10/02/2015 | Yazar: Kaos GL
Uluslararası Af Örgütü, dün yayınladığı yeni bir raporla Bulgaristan’da sığınmacılara, göçmenlere, Müslümanlara ve LGBT’lere yönelik nefret suçlarına dikkat çekiyor.
Uluslararası Af Örgütü, dün yayınladığı yeni bir raporla Bulgaristan’da sığınmacılara, göçmenlere, Müslümanlara ve LGBT’lere yönelik nefret suçlarına dikkat çekiyor.
Bulgaristan’da 2008 yılında düzenlenen ilk Onur Yürüyüşü
“Gözden kaçan gerçekler: Bulgaristan’daki nefret suçları etkin bir şekilde soruşturulmuyor” adlı Uluslararası Af Örgütü raporu, Bulgaristan’ın nefret suçlarını etkin bir şekilde soruşturma ve kovuşturmadaki yetersizliğinin, korkuyu, ayrımcılığı ve şiddeti körüklediğine dikkat çekiyor.
Azınlık gruplarından yüzlerce kişinin nefret suçlarına maruz kaldığını ve pek çoğunun yetkililere güvenmediğini ifade eden Uluslararası Af Örgütü’nün Ayrımcılık Araştırmacısı Marco Perolini, “Bulgar yetkililer derhal güçlü bir duruş sergilemeli ve insan haklarını herkes için güvence altına aldıklarını, ulusal ve uluslararası hukuka bağlı kaldıklarını göstermeli" dedi.
Cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği nefret saiki olarak görülmüyor
Ülkedeki nefret suçu mevzuatı cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği temelinde koruma sağlamadığından nefret suçlarına ilişkin resmî veriler homofobik ve transfobik nefret suçlarına yer vermiyor.
Bulgaristan’ın ayrımcılık karşıtı mevzuatı cinsel yönelim temelinde koruma sağlasa da bu durum Ceza Kanunu için geçerli değil. Cinsiyet kimliği ise ne ayrımcılık karşıtı mevzuatta, ne de Ceza Kanunu’nda koruma sağlanan temeller arasında. Haliyle LGBT’lere yönelik saldırılarda cinsel yönelim ya da cinsiyet kimliği nefret saiki olarak değerlendirilmiyor.
25 yaşında bir öğrenci olan Mihail Stoyanov, eşcinsel olduğu düşünüldüğü için 2008 yılında Sofya’daki bir parkta vahşice öldürülmüştü. Soruşturma sırasında bir adam, iki şüphelinin parkı eşcinsellerden “temizleme”ye niyetli bir grubun üyeleri olduğunu yönünde ifade verdi. Ancak, yasalardaki boşluklar yüzünden Ağustos 2013’te Sofya Şehir Savcılığı, holiganizm temelli cinayet suçlamasıyla dava açtı. Davanın savcısı, Uluslararası Af Örgütü’ne yaptığı açıklamada, “Yasa sınırlıydı ve bu yüzden davadaki homofobik saiki dikkate alamadım” dedi.
Mağdurlar için adalet önündeki engeller
Nefret suçu mağdurlarının büyük bir çoğunluğu saldırıları yetkililere bildirmiyor. Zira polisin saldırıyı önemsemeyeceği ve hatta polis tarafından ayrımcılığa uğrayabilecekleri yönünde korku taşıyorlar.
Avrupa Birliği Temel Haklar Ajansı’nın 2013 yılındaki anketine göre, Bulgaristan’da şiddet mağduru olan veya şiddet tehditleriyle karşılaşan lezbiyen, gey, biseksüel ve transların yüzde 86’sı bu olayları polise bildirmiyor. Nefret suçlarını bildirenlerin sadece birkaçı mahkemeler veya tazminat yoluyla adalete ulaşıyor.
Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi’nin rapora ilişkin haberinin tamamına bu bağlantıdan ulaşabilirsiniz.
Etiketler: insan hakları, nefret suçları
