19/09/2024 | Yazar: Kaos GL
“Gürcistan Cumhurbaşkanı'nı “Aile Değerleri ve Küçüklerin Korunması Hakkında” yasa paketini imzalamamaya ve tüm uluslararası müttefiklerimizi de bu çağrıyı desteklemeye davet ediyoruz.”
ILGA-Avrupa, Gürcistan’da 17 Eylül’de parlamentonun nihai onayından geçen LGBTİ+ karşıtı yasaya ilişkin bir açıklama yayınladı. Yasanın içeriğini özetleyen ve LGBTİ+ topluluğun dayanışmaya çağıran açıklama metnini KaosGL.org Türkçeleştirdi.
Artan otoriterlik karşısında Gürcistan sivil toplumu ve LGBTİ+ topluluğu, Rusya'dan esinlenen ve çok önemli bir ulusal seçim öncesinde demokratik hak ve özgürlüklerini tehdit eden acımasız yasalarla mücadele ediyor. ILGA-Avrupa, Gürcü üyelerimizi ve diğer örgütleri desteklemekte ve politika yapıcıları ve müttefiklerini hızlı ve kararlı bir şekilde harekete geçmeye çağırmaktadır.
17 Eylül'de Gürcistan Parlamentosu, Gürcü Rüyası Partisi tarafından önerilen ve LGBTİ+ bireyler hakkında çeşitli kamusal alanlarda bilgi verilmesini yasaklamayı amaçlayan ve Gürcistan'daki LGBTİ+’ların hak ve özgürlüklerini doğrudan kısıtlayan, Gürcistan nüfusunu ve yabancıları etkileyen “Aile Değerleri ve Küçüklerin Korunması” yasama paketini üçüncü ve son okumada kabul etti.
Bu yasama paketi, fonlarının yüzde 20'sinden fazlasını yurtdışından alan sivil toplum ve bağımsız medyanın “yabancı bir gücün çıkarlarını taşıyan” kuruluşlar olarak kayıt yaptırmaya ve tüm iç belgelerini yetkililerin denetimine açmaya zorlanmasını öngören Yabancı Ajan Yasası'nın kabul edilmesinden sadece iki hafta sonra, 4 Haziran 2024 tarihinde açıklandı.
LGBTİ karşıtı mevzuat, mevcut 18 yasada yapılan bir dizi değişiklikle özellikle LGBTİ+ toplumunu hedef alıyor. “LGBT propagandası” ile mücadele etmeyi ve milli ve dini değerleri korumayı amaçlayan yasa şu hükümleri içeriyor: LGBTİ+’lar ve kimlikleri ile ilgili olarak okullarda reklam, kamuya açık gösteri veya bilgilendirme yasağı, cinsiyetin yasal olarak tanınmasının yasaklanması, hormon tedavisi gibi translara özgü sağlık hizmetinin yasaklanması, devlet tarafından verilen belgelerde ve iş sözleşmelerinde “biyolojik cinsiyet” işaretlerinin zorunlu hale getirilmesi, eşcinsel çiftler için evlat edinme yasağı, eşcinsel çiftlerin yasal olarak tanınmasının yasaklanması.
Yasa kapsamında değiştirilmekte olan kanunlar ise şunlar: Medeni Kanun, Evlat Edinme ve Vesayet Kanunu, Çocuk Hakları Yasası, Sağlık Hizmetleri Kanunu, Gürcistan Vatandaşlarının ve Gürcistan'da İkamet Eden Yabancıların Kaydı için Gürcistan Vatandaşlarına Kimlik Kartı (İkamet İzni) ve Pasaport Verilmesi Prosedürü Hakkında Kanun, Erken ve Okul Öncesi Bakım ve Eğitim Kanunu, Genel Eğitim Kanunu, Mesleki Eğitim Kanunu, Yükseköğretim Kanunu, Yayın Yasası, Reklam Yasası, İfade ve Düşünce Özgürlüğü Kanunu, Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu, Kamu Hizmeti Kanunu, Gürcistan İdari Suçlar Kanunu, Ceza Kanunu, İş Kanunu.
