05/05/2017 | Yazar: Aslı Alpar

‘Doktora durumu açıkladığımızda, beni kesinlikle muayene etmeyeceğini, tecavüze mi uğramış vs.ne olduğumun belli olmadığını, başının belaya gireceğini söyledi.’

Jinekolog Muhabbetleri: ‘Bunun için buralarda insanlar öldürülüyor!’ Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

“Doktora durumu açıkladığımızda, beni kesinlikle muayene etmeyeceğini, tecavüze mi uğramış vs.ne olduğumun belli olmadığını, başının belaya gireceğini söyledi.”

Bazen homofobik, transfobik bir hekim, bazen heteronormativitiye körü körüne bağlı bir sağlık çalışanı bazen de kendi ahlak kurallarını size dayatan bir doktor… Bu sayfada, “bağzı kadınlar”  ve tabi "bağzı erkekler" için çok daha zor olan jinekolog muayenelerini, jinekolog muhabbetlerine dönüştürüyoruz.

Küçük bir uyarı: “Jinekolog Muhabbetleri” yazı dizisine gönderilen anlatılar, güçlendirsin, iyi gelsin, yaşadıklarımız muayene odasında saklı kalmasın diye paylaşılsa da hepimiz için tetikleyici olabilir. Bu önerimiz akılda kalsın, anlattıklarımız bize destek versin, derdimize derman olsun.

Jinekolog Muhabbetleri’nin bugünkü anlatıcısı Demet. Demet ahlakçı doktorlar tarafından yapılan jinekolog muayeneleri sonucunda jinekolog fobisi edindiğini anlatıyor.

Öğretmen olmuştum. Küçük bir yerde büyüyüp sonrasında Ankara'da okuyup, kendime gelmiştim. Sonrası memleketin en tutucu yerlerinden birine atanmıştım. Daha önce hiç gitmediğim yerlerde yaşıyordum. Farklıydı, saçlarımı daha “normal” bir renge boyamam gerekliydi, yolda sigara içemezdim, giysilerim çalıştığım köy için ayıklanmalıydı, çocukların gülüşü bir başkaydı, soba vardı, karşı dağlar vardı…

Ben alışmaya yazmışken internetten bir erkekle yazışmaya başladım. Çok geçmeden de onu oraya davet ettim. Üniversitede birçok sevgilim olmuştu. Hepsiyle sevişmiş ama “zarı” kendime saklamıştım. Tanımadığım erkeğin oraya sadece bunun için gelmesini istemiştim. Bu zar gitmeli, “kadın” olmalıydım. O zaman böyle düşünmüştüm. Geldi ve seviştik. Hikâye buradan sonra başlıyor.

Kanamam durmadı. Gelen arkadaşı gönderdim. Ev arkadaşım tutucu bir kadındı ve onunla paylaşamadım. Kanamam durmuyordu, artıyordu, bitmiyordu. Uzun süre bekledikten sonra doktora gitmek zorunda olduğumu anladım. Fakat bunu orada yapamazdım. Kötü şeyler derlerdi, kötü şeyler olurdu. Çalıştığım okula kadar duyururlardı, daha önce bir arkadaşımın başına gelmişti. Antep'teki arkadaşımı aradım. Hemen minibüse atlayıp yanına vardım. Antep daha kozmopolit bir yerdi ve bence “benim gibilere” alışmışlardı. Kadın Doğum hastanesinin aciline gittik. Çok kalabalıktı. Ne olduğunu sordular, kanama dedik, durmuyor. “Ne kanaması, regl mi?” dedi hemşire, cinsel ilişkiden ötürü olan bir kanama olduğunu söyledim. Kadının yüzü pislik görmüş gibiydi. Koştu, doktora fısır fısır söyledi. İçeriye geçtim, hemşireler hep birlikte, nasıl evlenmeden böyle bir şey yaptığımı, sorup duruyorlardı. Çok kötü tavırlarla beni muayene için yönlendirdiler. Benim ilk muayenemdi, kanamadan dolayı tansiyonum iyi değildi. Yaptıkları ve söyledikleri hiçbir şeye sesimi çıkarmadım. Doktor geldi, muayene etti, güldüklerini çok iyi hatırlıyorum. Sonra buralı olmadığımı ve nereden geldiğimi sordu. Ankara, dedim. Bunun çok belli olduğunu, buralardaki kadınların böyle bir şey için ölümü göze alıp yine de doktora gitmeyeceğini söyledi. Bana hangi yüzle acile geldiğimi sordu ve devam etti; “Bunun için buralarda insanlar öldürülüyor!”

