Kadınlar CEDAW 7. Dönem Gölge Rapor taslağını tartıştı

Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlemesi Sözleşmesi (CEDAW) 7. Dönem Gölge Raporu’nun 3. Değerlendirme Toplantısı pek çok alanda çalışan sivil toplum örgütlerinin katılımıyla Cumartesi günü Ankara’da gerçekleşti.

 

Bu güne kadar Uluslararası CEDAW Komitesi tarafından verilen Tavsiye Kararları’yla birlikte değerlendirildiğinde CEDAW, farklı kadınlık hallerine referans veren ve bu bağlamda oldukça kapsayıcı bir metin. Sözleşmenin temel amacı, toplumsal cinsiyetler arasındaki yapısal eşitsizlikleri ortadan kaldırmak. CEDAW 7. Dönem Gölge Raporu kapsamında CEDAW STYK’nın belirlediği 6 başlık ise şöyle: Eğitim, istihdam, şiddet, kırsal alanda kadın, geleneksel roller ve karar alma mekanizmalarına katılım.

 

 

Taslak metinlerden istihdam raporunu Ev Eksenli Çalışma Grubu’ndan Ayşen sivil toplum örgütleriyle paylaştı. Raporda eleştirilen politikalar ana hatlarıyla şöyle: İş piyasasındaki baskın patriarka, mobbing uygulamaları, çocuk bakımı ve kreş, iş piyasasındaki çoklu ayrımcılık biçimleri (eşcinsel-biseksüel-trans ve engelli kadınlar), girişimcilik politikaları, toplumsal cinsiyete duyarsız bütçeleme.

 

 

Siyasette kadın raporunu Ka.Der Ankara’dan Elif sundu. Raporun bütününde Anayasa’da eşitlik düzenlemesinin ve ayrımcılık yasasının olmaması ve uygulamadaki erkek egemen siyaset geleneğinin devam etmesi vurgusu var. Ayrıca raporda LGBT’lerin (lezbiyen, gey, biseksüel, trans) siyasete katılımı ve temsilinin yasal güvenceye alınarak kamu politikasının bir parçası haline getirilmesi, cinsiyet kimliği ve cinsel yönelimin Anayasa’da düzenlenmesi vurguları bulunuyor.

 

 

Eğitim raporunu Cinsiyet Eşitliği İzleme Derneği (CEİD)’den Göksu paylaştı. Devletin bir eğitim politikasının olmamasının kız çocukların aleyhine bir durum yarattığının altı çizildi. 4+4+4 “Sözde” Zorunlu Eğitim Sistemi nedeniyle kız çocuklarının okullaşma oranındaki düşüş, çocuk işçiliği ve çocuk yaşta yapılan evliliklerdeki artış da raporda önemle üzerinde durulan noktalar. Son olarak raporda Türkçe dışında bir anadilde eğitim uygulanmamasının sadece Kürtçe konuşan kız çocukları için bir ayrımcılık biçimi olduğu vurgusu bulunuyor. 

 

Kaos GL’den Ezgi Koçak, 7. Gölge Rapor kapsamında her başlık altına girilecek olan maddeleri derledi ve katılımcılarla paylaştı. Bu maddeler eşcinsel-biseksüel-trans kadınlara yönelik hak ihlallerini içeriyor. Zorla evlendirmeler, okullarda eşcinsel ve biseksüel yönelimi fark edilen kız çocuklarının fişlenmesi, kadın sığınakları meselesi, Anayasa’nın bütününde egemen olan heteroseksist anlayışı dikkat çekilen ayrımcılık biçimleri arasında.

 

 

Toplantıda son olarak kırsal alanda kadın raporunu Başkent Kadın Platformu’ndan Nesrin sundu. Bu alandaki başlıca sorun kırsal alandaki kadına dair veri yetersizliği olarak ele alındı. Diğer bir ifadeyle bu alan, devletin görmezden geldiği ve dolayısıyla bilinmeyen bir alan olarak tanımlanıyor. Kırsal alandaki kadınların en önemli sorunu olarak altı çizilen nokta ise kadınların güvencesiz aile işçisi olarak çalışıyor olması ve üreme sağlığı ile aile planlamasına erişimdeki sıkıntılar. Mevsimlik tarım işçisi olan kadınlar da başlıca incelenen bir başlık olarak dikkat çekti.