01/03/2011 | Yazar: Gülistan Aydoğdu
Polis 25 Şubat Cuma günü Ankara Yüksel Caddesi’ndeki Halkevleri ve BDP’lilerin olduğu standın kaldırılmasını istedi.
Polis 25 Şubat Cuma günü Ankara Yüksel Caddesi’ndeki Halkevleri ve BDP’lilerin olduğu standın kaldırılmasını istedi. Çıkan tartışmada araya girmeye çalışan Halkevleri’nden Dilşat Aktaş polisin yumruklarıyla karşılaştı. Son günlerde alanlardaki kadınlara yönelik polis şiddetinin artması nedeniyle tepki gösteren kadınlar 28 Şubat Pazartesi Ankara Adliyesi önünde basın açıklaması yaptı.
“Kadın düşmanı polis hesap verecek” diyen kadınlar adına sözcü şunları söyledi;
“’Yüksel Caddesi’nde yaşanılan polis şiddetti ilk değildir. Kadına yönelik şiddettin tırmandığı şu günlerde bir polis memurunun yumruklamayı ‘şok etkisi’ ile gerçekleştirdiğini söylemesi durumu değiştirmiyor. O yumruk bugün egemen, cinsiyetçi, gerici iktidarın temsil ettiği yüzüdür”
Baskının ve otoritenin siyasi iktidar tarafından bir yaşam biçimi olarak dayatıldığını, bu durumun erkeklerin kadınlar üzerindeki tahakkümünü artırmakta olduğunu belirten sözcü; “Yüksel Caddesi’nde yaşanan , öfkeden kudurmuş bir polisin kadın düşmanlığının açık görünümüdür. Profesyoneldir, gücünü devletten almaktadır. Sizler son bir yılda gerçekleşen tacizleri, tecavüzler, cinayetleri, görmezden geldiniz. Kadına yönelik şiddetti zaten görmediniz. Ancak biz Dilşat’a vuranı gördük. Erkekti, polisti, devlet yüzüydü.” diye konuşmasına devam etti.
Kadınlar ayrıca açıklamada; “Emine Erdoğan BM kadın statüsü komisyonunda kürsüden kadın haklarını bahsediyor. Kimi temsilen çıktı o kürsüye? Kimden alıyor gücünü? Biz kadınlardan almadığını biliyoruz. Erkek egemenliğinin gölgesinde kalan bir zihniyeti temsil eden Emine Erdoğan sadece orada Tayyip Erdoğanı temsil ediyor’’dediler.
Açıklamaya, FeministBiz, EHP, KESK Kadın Sekreteri, Eğitim Sen’den Başkan Zübeyde Kılıç,78’liler Derneği,Dikmen Vadisi ve Mamak Barınma Hakkı’ndan temsilciler, Halkevleri, SDP ve Öğrenci Kolektifi destek verdi.
Açıklama yapan Dilşat Aktaş ise konuşmasında şunları söyledi; “Biz taciz ve tecavüze karşı cevabımızı 8 Mart’ta alanlarda vereceğiz. Biz kadınlar taciz, tecavüz, cinayetlerin çetelesini tutmaktan usandık. Kadınlar yasta değil isyandadır. Hala yargıya güvenmek istiyoruz Bunun için bu gün suç duyurusunda bulunarak polisin kimliğinin açıklanmasını istiyoruz. Yüksel Caddesi bizlerin mücadelesiyle demokratik alan olmuştur. Biz Yüksel’deyiz ve olmaya da devam edeceğiz. Alanlarımızı terk etmeyeceğiz. Bundan sonra kadına el kaldıran her polis beş defa düşünmek zorundadır.”
“1 Mart’ta burada, saat 10’da Ayşe Paşalı’nın duruşması vardır. Bütün kadınları buraya çağırıyoruz” diyen gurup daha sonra suç duyurusunda bulunarak dağıldı. (BS)
Etiketler: insan hakları