‘Bu Halk Eşit Yurttaşlık İsteminden Vazgeçmez’

Van’da "örgüt üyesi olmak" iddiasıyla mahkemeye sevk edilen BDP’li belediye başkanları ve yöneticiler, yarım saatlik nöbetçi hâkimin ifade işlemleri ardından tutuklandı. Belediye başkanlarının tutuklanmasına delil olarak gizli tanıkların beyanları ve telefon görüşmelerinin gösterildiği belirtildi. 

 

BDP Hukuk ve İnsan Haklarından Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Meral Danış Beştaş, Van’da "KCK" adı altında yapılan operasyonla belediye başkanları ve siyasetçilerin tutuklanmasını eleştirerek, operasyonun siyasi olduğunu belirtti.

BDP Hukuk ve İnsan Haklarından Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Meral Danış Beştaş, Van’da "KCK" adı altında yapılan operasyon ile belediye başkanları ve siyasetçilerin tutuklanmasına ilişkin yazılı açıklama yaptı.

 

Beştaş, Türkiye genelinde sağlıkçılara yönelik yapılan operasyonunun üzerinden 24 saat geçmeden Van’da belediye başkanlarına ve siyasetçilere yönelik operasyonun yapıldığını bunun sonucunda büyük puntolu haberlerle belediye başkanlarının tutuklandığının haberleştirildiğini belirtti. Beştaş, operasyonların muhalefeti susturma operasyonu olduğunu bu nedenle operasyonların siyasi kimlik taşıdığını vurguladı.

 

Artık operasyon dalgaları arasında haftalar veya ayların olmadığını her gün bir operasyon yapıldığını belirten Beştaş, "Bir gün tıp öğrencileri, ertesi gün belediye başkanları, sonra kadınlar, çocuklar ve liste böyle uzayıp gidiyor. Hükümetin tepesindekilerin yaptıkları açıklamalar ve hemen sonrasında işaret edilenlerin gözaltına alınması ve tutuklanması. Düşünülen, tartışılan ve planlanan gözaltı ve tutuklama operasyonları. Gazeteciler gazetecilik yaptığı için, avukatlar savunma görevini yürüttükleri için, insan hakları savunucuları hak ve özgürlükleri savunduğu için, kadınlar kadın haklarını savundukları için, siyasetçiler siyaset yaptığı için, akademisyenler akademik faaliyet yürüttükleri için, gençler haklarını savundukları için büyük operasyonlarla gözaltına alınıp tutuklanıyorlar" dedi.

Beştaş, Van’da yapılan gözaltı sonrası savcılık sorgularında, yürüyüşe katılmanın, mitinglere katılmanın ve cenaze törenlerine gitmenin "suç" gibi yansıtıldığını belirterek, "Tabi bir de iddiaları desteklemek için dosyaya bağlanan ve her dosyada hazır tutulan gizli tanık ifadeleri. Bu yöntemle 3 milyona yakın seçmenimizi tutuklamaları gerek. Yukarıda belirtilen etkinliklere katılmayan bir BDP’li ve seçmeni yoktur. Hepsinin tutuklanması gerek. Tutuklama kararlarının karşılığının büyük bir öfke yarattığını, dışlanma, ötekileşme duygusunu yarattığını ve her geçen gün tepkinin büyüdüğünü bu kararı verenlerin görmesi gerek" diye kaydetti.

Halkın tüm baskılara rağmen BDP’yi desteklemekten vazgeçmeyeceğinin altını çizen Beştaş, "Bu halk Eşit yurttaşlık isteminden vazgeçmez. Dilini ve kültürünü talep etmekten geri durmaz. Bu tabloda iktidarın ya hukuk devletinden vazgeçtik bu bizim için lükstür diyecek ya da hukuk devletinin gereğini yerine getirecek. Başka ülkelerde demokrasi havarisi kesilen iktidar kendi ülkesinde kesintisiz bir darbe ile iktidarını devam ettirmeye çalışmaktadır. Artık maskeleri düşmüştür. Herkesi hiçbir hukuk ilkesiyle kendisini bağlı görmeyen ve tanımayan uygulamalara, yaşadığımız kesintisiz darbeye dur demeye çağırıyoruz" dedi.