03/09/2012 | Yazar: Kaos GL
Genç bir eşcinsel, 23 yaşında intihar etti. Ailesi onu gece 3’te gizlice gömmüş. Yaşarken değer vermemişler, öldüğünde de ‘Hemen kurtulalım, kimse görmesin’ dercesine üstünü toprakla kapatıp kaçmışlar.
Sadece annesinin kabul ettiği genç bir eşcinsel, 23 yaşında intihar etti: Ailesi onu gece 3’te gizlice gömmüş. Selası bile okunmamış, cenaze namazı kılınmamış. Bir duayı çok görmüşler o çocukcağıza. Köpek ölüsü gömer gibi gecenin bir yarısı gömmüşler, mezarı hafriyat yığını gibiymiş. Yaşarken değer vermemişler, öldüğünde de “Hemen kurtulalım, kimse görmesin” dercesine üstünü toprakla kapatıp kaçmışlar.
Selen Demirciler yazdı
İdo diye bir arkadaşım vardı, 1989 doğumlu, 23 yaşında. Hayat dolu bir çocuktu, Kürt ve eşcinsel idi. Adana gibi muhafazakâr bir şehirde yaşıyordu. Ankara’ya Gülhane Askeri Tıp Akademisi’nden “Askerlik yapmaya elverişli değildir” raporu almaya gelmişti, kalacak yeri yoktu, benim evimde kalmıştı. Ailesine eşcinsel olduğunu söylemişti ve sadece annesi onu olduğu gibi kabul ediyordu, ona sahip çıkıyordu... Ablası, babası ve amcası onun varlığına bile tahammül edemiyordu.
Yakın bir dostumun sevgilisiydi, birlikte yaşıyorlardı. Adana’ya gittiğimde birlikte vakit geçirme fırsatım olmuştu onlarla. Adana gibi muhafazakâr bir şehirde, kendilerine küçük bir özgürlük adası yaratarak orada yaşamaya başlamışlardı. Etraftan gizlenmeleri gerekiyordu; çünkü duyulursa ev sahipleri onlara ev kiralamak istemezdi.
Tiyatro oyuncusuydu, İstanbul’da Pera Sanat Akademisi’nde tiyatro eğitimi alıyordu ve özel tiyatrolarda rol alıyordu. Ailesiyle arası iyi olmasa da, arkadaşlarını ailesi gibi benimsemişti zaten. Ailesinden para yardımı almıyordu; o yüzden sevgilisinden aldığı parayla geçinmek zorundaydı. 23 yaşındaki bir genç, hem ekonomik özgürlüğe sahip olmamanın, hem de eşcinsel olduğu için ailesinden dışlanmanın yükü ile yaşamaya çalışıyordu. Uzun süredir görüşmüyorduk. Son görüşmemizden bu yana 1,5 yıl geçmişti.
Haberini bugün aldım. Dün (31 Ağustos) intihar etmiş. Ailesi onu gece 3’te gizlice gömmüş. Selası bile okunmamış, cenaze namazı kılınmamış. Bir duayı çok görmüşler o çocukcağıza. Köpek ölüsü gömer gibi gecenin bir yarısı gömmüşler, mezarı hafriyat yığını gibiymiş. Yaşarken değer vermemişler, öldüğünde de “Hemen kurtulalım, kimse görmesin” dercesine üstünü toprakla kapatıp kaçmışlar.
Müslümanlıkta nedense hep "Allah’ın verdiği canı Allah alır" denir, ama "Çocuğu veren Allah rızkını da verir" diye de söylenir. Bir insan, dünyaya getirdiği evladı nasıl dışlayabilir, nasıl ötekileştirebilir, nasıl beş parasız sokaklarda bırakabilir? Aynı Müslümanlık "İntihar eden insanların cenaze namazı kılınmaz" diyormuş. Kimlerin cenazesinin "arkasından namaz kılmaya, dua okumaya layık" olduğuna kim karar verecek? Bu insan hayatta iken ona sordunuz mu ki, öldükten sonra onun adına karar veriyorsunuz?
Bir insan dünyaya "eşcinsel" olarak geldiyse, o insanı dışlamak mı lazım? Sevgisiz bırakmak mı lazım? Nefretin, öfkenin, şiddetin ve kötü muamelenin hedefi yapmak mı lazım? Sokaklarda, beş parasız, aç susuz bırakmak mı lazım? Yapayalnız bırakarak intihara sürüklemek mi lazım? Gecenin 3’ünde, sela bile okumadan, cenaze namazı bile kılmadan, gizlice, apar topar, üstünü toprakla örtüp kaçmak mı lazım?

Bu hafta başka bir haber daha aldım. Diyarbakır’da 17 yaşındaki R. A., eşcinsel olduğu için 14 kurşunla öldürülmüş, babası ve amcası tarafından. Üstüne bir şarjör dolusu mermi boşaltmışlar, hiç acımadan. Öldürüldükten sonra yol kenarına atılmış. Babası ve amcası kaçmış. Hiç kimsenin ruhu duymamış, çok ahlaklı Türk ve Kürt insanları kafalarını kuma gömmüşler, üç maymunu oynamışlar.
İster Türk olun, ister Kürt; ister Müslüman olun, ister ateist. İster heteroseksüel olun, ister eşcinsel ya da biseksüel. Önce "insan" olun, birazcık vicdanınız olsun, kendinize yapılmasını istemediğiniz bir şeyi asla başkalarına yapmayın. Daracık, çarpık dini inanç pencerenizle başkalarını yargılamaya kalkmayın. Kendi ahlak anlayışınızı başkalarına dayatmaya kalkışmayın. Hiçbir şey olamıyorsanız bile, insan olun.
Etiketler: insan hakları, nefret suçları