Geniş kapsamlı etkiler
Bu yasa, Gürcü LGBTİ+’ların birlikteliklerinin tanınmasını, evlat edinmelerini veya çocuklarının yasalarca korunmasını pratikte imkansız hale getirecek. Bu hükümler, Gürcistan'a taşınan yabancıların aile bağlarının Gürcistan devleti tarafından tanınmayacağı anlamına gelecek ve bu da ailelerin ayrılması da dahil olmak üzere çok sayıda pratik ve idari soruna yol açacak.
Yasal cinsiyet tanıma (resmi belgelerdeki cinsiyet hanesinin değişmesi) ve hormon tedavisi de dahil olmak üzere her türlü transa özgü tıbbi müdahalenin yasaklanması nedeniyle transların ve intersekslerin hakları ve yaşam kaliteleri büyük ölçüde azalacaktır. Bu tür desteklere erişim eksikliğinin, transların ruh sağlığı sonuçlarını önemli ölçüde kötüleştirdiği ve hayati tehlikeye yol açabildiği kanıtlanmıştır.
Devlet tarafından verilen belgelerde ve iş sözleşmelerinde kişinin sözde “biyolojik cinsiyet” işaretinin gösterilmesi zorunluluğu, ister Gürcistan vatandaşı ister yabancı uyruklu olsun, birçok trans ve interseksi eğitim, sağlık hizmetleri ve istihdama erişim de dahil olmak üzere hayatın her alanında etkileyecek. Kimlik belgelerinin kişinin cinsiyet kimliği ve/veya ifadesiyle uyuşmaması, yaşamın her alanında birçok trans ve intersekse karşı ayrımcılık, şiddet ve taciz oranlarının artmasına neden olacak.
Kamuya açık reklamların, okullardaki bilgilendirmelerin ve halka açık toplantıların yasaklanması, LGBTİ+’ların kamusal alanda tasvir edilmesine yönelik etkili bir sansür ve bu durum yalnızca LGBTİ+’ların ve onları desteklemek ve hatta onlar hakkında konuşmak isteyen herkesin ifade ve toplanma özgürlüğünü kısıtlamakla kalmayacak, aynı zamanda iş dünyası, kültür, medya ve eğitim gibi toplumun çeşitli sektörleri üzerinde doğrudan bir etkiye sahip olacak. Bu hükümler, Gürcistan'ın kendi anayasasına aykırı.
Yasama paketi aynı zamanda tıp uzmanları, eğitimciler, muhabirler gibi bir dizi mesleğin işlerini ayrımcılık ve sansür olmaksızın ve Gürcistan anayasasına bağlı kalarak yapabilmelerini ve bu nedenle kovuşturmaya uğramamalarını ve geleceklerini de etkiliyor. Son olarak, küçükleri koruma iddiasında olan paket, küçükleri şiddet ve hak ihlalleri riskiyle karşı karşıya bırakacak. Bu tür mevzuatın çocukların yaşamları üzerindeki etkisi, örneğin HRW tarafından hazırlanan bir raporda titizlikle belgelendi.
Sivil toplum ve insan hakları savunucuları için alanın kapatılması
Hem Yabancı Ajan Yasası hem de LGBTİ+ karşıtı mevzuatın bir araya gelmesi, Gürcistan'daki LGBTİ+ sivil toplum örgütlerinin ve aktivistlerinin faaliyetlerini neredeyse tamamen imkansız hale getiriyor. Daha mayıs ayında Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiseri, Yabancı Ajan Yasası’nın özellikle LGBTİ+ sivil toplumunu nasıl hedef alacağı konusunda yorumda bulundu. 21 Mayıs'ta Venedik Komisyonu Yabancı Ajan Yasası hakkında bir Acil Görüş yayınlayarak yasanın ifade özgürlüğü, örgütlenme özgürlüğü ve özel hayatın gizliliği haklarına getirdiği kısıtlamaların demokrasi ve ayrımcılık yasağı ile ilgili uluslararası ve Avrupa standartlarıyla bağdaşmadığı sonucuna vardı.
