18/01/2021 | Yazar: Kaos GL
“BM Dostluk Grubu’nu Türkiye’de ve dünyada kadınların kazanılmış haklarının korunması, iyileştirilmesi ve toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamaya yönelik çalışmalar yapmaya çağırıyoruz.”
Kadının İnsan Hakları - Yeni Çözümler Derneği (kİH-YÇ) toplumsal cinsiyet temelli şiddet ve ev içi şiddeti ortadan kaldırmak için kurulan Birleşmiş Milletler “The Group of Friends” (Dostluk Grubu) koalisyonuna ilişkin açıklama yayınladı.
KİH-YÇ’nin hazırladığı ve Pekin+25 Kadın Platformu tarafından desteklenen bilgi notunda; 2020 senesinin Nisan ayında Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres pandeminin toplumsal cinsiyet temelli şiddet ve ev içi şiddete yönelik yakıcı etkilerine dikkat çektiği ve tüm üye ülkeleri salgın nedeniyle artan toplumsal cinsiyet temelli şiddet ve ev içi şiddeti ortadan kaldırmaya yönelik somut adımlar atmaya çağırdığı hatırlatılıyor.
Bilgi notuna göre ilerleyen aylarda Birleşmiş Milletler üye ve gözlemcisi 146 devlet ortak bir deklarasyona imza atarak tüm dünyada ev içi şiddetin son bulmasına ilişkin 6 acil maddeden oluşan bir eylem planı taahhüdü açıkladı.
Bu taahhütlerin eyleme dönüşmesi amacıyla, aralarında Türkiye’nin de bulunduğu Birleşmiş Milletler üye ve gözlemcisi 78 devlet, ulusal ve uluslararası sivil toplum örgütlerinin de katkısı ile kürel işbirliği kuruluşu Spotlight Initiative’in sekretaryasında kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddetin ortadan kaldırılmasına ilişkin Birleşmiş Milletler “The Group of Friends” (Dostluk Grubu) koalisyonu kuruldu.
KİH-YÇ, Türkiye’nin “The Group of Friends”in oluşumuna öncülük eden Yürütme Komitesi’nin üyelerinden biri olmasını önemli bulduklarını belirterek şöyle devam etti:
“Yürütme Kurulu’nun 6 üyesinin de açılış toplantısında toplumsal cinsiyet temelli şiddetin ortadan kaldırılmasına ilişkin niyetlerini eyleme dönüştürme inanç ve motivasyonunu vurgulamış olması umut vericidir.
“78 ülke temsilcisi, oluşturulan bu yeni inisiyatifin başarısının organize edilen toplantı ya da yayımlanan rapor ve bildirilerin sayısı ile değil, somut eylem ve değişimi odağına alan koordineli ve kapsamlı çalışmaların hayata geçirilmesi ile ölçülebileceğini ifade etmiştir. Bu çerçevede, Türkiye Birleşmiş Milletler Daimi Temsilci Vekili Bilge Koçyiğit’in konuşmasında ifade ettiği “her ne kadar zorlu bir yol olsa da toplumsal cinsiyet temelli şiddetin ortadan kaldırılmasına ilişkin çabalarımızı güçlendirmek için kararlıyız” vurgusu önemlidir.”
Toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması ve kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddetin sona ermesinin en önemli yollarından birinin, kapsamlı ve bütünlüklü politikaların hayata geçirilmesi olduğunu da hatırlatan KİH-YÇ, “bu ancak feminist ve LGBTİ+ örgütleri başta olmak üzere bağımsız sivil toplum örgütlerinin bütün bu süreçlere etkin ve aktif katılımıyla mümkün olabilir” dedi ve ekledi:
“Toplumsal cinsiyet temelli şiddet ve kadın ve kız çocuklarına yönelik ev içi şiddetin ortadan kaldırılmasını amaçlayan, hazırlanmasında Türkiye’nin de bilfiil yer aldığı İstanbul Sözleşmesi’nin en üst seviyeden tartışmaya açıldığı; kadınların, kız çocuklarının ve LGBTİ+’ların Anayasa ile güvence altına alınmış eşit yurttaşlık haklarına saldırıların arkasının kesilmediği 2020 senesini geride bıraktığımız bugünlerde, uluslararası alanda verilen bu taahhütlerin, kağıt üzerinde kalmaması ve Türkiye’deki hukuki ve idari mekanizmalarda da olumlu değişikliklere yol açması için BM Dostluk Grubu’nu Türkiye’de ve dünyada kadınların kazanılmış haklarının korunması, iyileştirilmesi ve toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamaya yönelik çalışmalar yapmaya çağırıyoruz. Koalisyonun çalışmalarının takipçisi olacağımızı kamuoyuna duyururuz.”
Etiketler: insan hakları, kadın