumluluğunda oluyor. Bizler bu ihtiyaçların kendisini hissettiğimiz için de bugün Yeşil Sol Parti’deyiz. Partimize gelen her lubunyanın seçim çalışması yürütüp, sandık güvenliğini alıp, örgütlü mücadele edebilmesi için alanlar açıyor, her lubunyanın parti içerisinde ve seçim sürecinde kendi güvenli alanını oluşturması için çabalıyoruz. Bu kader seçiminde LGBTİ+’ların da seçim sürecine aktif katılımını önemsediğimiz için, bu özelleşen ihtiyaçları imkanlarımız çerçevesinde karşılayabileceğimizi ve seçim sürecinde emek vermek isteyen tüm lubunyalara da yerlerinin hazır olduğunu belirtmek isteriz.

Bu seçimlerin lubunyalar için önemi nedir?

Bu seçim bizler açısından oldukça önemli bir yerde duruyor. Seçimde iki taraftan birisini seçmek zorundayız. Bir tarafta dini saiklerle LGBTİ+’lara nefret vaadedenler, diğer tarafta ise bizlere haklarımızın tümünü vaad etmese de içinde bulunduğumuz koşullara karşı daha ilerici bir noktada duranlar. Lubunyalar elbette ki eşitlik ve özgürlük mücadelesini karşılık bulabileceği koşullarda yürütmeyi seçecektir, bundan şüphemiz yok. Ancak AKP ve onun gerici ittifakına karşı mücadele bizler için sadece seçimleri değil, yaşam mücadelesi verdiğimiz onlarca yılımızı, nefret söylemleriyle hedef gösterildiğimiz mitingleri, örgütlenen nefret yürüyüşlerini de ifade ediyor. Bu saldırganlığa karşı lubunyaların vereceği en büyük cevaplardan birisi de sandıkta ortaya koyacakları iradedir. Bizler bu iradeye güveniyor, AKP-MHP faşizmini de, LGBTİ+fobiyi de Türkiye ve Kürdistan’da tarihin çöplüğüne göndereceğimizi tekrar tekrar söylüyoruz.


Etiketler: insan hakları, yaşam, siyaset
2024