05/03/2025 | Yazar: Kaos GL

Batı Balkanlar ve Türkiye LGBTİ+ Eşit Haklar Derneği, açıklamasında LGBTİ+ karşıtı kanun teklif taslağına da tepki gösterdi, “Tüm insan hakları savunucularını şimdi harekete geçmeye çağırıyoruz” dedi.

LGBTİ ERA’dan Yıldız Tar’ın tutuklanmasına tepki: “Gazetecilik suç değildir, LGBTİ+ varoluşu suç değildir” Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

Batı Balkanlar ve Türkiye LGBTİ+ Eşit Haklar Derneği (ERA LGBTİ), 21 Şubat’ta tutuklanan KaosGL.org Genel Yayın Yönetmeni Yıldız Tar ve Medeni Kanun ile Ceza Kanunu’nda yapılması planlanan LGBTİ+ karşıtı değişikliklere ilişkin sosyal medya hesaplarından açıklama yayınladı.

Dernek, dün yayınlanan açıklamasında Yıldız Tar’ın serbest bırakılmasını talep ederek “Bizler, baskı karşısında susmayan LGBTİ+ aktivistleri, gazetecileri ve sivil toplum örgütleriyle dayanışma içindeyiz. Yıldız Tar’ın derhal serbest bırakılmasını talep ediyoruz. Gazetecilik suç değildir. LGBTİ+ varoluşu suç değildir. Bu, küresel dayanışma için belirleyici bir andır. Tüm insan hakları ve demokrasi savunucularını şimdi harekete geçmeye çağırıyoruz” dedi.

“Gazetecilik Suç Değildir—LGBTİ+ Varoluşu Suç Değildir” başlıklı açıklamanın tamamı şöyle:

“Temel özgürlüklere yönelik geniş kapsamlı bir saldırının parçası”

“İnsan haklarına, demokrasiye ve eşitliğe bağlı bir bölgesel ağ olarak LGBTİ ERA, Türkiye ve Batı Balkanlar’daki üye örgütlerimizle tam dayanışma içindedir. KaosGL.org Genel Yayın Yönetmeni, gazeteci ve insan hakları savunucusu Yıldız Tar’ın keyfi bir şekilde gözaltına alınmasını şiddetle kınıyor ve derhal, koşulsuz serbest bırakılmasını talep ediyoruz. Tar, 18 Şubat’ta, Türkiye’de sivil topluma, basın özgürlüğüne ve LGBTİ+ haklarına yönelik artan baskının bir parçası olarak gözaltına alındı. Kendisine yöneltilen “terör örgütü üyeliği” suçlaması temelsiz olup, bağımsız gazeteciliği ve LGBTİ+ savunuculuğunu susturma girişimidir. Bu dava, Türkiye’de temel özgürlüklere yönelik daha geniş kapsamlı bir saldırının parçasıdır.”

“Sivil toplum için alan hızla daralıyor”

“Medeni Kanun ve Türk Ceza Kanunu’nda önerilen değişiklikler, LGBTİ+ varoluşu suç haline getirmeyi amaçlamaktadır. Bu yasalar kabul edilirse, bireyler “biyolojik cinsiyetlerine aykırı hareket etmek” suçlamasıyla hapis cezasına çarptırılabilecek ve bu durum LGBTİ+ topluluklarının ve insan hakları savunucularının varoluşunu tehdit edecektir. Daha bu yasalar yürürlüğe girmeden, onların zararlı mantığı şimdiden uygulanıyor—aktivistler gözaltına alınıyor, örgütler hukuki tehditlerle karşı karşıya kalıyor ve sivil toplum için alan hızla daralıyor.

Türkiye hükümetine, aşağıdaki uluslararası insan hakları sözleşmeleri kapsamındaki yükümlülüklerini hatırlatıyoruz:

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) ve Medeni ve Siyasi Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşme (ICCPR), basın, ifade ve toplanma özgürlüğünü güvence altına almaktadır.

Hukuksuz gözetim ve keyfi gözaltı yasağı, Tar’ın 10 yıl öncesine ait telefon kayıtları ve dinlemelerinin hukuksuz bir şekilde kullanılmasıyla açıkça ihlal edilmiştir.

Özel hayatın gizliliği, onur ve ayrımcılığa uğramama hakkı, Türkiye’deki son baskı dalgasıyla saldırı altındadır.”

“Tüm insan hakları savunucularını harekete geçmeye çağırıyoruz”

“Bölgesel bir örgüt olarak, amansız saldırılarla karşı karşıya olan Türkiye’deki üye örgütlerimiz ve ortaklarımızla dayanışma içindeyiz. Onların çağrısını destekliyor ve uluslararası medya, sivil toplum örgütleri, insan hakları mekanizmaları ve diplomatik misyonları acil eyleme geçmeye çağırıyoruz:

Yıldız Tar’ın derhal serbest bırakılmasını talep edin—bu yönde kamuoyu açıklamaları, Türkiye makamlarına mektuplar ve diplomatik girişimlerde bulunun.

Bu davayı küresel medyada duyurun—Türkiye’de LGBTİ+ haklarına ve basın özgürlüğüne yönelik baskının giderek kötüleştiğine dikkat çekin.

Hukuki ve siyasi baskıyı harekete geçirin—uluslararası insan hakları kurumlarını bu davayı izlemeye çağırın, BM Özel Raportörlerinden acil eylem talep edin, Avrupa Parlamentosu ve Avrupa Konseyi’nden müdahale isteminde bulunun.

Dayanışma eylemleri ve kampanyalar düzenleyin—bu davanın unutulmaması için sosyal medya, savunuculuk ağları ve protesto eylemlerini kullanın.

Türkiye’nin LGBTİ+ karşıtı yasa tekliflerine karşı çıkın—bu politikaların LGBTİ+ kimliklerini kriminalize etmesine, örgütleri kapatmasına ve aktivistleri susturmasına izin vermeyin.

Bizler, baskı karşısında susmayan LGBTİ+ aktivistleri, gazetecileri ve sivil toplum örgütleriyle dayanışma içindeyiz. Yıldız Tar’ın derhal serbest bırakılmasını talep ediyoruz. Gazetecilik suç değildir. LGBTİ+ varoluşu suç değildir. Bu, küresel dayanışma için belirleyici bir andır. Tüm insan hakları ve demokrasi savunucularını şimdi harekete geçmeye çağırıyoruz.”


Etiketler: insan hakları, medya, siyaset, dünyadan
2024