17/12/2013 | Yazar: Kaos GL

Kaos GL’nin düzenlediği 2. Ayrımcılık Karşıtı Sempozyum, 13-14 Aralık’ta Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde gerçekleşti.

LGBT’lerin Eğitim Hakkı Ayrımcılık Karşıtı Sempozyum’da Ele Alındı Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı
Kaos GL’nin düzenlediği 2. Ayrımcılık Karşıtı Sempozyum, 13-14 Aralık’ta Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde gerçekleşti.
 
Etkinliğin ilk gününde, bu yılki sempozyumun ana konusu olan eğitim üzerine Belçika, Almanya, Hollanda, İrlanda, İsviçre ve İsveç’ten gelen katılımcılar ülkelerindeki LGBT (lezbiyen, gey, biseksüel, trans) öğrenci politikalarını ele aldılar.
 
“LGBT Hakları Temel İnsan Haklarıdır!”
Kaos GL’den Ali Erol yaptığı açılış konuşmasında “eşcinsellerin, transların, Alevilerin, Kürtlerin ‘herkes’ gibi olabilecekleri eşit ve özgür bir toplum için” LGBT haklarının temel insan hakları olduğunu hep birlikte savunmaya çağırdı.
 
Tuncel: “Eşcinseller Ders Kitaplarında da Yer Almalı”
Erol’un ardından konuşan HDP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel de, ötekileştirilen tüm kesimlerin birbirlerinin sorunlarına sahip çıkması gerektiğine dikkat çekerek “T.C. erkek, Sünni, Türk ve militarist bir Anayasayla yürütülüyor”, dedi. Eşcinselleri yok sayarak, hasta diye yaftalayarak birlikte yaşamın mümkün olmadığını belirten Tuncel, eğitim sisteminde de bir dönüşüme gidilerek eşcinsellerin ders kitaplarında yer alması gerektiğini söyledi.
 
Aygün: “LGBT’lerin Bizi Uyarmasını İstiyoruz”
Sempozyumun ilk gününde birinci oturumda İrlanda İşçi Partisi’nden Dominic Hannigan ile CHP Dersim Milletvekili Hüseyin Aygün konuşma yaptılar. Hannigan, açık bir eşcinsel vekil olma deneyimini ve İrlanda’nın LGBT hakları konusunda kat ettiği mesafeyi anlatırken Aygün de LGBT haklarına verdiği desteğin ardından karşılaştığı tepkilerden bahsetti.
 
LGBT’lerin verdikleri mücadele ile vekilleri eğittiğini belirten Aygün, “LGBT’lerin bizi uyarmasını, görünür olmasını istiyoruz,” dedi.
 
LGBT’lerin Eğitim ve Sağlık Hakkı
Sempozyumun ikinci oturumunda ILGA-Europe’tan Sophie Aujean, LGBT’lerin eğitim ve sağlık alanında yaşadığı zorlukları anlatarak bu zorlukların giderilmesi için yapılabilecekleri ele aldı. Aujean, eğitim ve sağlık kurumlarında hizmet alanların ve çalışanların cinsel yönelimlerinin ne olduğu konusunda varsayımda bulunulmamasının iyi bir başlangıç noktası olabileceğini vurguladı.
 
Berlin Humboldt Üniversitesi’nden Ulrich Klocke, homofobik dil konusunda okullarda yürüttüğü çalışmanın sonuçlarını sunarken LGBT’lerin Eğitimi için Küresel Dayanışma’dan (GALE) Peter Dankmeijer de devletlerin eğitim hakkını örnekler üzerinden inceledi.
 
“Homofobiye Ses Çıkarmak Güvenlik Duygusu İçin Önemli”
Son oturumda ise İrlanda’nın ana LGBT örgütü BeLonG To’dan Michael Barron, 10 yıl önce çalışmalarının eşcinsellik yaymakla suçlandığını, şimdi ise gençler tarafından yürütüldüğünü anlattı.
 
İsviçre’deki Dialogai örgütünden Michael Hausermann, cinsel yönelim ayrımcılığının yarattığı psikolojik sorunlara dikkat çekerek “Okullarda homofobiye ses çıkarmamak tüm ögrencilerin güvenlik duygusunu zedeliyor,” dedi. RFSL Stockholm’den Katarina Stenkvist de İsveç’te LGBT’lere yönelik koruyucu yasalar bulunmasına rağmen eğitim ve sağlık alanında LGBT olmanın hâlâ zor olduğu belirtti.
 
Oturumların ardından Nefes Bar’da yapılan konserde Yaşar Kurt şarkılarını ayrımcılığa karşı seslendirdi.
 
II. Ayrımcılık Karşıtı Sempozyum, Almanya Büyükelçiliği, İsviçre Büyükelçiliği, Norveç Büyükelçiliği, İngiltere Büyükelçiliği, İrlanda İşçi Partisi, Sivil Düşün ve SIDA (İsveç) destekleri ile düzenlendi.    

Etiketler: insan hakları, eğitim
İstihdam