Siyasi günah keçisi ilan etme
Gürcistan'da Ekim 2024'te yapılması planlanan ve Gürcü Rüyası Partisi’nin bir dönem daha görevde kalmayı hedeflediği parlamento seçimleri öncesinde, bu yasanın hızla kabul edilmesi ve LGBTİ+’ları hedef alan siyasi nefret söyleminin artması, LGBTİ+’ların seçimleri kazanmak için araçsallaştırılmasının açık bir örneği. Bu tür düşmanca yasalar ve kamuya mal olmuş kişilerin LGBTİ+’lara karşı nefreti kışkırtması, son dönemde nefret suçlarının ve sivil topluma yönelik saldırıların artmasına yol açtı. Diğer ülke örneklerinde de görüldüğü üzere, LGBTİ+’lara yönelik düşmanlığın artması beklenebilir.
Bu gelişmeler ışığında, Gürcistan makamlarını LGBTİ+’ları ve sivil toplumu hedef alan şiddeti engellemeye çağırıyoruz.
Önemli muhalefet
Demokrasiyi, AB üyeliğini ve gelişen bir sivil alanı destekleyen ve Rus tarzı anti-demokratik yasalara karşı olan Gürcü toplumu arasında bu tasarıya karşı önemli bir muhalefet vardı. Son aylarda Gürcistan'ın dört bir yanında on binlerce kişinin sokaklarda bu yasanın kabulüne karşı gösteri yaptığı büyük protestolar düzenlendi.
Gürcistan Cumhurbaşkanı'nı “Aile Değerleri ve Küçüklerin Korunması Hakkında” yasa paketini imzalamamaya ve tüm uluslararası müttefiklerimizi de bu çağrıyı desteklemeye davet ediyoruz.
Gürcistan Kamu Savunucusu’nu, bu yasa paketinin Gürcistan hukukuna ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihadı dahil ancak bunlarla sınırlı olmamak üzere temel hak ve özgürlüklere ilişkin uluslararası ve Avrupa standartlarına uygunluğunu değerlendirmek için tüm tedbirleri almaya ve herhangi bir ihlalin ilgili mahkemeler aracılığıyla sorgulanmasını sağlamaya çağırıyoruz.
Sivil ve siyasi hareketlerdeki tüm müttefiklerimizi ve gelecekteki müttefiklerimizi, Gürcistan'da ve artan otoriterliğin hedefindeki diğer ülkelerde anti-demokratik ve Avrupa karşıtı girişimlerin uzun vadeli etkilerini durduracak tedbirler almaya çağırıyoruz.
Bu gelişmeler ışığında AB ve Gürcistan'a, hukukun üstünlüğü ve insan haklarına saygının AB-Gürcistan ilişkilerinin merkezinde yer almaya devam etmesi gerektiğini hatırlatırız. AB'nin katılım süreci, LGBTİ+’lar da dâhil olmak üzere temel haklara saygıya dayanmaktadır ve bu saygı AB'nin dış faaliyetlerinin tüm alanlarında bir mihenk taşı olmaya devam etmektedir. Bu nedenle AB kurumlarına, AB-Gürcistan ilişkilerine dair tüm tartışmalarda insan haklarına ilişkin kaygıların dikkate alınmasını ve Gürcistan'la ilişkilere yönelik tüm adımların ülkede insan haklarının somut bir şekilde iyileştirilmesi için kullanılmasını sağlamaları çağrısında bulunuyoruz. Ayrıca AB'yi, parlamento üyeleri ve bu yasanın sunulması, hazırlanması ve kabul edilmesinden sorumlu diğer yetkililer için derhal vize yasakları da dahil olmak üzere etkili tedbirler almaya çağırıyoruz.
Gürcistan şu anda ILGA-Avrupa’nın 49 Avrupa ülkesi arasında toplam yüzde 25 puanla 36. sırada yer alıyor. Son yasal gelişmeler ülkenin puanını ve sıralamasını önemli ölçüde aşağı çekebilir.
Etiketler: insan hakları, siyaset, dünyadan