Bir numara yazdı, böyle şeyler için buraya gidin dedi, “belki dikiş gerekebilir…” Muhtemelen merdiven altı bir yerdi. Çıktım ve ağladım. Ben kötü bir şey yapmıştım. Herkesin bana lanetli gibi davranması boşuna olamazdı. Arkadaşımın önerisiyle özel hastaneye gitmeye karar verdik. Sonuçta özeldi ve en azından ağızlarına geleni söylemezlerdi. Fakat doktora durumu açıkladığımızda, beni kesinlikle muayene etmeyeceğini, tecavüze mi uğramış vs.ne olduğumun belli olmadığını, başının belaya gireceğini söyledi. Yaşımı belirttim, beyanımı dikkate almasını söyledim, olmadı. Oradan da çıktık.

Böylesine basit bir şey için muayene olamadım. Artık ölsem de gitmeyeceğimi biliyordum doktora. Kanamam günler sonra da olsa durmayabilirdi. Yıllarca orada kaldığım süre boyunca doktora bir daha hiç gitmedim. Oralar benim memleketim oldu, çok sevdim ama bu gerçekliği de hiç unutamadım. Hoş, farklı bölgelerde de doktorlardan nadiren farklı muamele gördüm.

Şimdi yıllardır doktora gitmemek için ertelediğim sorunlardan dolayı kronik vajinal mantarım var. Belki de en ucuz yırtan bendim.

“Benim de homofobik, transfobik, ahlakçı jinekologlarım oldu” diyor ve yazı dizisine katkı sunmak istiyorsanız asli.alpar@kaosgl.org adresine hikâyelerinizi bekliyoruz. Yazı dizisi sizden gelen hikâyelerle devam edecek…

İlgili yazılar

"Jinekolog Muhabbetleri" başlıyor...

Jinekolog Muhabbetleri: "Hikâyem bir jinekologda geçmedi!" 

Jinekolog Muhabbetleri’nde bugün Gizem’in hikâyesi

Jinekolog Muhabbetleri: Toplumun bakışı, doktorun “ahlakı”

Jinekolog Muhabbetleri: "Araya gerilen kumaş neyi temsil ediyor?" 

Jinekolog Muhabbetleri: Söylenmemesi gereken cümleler bizimkiler değil!

Jinekolog Muhabbetleri: "Evli misin canım?"

Jinekolog Muhabbetleri: “Ahlak” dersi! 

Jinekolog Muhabbetleri: “Senin çocuğun olmaz”

Jinekolog Muhabbetleri: "Sağlam!"

Jinekolog Muhabbetleri: Bu daha başlangıç mücadeleye devam!

Jinekolog Muhabbetleri: Putkadan ilk muayene

Jinekolog Muhabbetleri: Evli olmayana smear testi yok!

Jinekolog Muhabbetleri: Evlenince geçer!!!

Jinekolog Muhabbetleri: "Artık jinekologlardan korkuyorum"

Jinekolog Muhabbetleri: Ahlakçı doktorlar tıp fakültelerinde yetişiyor

Jinekolog Muhabbetleri: “Gerçekten bakire!”

Jinekolog Muhabbetleri: “Penis acıtmıyor mu?”

Jinekolog Muhabbetleri: Evli misin, bakire misin? Emin misin?


Etiketler: insan hakları, sağlık
İstihdam